ortaklığından haklı nedenle çıkmasına izin verilmesine, ayrılma payı talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
ün birbirleri hakkında ağır ve suçlayıcı ifadeler kullandıkları, suç soruşturması ve açılacak dava nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, birbirlerine bu suçlamalarda bulunanların şirket ortaklığını sürdürmelerinin mümkün olmadığı, ortaklar arasında ortaya çıkan bu sorunların davacı yönünden şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesi için yeterli olduğu, haklı nedenle şirket ortaklıklığından çıkmaya izin verilmesi talebi ile açılan davanın şirkete karşı açılması gerektiği, diğer davalıya husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davalı ... hakkındaki talebin 6100 sayılı HMK'nun 114/1-d, 115/2 maddeleri uyarınca davalı sıfatı yokluğu nedeniyle reddine, davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulüne, davacının davalı şirket ortaklığından haklı nedenle çıkmasına izin verilmesine, ayrılma payı talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 21.02.2008 tarihli kararı ile ortaklıktan çıkmasına izin verilmiştir. Davalılar ... ve ... da davalı ... İşleme Mak. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti'nin ortaklarındandır. Davacı, dava dilekçesinde davalılardan ...'in şirkete sermaye olarak koymayı üstlendiği arsa ve makinelerin şirkete verilmediğini, bu nedenle ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine ilişkin ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 21.02.2008 tarihli kararı ile davalı ... tarafından üstlenilen sermaye üzerindeki ortaklık payını alamadığını ileri sürerek sermaye olarak taahhüt edilen taşınır ve taşınmaz malların rayiç bedellerinin tespiti ile bunlar üzerindeki %25 ortaklık payının tahsilini ve davalı ... , İşleme Mak. İnş. San. ve Tic. Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: I-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Suça sürüklenen çocuk hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Suça sürüklenen çocuğun müştekinin işyerine, işyerinin açık ve faaliyetine devam ettiği, herkesin girip çıkmasına müsaade edildiği bir saatte girip hırsızlık eylemini gerçekleştirdiği anlaşıldığından, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden...
Ancak; 1- Müştekinin duruşmada alınan ifadesinde olaydan 3 gün sonra zararının karşılandığını belirtmesi karşısında suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nun 168/1.maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Suça sürüklenen çocuğun müştekinin işyerine, işyerinin açık ve faaliyetine devam ettiği, herkesin girip çıkmasına müsaade edildiği bir saatte girip hırsızlık eylemini gerçekleştirdiği anlaşıldığından, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 19/03/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Sicilinde .... numara ile kayıtlı bulunan davalı ... .... çıkmasına izin verilmesine, davacının kâr payı ve çıkma payı ödenmesine ilişkin taleplerinin reddine karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (iki kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (bir kez) (sanık ...); beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanıklar... ile... haklarında birer kez) HÜKÜM : Sanık ...'ın atılı suçlardan ve sanıklar ... ile ...'ün çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyetlerine İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanıklar... ile... haklarında kurulan hükümlerin incelenmesinde; Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür....
Dairemizin kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre yurtdışına sefer yapan tır şoförlerinin salt tanık deliline dayanarak fazla çalışma ücreti talep etmeleri mümkün değildir. Tanıkların anlatımları kendi çalışma saatleri ile ilgili olup, dava açan tır şoförü ile aynı seferde görev yapmamaları sebebiyle günlük çalışma saatlerini tam olarak bilmeleri imkânsızdır. Öte yandan uluslararası tır şoförleri mesailerini kendileri belirledikleri gibi günlük tır kullanımıyla ilgili sıkı trafik mevzuatına uymak zorundadırlar. Yurtdışına sefer yapan tır şoförlerinin fazla çalışma yaptıklarını yazılı delille ispatlamaları gerekir. ./.. - 2 - 3-Somut olayda, davacının davalı işyerinde şoför olarak çalıştığı, hem yurtiçinde hem yurtdışında çalıştığı anlaşılmıştır. Karara esas alınan bilirkişi raporuna göre; davacının haftalık onsekiz saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmış ve mahkemece bu miktar üzerinden hüküm kurulmuştur....
Mahkemece toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporuna ve kusur durumuna göre 20.000.00 TL araç bedeli ile 1.000.00 TL yurtdışına gidiş masrafı olmak üzere toplam 21.000.00 TL’nın faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında ve yurtdışına gidiş masrafının takdirinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir....