AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2023 NUMARASI : 2022/733 ESAS DAVA KONUSU : Velayetin Değiştirilmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; boşanma sonucu velayeti davalı annesine verilen ortak çocuğun annede olan velayetinin anneden alınarak davacı babaya verilmesini ve çocuğun yurt dışına kaçırılma girişimi olması sebebiyle çocuğun yurt dışına çıkışının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....
Çocuk mallarının gelirlerini öncelikle çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitim için, hakkaniyete uyduğu ölçüde de aile ihtiyaçlarım karşılamak üzere sarfedebilirler (TMK m.355). Buna göre, talep edenin, velayeti altındaki çocuk üzerine kayıtlı aracın satılmasında mahkemeden izin almasına gerek yoktur. Davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartıdır [HMK m. 114- (l)-(h)]. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır [HMK m. 115- ( 1)]. Dava şartının noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddi gerekir [HMK m. 115- (2)]. Bu durumda, davacı velinin bu işlem için izin almasına gerek bulunmadığından, davanın reddine dair hüküm sonucu itibarıyla doğru olup, ret gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilmesine ve düzeltilmesine karar verilmiş, talep eden velinin sair hususlardaki istinaf isteminin ise esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Çocuk mallarının gelirlerini öncelikle çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitim için, hakkaniyete uyduğu ölçüde de aile ihtiyaçlarım karşılamak üzere sarfedebilirler (TMK m.355). Buna göre, talep edenin, velayeti altındaki çocuk üzerine kayıtlı aracın satılmasında mahkemeden izin almasına gerek yoktur. Davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartıdır [HMK m. 114- (l)-(h)]. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır [HMK m. 115- ( 1)]. Dava şartının noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddi gerekir [HMK m. 115- (2)]. Bu durumda, davacı velinin bu işlem için izin almasına gerek bulunmadığından, davanın reddine dair hüküm sonucu itibarıyla doğru olup, ret gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilmesine ve düzeltilmesine karar verilmiş, talep eden velinin sair hususlardaki istinaf isteminin ise esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının hatalı olduğunu belirterek kaldırılmasını ve talep doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Talep, evlilik dışı doğup davalı tarafından tanınan çocuğun yurt dışına çıkışı için gerekli olduğu belirtilen evrakların temini talebine ilişkindir....
Gerek birinci fıkraya göre geçici görev yolluğu verilmek suretiyle yurt içinde ve yurt dışında bir yere gönderilenler olsun, gerekse ikinci fıkraya göre gidiş - dönüş yol yevmiyesi ile gideri ödenmek suretiyle yurt dışına gönderilenler olsun, bunlara verilecek yolluk, emsali Devlet memuruna verilen yolluğun aynı olmak üzere genel hükümler çerçevesinde tespit edilir. Geçici görev yolluğu Yükseköğretim Kurumu hesabına gönderilenlere kurum bütçesinden üniversite dışındaki kurum hesabına gönderilenlere ise ilgili kurumun bütçesinden ödenir. (Ek fıkra: 14/05/1997- 4249/2 md.) Türk Cumhuriyetleri ve Akraba Topluluklarındaki Yüksek Öğretim Kurumlarından resmi davet alan öğretim elemanlarına 3 yılı aşmamak ve bütün özlük hakları saklı kalmak üzere üniversite yönetim kurulunun kararı ve Milli Eğitim Bakanlığının onayı ile aylıklı izin verilebilir....
Ek Raporu hükme esas alınmış ve davacının hizmet süresi içerisinde hafta tatili ve resmi tatil günleri dışlanmak suretiyle yurt dışında geçirdiği 120,5 günden davacının davalı şirket yetkilileri ile birlikte yurt dışında kaldığı günler dışlanmak suretiyle 206,5 gün yıllık izin hakkı bulunduğu ve bu yıllık izinlerin kullandırıldığı veya ücretlerinin ödenmediği kanaati ile davacının yıllık izin alacak talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 56. maddesinin son cümlesinde, işverenin işyerinde çalışan işçilerin yıllık izin durumunu gösteren bir izin kayıt belgesi tutması gerektiği belirtilmiş, aynı kurala Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğinin 20. maddesinde de yer verilmiştir. Böyle olunca yıllık ücretli izne hak kazandığının ispatı işçiye ait olsa da, izinlerin kullandırıldığını ve ücretinin ödendiğini işveren yazılı delille kanıtlamalıdır....
İLGİLİ MEVZUAT: Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan 02/10/2014 tarih ve 29137 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Türk Öğrencilerin Yabancı Ülkelerde Öğrenimleri Hakkında Yönetmeliğin 'Amaç' başlıklı 1. maddesinde; "Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğretim kurumlarının öğretim elemanı ile kamu kurum ve kuruluşlarının yetişmiş insan kaynağı ihtiyacını karşılamak üzere resmî burslu statüde lisans ve lisansüstü öğrenim görmek amacıyla Millî Eğitim Bakanlığınca sınavla yurt dışına gönderilenler ile kendi hesaplarına özel öğrenci statüsünde ön lisans, lisans ve lisansüstü öğrenim gören ya da bu öğrenim seviyelerine hazırlık amacıyla dil öğrenimi gören Türk öğrencilerin yurt dışındaki öğrenimlerine ilişkin esasları düzenlemektir. " hükmüne yer verilmiş olıp, 'Mevzuata aykırı hareketlerden dolayı ilişik kesme ' başlıklı 30. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı veya öğrencilik onuruna yakışmayan harekette bulunanların, yurt...
Davacı tarafından; maddi zararının oluşmadığına ilişkin Daire kararının doğru olmadığı, yurt dışına giderek öğretmenlik görevini orada ifa etseydi buradaki maaşının yanında orada dolar üzerinden ek bir gelir elde edeceği; dolayısıyla üç yıllık sürenin sonunda döviz olarak aldığı parasını biriktirerek bir kazanım elde edecek iken dava konusu haksız işlem nedeniyle maddi kazanımdan yoksun kaldığı ve zarara uğramış olduğu; AİHM’in kararı sonucunda davacının yeniden yurtdışında görevlendirilmesinin de mümkün olmadığı, davacıyı aradan 20 yıl geçtikten sonra şimdi yurt dışında görevlendirmede hukuki bir yarar bulunmadığı, şu an 56 yaşında olduğu olup emeklilik aşamasında olduğu, aradan geçen süre içerisinde bir takım sağlık problemleri yaşayan davacının 20 yıl öncesindeki durumunun şimdiki hali aynı olmadığı; bu kapsamda uğradığı maddi zararlar yönünden yurt dışında görevlendirilseydi hangi hakları elde edecek ise o hakların davacıya verilmesinin hakkaniyet gereği olduğu, bu nedenle kısmi bozma...
(X) KARŞI OY Dava, … Valiliği'nde kaymakam adayı olarak görev yapan davacı tarafından, kaymakam adaylığı stajı kapsamında yurt dışı stajına gönderilecek adayların tespitine ilişkin olarak yapılan 16/04/2015 tarihli komisyon toplantısında yurt dışına gönderilmelerine izin verilen kaymakam adayları arasında ismine yer verilmediği hususunun … tarih ve … sayılı İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü yazısıyla bildirilmesi üzerine, kaymakam adaylığı stajı kapsamında yurt dışı stajına gönderilmemesine dair işlemin iptali istemiyle açılmıştır. 06.07.2011 gün ve 27986 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan Kaymakam Adayları Yönetmeliği'nin 7.maddesinde, "Adayların, yıllık izin hakları saklı kalmak üzere aşağıdaki sıralama ve sürelere uygun olarak, yurtdışı stajı asgari 12 ay olmak üzere kaymakam adaylığı stajlarına tabi tutulacakları, İl Merkez Stajı 2 ay, Kaymakam Refikliği Stajı 3 ay, Mülkiye Müfettişi Refakatinde Staj 2 ay, Bakanlık Merkez Stajı (Dil Kursu) 4 ay, Yurtdışı...
Eğitilme ve yetiştirilme karşılığı olarak öngörülen mecburi hizmet yükümlülüğü 2547 sayılı Kanun'un 33, 35 ve 39 uncu maddelerinde düzenlenmiştir. 2547 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinde araştırma görevlilerinin yurt içinde bir diğer üniversitede görevlendirilmeleri, öğretim elemanlarının yurt içinde ve yurt dışında görevlendirilmeleri ise 39 uncu maddede düzenlenmiştir. Anılan Kanun'un 39 uncu maddesinde; "Öğretim elemanlarının kurumlarından yolluk almaksızın yurt içinde ve dışında kongre, konferans, seminer ve benzeri bilimsel toplantılarla, bilim ve meslekleri ile ilgili diğer toplantılara katılmalarına, araştırma ve inceleme gezileri yapmalarına, araştırma ve incelemenin gerektirdiği yerde bulunmalarına, bir haftaya kadar dekan, enstitü ve yüksek okul müdürleri, onbeş güne kadar rektörler izin verebilirler....