Sözleşmeyi ben düzenlemedim...soyadını bilmediğim Yağmur isimli part-time çalışan öğrenci yapmıştır.” diyerek suçlamayı kabul etmemesi; katılanın, hattın bilgisi dışında açıldığını söylemesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; 1) Abonelik sözleşmelerindeki abone bilgilerinin ve katılanın annesinin evlenmeden önceki soyadının Yaşar olduğuna ilişkin bilginin doğruluğunun katılandan sorulması, 2) 12.09.2014 tarihinde 0533 033 49 74 nolu hat için sanığa yapılan ön ödeme ihtar sonucunun araştırılması, Eylemden doğan menfaatin işyeri sahibine ait olduğu da gözetilerek, tüm deliller tartışılıp sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA 05.12.2018 tarihinde oy birliği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, müşterek çocuğun soyadının tashihi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, eşinden boşandığını ve müşterek çocukları ...'ın velayetinin kendisine verildiğini, çocuğun soyadı farklı olduğundan resmi işlerde sıkıntı yaşadığını belirterek oğlu ...'ın "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 Sayılı Medeni Kanunun 321. (önceki 743 Sayılı Yasanın 259.) maddesi hükmüne göre doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz....
TMK’nın 321. maddesi uyarınca "Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır. Ancak, ana önceki evliliğinden dolayı çifte soyadı taşıyorsa çocuk onun bekarlık soyadını taşır" Ergin olmayan çocuğun, doğumla veya kan bağına dayanan soybağının yahut da yapay soybağının (evlat edinme) kurulmasıyla kazandığı soyadının; velayet hakkına sahip olan ebeveyn ya da çocuk vesayet altında ise vasisinin talebiyle değiştirilip değiştirilemeyeceği sorunu, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 321. maddesi hükmü ve soybağının hükümleri esas alınarak çözülecektir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2016 yılında boşandıklarını, davalının davacıya ati olan ... soyadını kullanmaya devam ettiğini, davacının yeniden evlendiğini ve davalının hala ... soyadını taşıyor olması nedeni ile yeni eşiyle davacının sorun yaşadığını, davalının bu soyadı kullanmakta bir menfaatinin bulunmadığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 173 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca davalının ... soyadını kullanmasına ilişkin iznin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının 2007 yılından beri bu soyadını kullandığını, davalının ...'...
müşterek çocuk yönünden o dönemde gerekli gördüklerini,ancak çocuğun aradan geçen sürede yeterli olgunluğa eriştiğini,davacının boşandığı eski eşinin soyadını artık taşımak istemediğini,"Dündar" olan soyadının evlenmeden önceki soyadı olan "ARAS " olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiş, Davalı duruşmada"...davayı kabul ettiğini,artık davacının kendi soyadını taşımasında bir menfaati kalmadığını"beyan etmiştir....
Somut olayda, evlilik dışı doğan ve annesinin yaşı küçük olan çocuğun babası tarafından tanıma yoluyla nüfusa tescil edilmediği ve baba ile çocuk arasında kayden bir bağ bulunmadığı anlaşılmakla, TMK'nın 337/2. maddesinin uygulanabilmesi için çocuğun babası tarafından tanınmış olup Bu hususun nüfusa tescil edilmesi gerektiği dikkate alındığında, çocuğun velayet altında bulunmaması nedeniyle TMK'nın 404. maddesi uyarınca vesayet altına alınması gerekmekte olup uyuşmazlığın ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, dava anne adının nüfus kaydında tashihi olarak açılmış ve davalı ... .... gerçek annesinin kardeşi olan davacı olduğunu kabul ve beyan etmişse de çocuğun babasının da önce ... ..., sonra ... ... olduğunu belirtmesi nedeniyle uyuşmazlığın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda davacı, ... ... isimli şahıs ile gayri resmî evliliğinden 2002 doğumlu ... isimli kızının dünyaya geldiğini, İstanbul ilinde çalıştığından kızına bakamadığından, kızını öz kardeşi olan ... ..'e bakması için verdiğini, ... ... annesinin davalı olmayıp, kendisinin olduğunu belirterek anne olarak davalı üzerine kayıtlı bulunan 2002 doğumlu ... ... annesinin davacı ... ...'ın çocuğu olup olmadığının tespitinin, kendisinin çocuğun annesi olduğu kanıtlandığı takdirde çocuğun annesi hanesinde nüfüs kütüğüne tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların aynı zamanda Almanya Federal Cumhuriyeti vatandaşı oldukları, kadının boşanma sonrası ortak çocukla birlikte Almanya'da yaşadığı, Alman Medeni Kanunu'nun 1355 ... maddesi gereğince boşanan kadının ayrıca bir işleme gerek kalmadan eşinin soyadını kullanmaya devam edebildiği, doktor olan davacının mesleğinde bu soyadıyla tanındığı, ortak çocukla aynı soyadını taşımamasının problemlere neden olduğu, Türkiye'de de eşinin soyadıyla bilindiği, kadının, soyadını kullanarak menfaat temin ettiği, davalının da bundan zarar gördüğü yönündeki tanık anlatımlarının aktarıma dayandığı, kadının eski kocasının soyadını kullanmakta hem mesleği açısından menfaati hem de aynı soyadını taşıyacak olması sebebiyle ortak çocuk açısından ... yararı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacı kadının soyadının davalı eski eşinin soyadı, olan "Serçe" olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. IV....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Tehdit suçunun oluşabilmesi için tehdit oluşturan sözlerin ya mağdura karşı söylenmesi ya da iletme kastı taşıyan fail tarafından mağdura iletmesi muhtemel bir kişiye karşı söylenmesi gerektiği, suça sürüklenen çocuğun katılanın annesine katılanı sorduğu, evde olmadığını öğrenince telefonla konuşmak istediği, katılanın annesinin telefonundan bir süre katılan ile konuştukları, telefon görüşmesi bitince katılanın annesinin "hayırdır" diyerek sorunlarını sormasına suça sürüklenen çocuğun katılanın annesine katılanı kastederek "ona son bir şans verdim" şeklinde cevap verdiği, katılanın annesinin nedenini sorması üzerine "ya o ölecek ya da ben" dediği şeklinde iddia ve kabul edilen olayda suça sürüklenen çocuğun tehdit içerikli sözleri iletme kastı ile söyleyip söylemediği tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi, 2-Kabule göre de; a-Sanık hakkında neticeten...
in 21.06.2006 tarihinde öldüğü, davacının 09.12.2010 tarihinde tekrar evlenerek "..." soyadını aldığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Medeni Kanunun 321. (önceki 743 sayılı Yasanın 259.) maddesi hükmüne göre doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin anne de olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi ananın velisi bulunduğu küçük ...'un soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....