WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin katılmadığım çoğunluk görüşünce davacı adına işe giriş bildirgesinin verildiği 1.12.1996 tarihi öncesi süre yönünden talep edilen hizmetlerin hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiği bahis ile bozulmuş ve bozma sonrası yapılan yargılama sonunda bozma ilamına uyularak 01.12.1996 tarihi öncesi sürenin hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair kurulan hükmün temyiz incelemesi sonucu katılmadığım daire çoğunluğunca verilen hükmün onanmasına karar verilmişse de; Tüm dosya kapsamı ve Hukuk Genel Kurulunun 2014/10-2174 Esas-2017/307 sayılı ve Hukuk Genel Kurulunun 2015/10-3515Esas-2019/481 Karar sayılı ilamlarında belirtildiği gibi kuruma bildirimin yapıldığı tarihten önceki çalışmalarda kesintisiz devam etmiş olduğundan, hak düşürücü süre söz konusu değildir. Davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün bozulması gerektiğinden çoğunluk görüşüne katılamamaktayım....

    Türk Medeni Kanununun 181/2. maddesi; dava devam ederken ölen "davacının" mirasçılarına, "davalının" kusur tespiti yönünden davaya devam edilmesini isteme imkanı getirmiştir. Davalı mirasçılarının böyle bir hakkı yoktur. Davaya devam edilmesini isteme hakkı bulunmayan davalı mirasçısının kararı temyiz hakkı da olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Davalı mirasçısı...'nun temyiz dilekçesinin gösterilen sebeple REDDİNE, oyçokluğuyla karar verildi. 23.06.2008 (pzt.) KARŞI OY YAZISI Boşanma davası sonuçlanmadan “davalı eşin ölümü” üzerine evlilik birliğinin sonlanması sebebiyle boşanma davasının “konusuz kaldığı” konusunda değerli çoğunluk ile aramızda görüş birliği vardır. Yerel mahkeme “boşanma davasının konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına” karar vermesi gerekirken “davanın reddine” karar vermiştir....

      olması karşısında davacının hukuki yararı bulunduğundan çoğunluk görüşüne katılamamaktayım....

        SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın kimlik tespiti tamamlandıktan sonra gönderilmek üzere yerel mahkemesine İADESİNE, oyçokluğuyla karar verildi. 29.01.2013 (Salı) (Muhalif) KARŞI OY YAZISI Davacı temyiz dilekçesiyle "davadan feragat" ettiğini bildirdiğine ve dosya sırf bu sebeple Yargıtay’a gönderildiğine göre, kimlik tespiti yapıldıktan sonra yerel mahkemenin dosyayı ele alıp, feragat konusunda karar verilmesi imkan dahilindedir (Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği md.57). Bu konuda yerel mahkemece karar verilmesi mümkün olduğuna göre, dosyanın kimlik tespitinden sonra Yargıtay’a tekrar gönderilmesine lüzum yoktur. Bu sebeple sayın çoğunluk görüşen katılmıyorum....

          KARŞI OY YAZISI İş bu davadaki gibi yayına dayalı sahalarda hukuka aykırılığa tespiti istenebilmesi için ya hukuka aykırı olduğu iddia edilen durum-yayın devam ediyor olmalıdır. Ya da hukuka aykırı olduğu iddia edilen yayın-olayın etkileri sürüyor olmalıdır. Dava konusunda bu olasılıklar söz konusu değildir. O halde dava reddedilmeliydi. Açıklanan bu nedenlerle çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 30/09/2013...

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2016 NUMARASI : 2016/370 ESAS - 2016/89 KARAR DAVA KONUSU : İş (Sendika Yetkisinin Tespiti İstemli) KARAR : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bakanlığın, davalı sendikanın başvurusu üzerine hazırladığı 03/07/2015 tarihli toplu iş sözleşmesi yetkisi çoğunluk tespiti yazısında, iş yerindeki 12 işçiden 7'sinin sendika üyesi olması nedeni ile yetki koşulunun sağlandığının bildirildiği halde, müvekkilinin T1 olarak Almanya'daki iş yerine bağlı olduğu ve toplamda 3200 çalışanının bulunduğunu ve bu suretle gerekli çoğunluğun sağlanamadığını iddia ileyetki tespit yazısının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA:Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; işçi sendikasının davacı iş yerindeki üye yüzdesinin %58,33 olduğu gerekçesi ile davanın reddini talep etmiştir. Davalı T7 davaya cevap vermemiştir....

            /yetki tespiti kararının iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

            Zira sigortalılık sürelerinin tespitinde, işveren doğrudan taraftır ve işverenin hakları doğrudan etkilenmektedir. 7.Diğer taraftan zorunlu sigortalılık süresinin tespiti sadece hizmet tespitini içermez. Aynı zamanda prime esas kazanç tespitini de içerir. Bu yönü ile de kuruma başvuru şartını içermemektedir. 8.Somut uyuşmazlıkta davacı davalı işverenin davalı olarak, kurumu ise feri müdahil göstererek, prime esas kazanç tespiti talep etmiştir. Zorunlu sigortalılık tespiti niteliğindeki bu istem ve kurumun feri müdahil olması neden ile kuruma başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin esas girmesi isabetlidir. Temyiz incelemesinin esastan yapılması gerekirken, çoğunluk görüşü ile usulden bozulması isabetsiz olmuştur. 9.Yukarda açıklanan açıklamalar nedeni ile kararın esas yönünden incelenmesi gerekirken, usul yönünde bozulması yönündeki çoğunluk görüşüne katılınmamıştır....

              ÇSGB’nin davacı işyerinde başvuru tarihi olan 04.01.2016 tarihi itibariyle 3 işçinin çalıştığı, bunlardan 2 işçinin Deriteks Sendikasına üye olduğunun ve müvekkili sendikanın yasanın aradığı çoğunluğa haiz olduğunun tespit edildiğini, 6356 sayılı Yasa’nın 42. maddesi uyarınca ilgililere tebliğ edildiğim, ÇSGB’nin çoğunluk tespit kararını alan müvekkili sendikanın TÎS sözleşmesi görüşmelerine başlamak üzere ÇSGB’ca verilen çoğunluk tespit kararına itiraz olup olmadığının bildirilmesi için Türkiye îş Kurumu Genel Müdürlüğü İstanbul Çalışma ve İş Kurumu Müdürlüğü’ne başvurduğunda işveren tarafından çoğunluk tespit kararma itiraz edilmediğinin öğrendiğini, ancak davacı işveren tarafından müvekkili sendikanın Tuzla Şubesi adresine gönderilen postadan yukarıda esas numarası yazılı dosya İle ÇSGB’nin söz konusu işyeri hakkında verilen çoğunluk tespit kararma itiraz edildiğini öğrendiklerini, müvekkili sendikanın talebi üzerine söz konusu işyerinde ÇSGB’nin 04.01.2016 tarih ve 75014829/103.02/789...

              Davalı Bakanlık, davacı işverenin tespite konu işyeri ile ilgili işkolu tespiti başvurusu bulunmadığını, davanın reddi gerekir kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının olumlu yetki tespitinin iptali ile birlikte işyerinin girdiği işkolunun de belirlenmesi talep ettiği, mahkemece tespite konu işyerinde yapılan keşif sonucu işyerinin girdiği işkolunun davalı sendikanın kurulu bulunduğu işkolundan farklı olduğu gerekçesiyle yetki tespitinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu aşamada çoğunluk tespitine itiraza ilişkin uyuşmazlığın çözümünden önce işyerinin girdiği işkolunun tespiti gerekir. Bunun içinde 2821 sayılı Sendikalar Kanunun 4.maddesi uyarınca işyerinin girdiği iş kolunun tespiti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılır. Bakanlığın Resmi Gazete’de yayınlanan tespit kararına karşı ilgililer 15 gün içinde iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede dava açılabilir....

                UYAP Entegrasyonu