Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya(yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmadığı gibi örneğin çiftçi olan borçlunun, emekli maaşı alması da çiftçilik vasfını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır....
Bu durumda davacının asıl işinin çiftçilik olup olmadığı hususunun tam olarak araştırılmadığı, karar gerekçesinde davacının asıl işinin çiftçilik olduğu hususunun delilleri ile birlikte açıklanmadığı görülmektedir. Davacının asıl işinin çiftçilik olduğu ve geçimini çiftçilikten temin ettiğinin tespit edilmesi halinde haczedilmezlik şikayetinin esası incelenmelidir....
Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Buna göre mahkemece borçlunun tüm delillerinin sorularak toplanması ve mahallinde keşif yapılıp fiili durumun tespit edilmesi ile borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nın 82/1- 4. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 4. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir ve bu süre öğrenme tarihinden başlar. Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddesi hükümleri uyarınca yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeni araştırılarak komşu, kapıcı, yönetici beyanının alınması, beyanda bulunan kişinin mutlaka adı ve soyadı ile sıfatının (komşu, kapıcı, yönetici) tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur. Somut olayda davacıya hacze ilişkin 103 davetiyesi 24/06/2021 tarihinde TK'nın 21/1 maddesine göre tebliğ edilmiş olup tebligatta davacının geçici olarak işe gittiği en yakın komşu/kapıcı/yönetici Hasan Akdağ'dan öğrenilmiş ve yine aynı komşuya haber bırakılmış olup adı geçen komşu imzadan imtina etmiştir....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, haczedilmezlik şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup; takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur ( Yargıtay 12. HD'nin 19.03.2019 tarihli, 2018/6198 E, 2019/4669 K. sayılı içtihadı). Yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar gereğince, adı geçen üçüncü kişinin icra takibinde taraf olmaması ve takipte "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle İİK'nun 82/1. maddesinin 4. bendi kapsamında haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelerle, davacı tarafından istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 12....
Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmadığı gibi örneğin çiftçi olan borçlunun, emekli maaşı alması da çiftçilik vasfını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen ve haczedilmeyen tüm taşınmazları keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının haczedilmezlik şikayetine konu 34 XX 571 plakalı traktörü üzerinde Ziraat Bankası lehine bulunan rehnin traktör kredisi nedeniyle kurulan zorunlu rehinlerden olduğunu, bu hususun Ziraat Bankasının 20/05/2021 tarihli cevabi yazısından da anlaşıldığını, traktör kredisi nedeniyle kurulan ipoteklerin zorunlu rehin olup haczedilmezlik şikayetine engel teşkil etmediğini, dava konusu aracın haline münasip olup olmadığı hususunun araştırılmadığını, bilirkişilerden bu konuda rapor alınmadığını, meskeniyet şikayeti yönünden dava konusu taşınmaz üzerinde şikayete konu haczin yargılama sırasında düştüğü bu nedenle de davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de verilen bu kararın hatalı olduğunu, İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı yeterli olup bunun haricinde aranan bir unsur bulunmadığını...
Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Buna göre mahkemece borçlunun tüm delillerinin sorularak toplanması ve mahallinde keşif yapılıp fiili durumun tespit edilmesi ile borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Somut olayda, borçlunun çiftçilik yaptığına ilişkin ÇKS belgeleri ve Sarıgöl Ziraat Odası kaydı bulunduğu, tanıkların yargılama aşamasında alınan beyanlarında borçlunun kendisine ait tarlada arpa ve buğday ektiğini beyan ettikleri, borçlunun çiftçilik ile uğraştığı anlaşılmaktadır....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, şikayetin yasal süresinde olmadığını, haczedilmezlik şikayeti için gerekli şartların oluşmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda, borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Ayrıca, çiftçi olan borçlunun, emekli maaşı alması da çiftçilik vasfını ortadan kaldırmaz....