Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı erkek vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğu, zina nedeniyle boşanmaya karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla; her ne kadar yerel mahkemece; davalının evlilik birliği içerisinde başka bir kadınla zina ettiği ve bu kadından bir çocuğu bulunduğu, evlilik dışı çocuğu tanıdığı, bu durumda, davalı erkek eşin zina eyleminin sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, TMK 161 maddesi uyarınca zina nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; dosya içerisinde bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davalı erkek tarafından tanınan çocuğun 22/07/2020 tarihli tanıma senedi ile, 15/06/2019 doğumlu olarak nüfusa tescil edildiği, çocuğun doğum tarihi dikkate alındığında, zina eyleminin dava tarihinden sonra gerçekleştiği, dava tarihinden sonra gerçekleşen zina eyleminin ıslahla ileri sürülemeyeceği ancak, ayrı bir dava konusu olabileceği gözetilmeden, zina nedeniyle...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; zina nedenine dayalı boşanma kararı verilmemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası, tazminatların ve kişisel ilişkinin süresi yönünden, davalı kadın tarafından ise; tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek, zina (TMK m.161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK.m.163) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebeplerine dayanarak boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. Davacı, davalının zinası nedeniyle hem özel hem de genel sebebe dayanarak boşanma talep edebilir. Evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı dava kabul edilmiş, zina sebebine dayalı boşanma konusunda ise bir karar verilmemiştir....

    Davalı vekilinin istinaf başvurusuna ilişkin olarak; davalı erkeğin devam eden zina fiili nedeniyle davacı kadının zina nedeniyle açtığı davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, davalı erkeğin devam eden zina eylemi nedeniyle davacı kadının her iki boşanma sebebine dayanan davasının kabulüne karar verilmesinin gerektiği, boşanmaya neden olan olaylarda davacı kadına yüklenebilecek hiçbir kusurun varlığının ispatlanamadığı, yine davalı erkeğin zina fiili nedeniyle davacı kadın yararına maddi- manevi tazminat ile yoksulluk nafakasınına hükmedilmesi gerektiğinden ve ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen miktarların düşük olması nedeniyle daha yüksek miktarda yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat takdirinin gerektiği ve yukarıda belirtildiği şekilde bu konularda yeniden karar verilmesi gerektiğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından boşanma sebebi, çocuk lehine takdir edilen nafaka ve tazminatların miktarları ile reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, zina (TMK m.161) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 161/1) sebeplerine dayanarak boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. Davalı erkeğin bir başka kadınla yaşadığı yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Zina eylemi sabit olmuştur. Davacı, davalının zinası nedeniyle hem özel hem de genel sebebe dayanarak boşanma talep edebilir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı dava kabul edilmiş, zina nedenine dayalı boşanma konusunda ise bir karar verilmemiştir....

      Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın zina nedeniyle boşanma (TMK.md.161) isteğine ilişkin bulunmasına, davalının başka bir erkek ile zina ilişkisi içerisinde olduğunun sabit olmasına ve zina eylemi mutlak boşanma sebebi oluşturduğundan boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadının tamamen kusurlu olduğunun anlaşılmış bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.11.2011 (Çrş.)...

        Davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacının şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına, geçimsizlikte her iki tarafın da eşit kusurlu olması nedeniyle davalı-karşı davacının şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı boşanma davasında maddi manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı-karşı davacının zina nedenine dayalı boşanma davasının davacının zina yaptığı sabit olmakla kabulüne, tarafların boşanmalarına, davacı-karşı davalının kusurlu hareketlerinin davalı-karşı davacının kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olması nedeniyle manevi tazminata, davalı-karşı davacının boşanma ile evlilik birliğinde beklenen ve mevcut menfaatlerinin zarar göreceği nedeniyle maddi tazminata karar vermek gerekmiştir" şeklinde gerekçeye yer vermiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek öncelikle zina (TMK m. 161), olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma talep etmiştir. Mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "davanın kabulü ile tarafların TMK 'mn 166/1-2 maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesine; davacının zina nedeniyle boşanmayı talep ettiği, Türk Medeni Kanununun 161. maddesi koşullarının oluştuğu belirtilerek davanın zina sebebiyle kabul edildiğini yazmak suretiyle kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm fıkrası ile hükmün gerekçesi arasında çelişki yaratılmıştır....

            Asıl dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle TMK 166/1.maddeye dayalıdır. Birleşen dava, TMK 161.maddede düzenlenen zina özel sebebine dayalı olarak açılmış, ıslah ile zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle TMK 166/1.maddeye göre karar verilmesi talep edilmiştir....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2021 NUMARASI : 2020/97- 2021/1257 DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2010 yılında evlendiklerini, müşterek bir çocuklarının olduğunu, davalı kocanın müvekkilini aldattığını, Damla isimli bir kadınla zina eylemini gerçekleştirdiğini, müvekkilinin bu kadınla konuştuğunu ve kadının cinsel birliktelik yaşadıklarını kabul ettiğini, müvekkilinin aldatılma olayını araştırması nedeniyle davalı tarafından sözlü ve fiziksel şiddet gördüğünü, psikolojik şiddet uyguladığını, tarafların zina nedeniyle mahkeme aksi kanaatte ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, müşterek çocuk için aylık 5.000 TL tedbir-iştirak nafakasına, müvekkili için 2.000 TL tedbir-yoksulluk nafakası ve 150.000 TL maddi, 150.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

            yi zina halinde gören Feride'nin kocası İsmail L., tabanca ile ateş edip Mustafa'yı ve Feride'yi yaralayarak öldürmeye teşebbüs suçundan TCK.nun 462. maddesi de uygulanmak suretiyle mahkum edilmiştir. Diğer yandan Mustafa Yaşar mesken masuniyetini ihlal suçundan mahkum edilmiş, Mustafa ve Feride haklarında zina suçundan açılan dava ise şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmüştür. Görülüyor ki; iki yıl kadar önce vukubulan zina olayının hemen akabinde, zina yapan kadının kocası tarafından tepki verilmiş ve ayrıca hukuki girişimler yapılmıştır. Hal böyle iken; anılan zina olayından kaynaklanan öfke ve intikam duygusuyla ve kendilerine göre "namus temizleme" ihtiyacıyla 14.10.1999 günü İsmail L.'nin yeğeni olan sanık Ferat O. tarafından İsmail'e ait av tüfeğiyle Mustafa Yaşar'a ateş edilerek vurulmuş ve böylece dava konusu olay gerçekleşmiş bulunmaktadır. Zina yapan kadın, sanık Ferat'ın eşi, kızkardeşi veya annesi gibi bir yakını değildir....

              UYAP Entegrasyonu