Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, davacıya ait su deposuna ve su yoluna davalının verdiği maddi zararın tazmini isteminden kaynaklanmaktadır. Davada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi, orman araştırmasını da gerektirir bir durum bulunmadığından, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulunun 23.01.1992 tarihli kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 17/05/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü belirli veya belirsiz bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir. Bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır. Hizmet akdi, çoğu kez Borçlar Kanununun 470. maddesinde tanımlanan istisna akdi (eser sözleşmesi) ile karıştırılabilmekte, ikisinin ayırt edilebilmesi bazı durumlarda güçleşmektedir. Çalışan, iş gücünü belirli veya belirsiz bir zaman için çalıştıranın buyruğunda bulundurmakla yükümlü olmayarak, işveren buyruğuna bağlı olmadan sözleşmedeki amaçları gerçekleştirecek biçimde edimini görüyorsa, sözleşmenin amacı bir eser meydana getirmekse, çalışma ilişkisi istisna akdine dayanıyor demektir....

      TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurum sigortalılardan Reşat Altintaş'ın inşaat işinde çalışırken 12/09/2017 tarihinde inşaattan yere düşerek yaralandığını, oluşan zararın tazmini için hak sahipleri tarafından dava açıldığını, müvekkili olan kurumun sigortalıya 71.832,11- TL tutarında sürekli iş göremezlik aylığı bağlandığını müvekkili kurumun zararının oluştuğunu, kusur ve miktar bakımından bakiyeyi talep ettiklerini, hak sahibi olan sigortalıya bağlanan geçici iş göremezlik gelirinin ilk peşin sermaye değerinde karşılık gelen tutarın şimdilik toplam zararın %30 una tekabül eden miktar olan 21.549,64- TL sinin ilk peşin sermaye değerinin gelir bağlama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve mütesselsilen alınarak davacı kuruma ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili, 19/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile ilk PSDG 57.465,69- TL olarak davasını artırmıştır....

      Bası, sh. 634 vd.) 03.02.2009 gün 250/13 sayılı CGK’nun kararında hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesi yönünden giderilmesi gereken zararın maddi zarar olduğunun belirtilmesi üzerine, bu karardan hareketle fıkrada kast edilenin maddi zarar olduğu yönünde ise de, anılan kararda vurgulanan maddi zarar hakim tarafından belirlenmesi gereken zararın, maddi zarar olduğunu belirtmekten ibaret olup, manevi zarar talebinin olduğu hallerde, bu zararın giderilmesinin gerekmediği gibi bir sonuca ulaşılamaz, bu nedenle işlenen suçun niteliği, tarafların konumu ve talepleri dikkate alınarak, belirli bir zararın tazmini koşuluyla erteleme kararı verilmesi mümkün olup, bunun her somut olay açısından olayın özelliği dikkate alınarak belirlenmesi gerekmektedir....

        İşin işverene ait işyerinde görülmesi, malzemenin işveren tarafından sağlanması, iş görenin işin görülme tarzı bakımından iş sahibinden talimat alması, işin iş sahibi veya bir yardımcısı tarafından kontrol edilmesi, bir sermaye koymadan ve kendine ait bir organizasyonu olmadan faaliyet göstermesi, ücretin ödenme şekli kişisel bağımlılığın tespitinde dikkate alınacak yardımcı olgulardır. Sayılan bu belirtilerin hiçbiri tek başına kesin bir ölçü teşkil etmez. İşçinin, işverenin belirlediği koşullarda çalışırken, kendi yaratıcı gücünü kullanması, işverenin isteği doğrultusunda işin yapılması için serbest hareket etmesi, bu bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırmaz. Çalışanın işyerinde kullanılan üretim araçlarına sahip olup olmaması, kâr ve zarara katılıp katılmaması, karar verme özgürlüğüne sahip olup olmaması bağımlılık unsuru açısından önemlidir....

          İşin işverene ait işyerinde görülmesi, malzemenin işveren tarafından sağlanması, iş görenin işin görülme tarzı bakımından iş sahibinden talimat alması, işin iş sahibi veya bir yardımcısı tarafından kontrol edilmesi, bir sermaye koymadan ve kendine ait bir organizasyonu olmadan faaliyet göstermesi, ücretin ödenme şekli kişisel bağımlılığın tespitinde dikkate alınacak yardımcı olgulardır. Sayılan bu belirtilerin hiçbiri tek başına kesin bir ölçü teşkil etmez. İşçinin, işverenin belirlediği şartlarda çalışırken, kendi yaratıcı gücünü kullanması, işverenin isteği doğrultusunda işin yapılması için serbest hareket etmesi, bu bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırmaz. Çalışanın işyerinde kullanılan üretim araçlarına sahip olup olmaması, kâr ve zarara katılıp katılmaması, karar verme özgürlüğüne sahip olup olmaması bağımlılık unsuru açısından önemlidir....

            İşin işverene ait işyerinde görülmesi, malzemenin işveren tarafından sağlanması, iş görenin işin görülme tarzı bakımından iş sahibinden talimat alması, işin iş sahibi veya bir yardımcısı tarafından kontrol edilmesi, bir sermaye koymadan ve kendine ait bir organizasyonu olmadan faaliyet göstermesi, ücretin ödenme şekli kişisel bağımlılığın tespitinde dikkate alınacak yardımcı olgulardır. Sayılan bu belirtilerin hiçbiri tek başına kesin bir ölçü teşkil etmez. İşçinin, işverenin belirlediği koşullarda çalışırken, kendi yaratıcı gücünü kullanması, işverenin isteği doğrultusunda işin yapılması için serbest hareket etmesi, bu bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırmaz. Çalışanın işyerinde kullanılan üretim araçlarına sahip olup olmaması, kâr ve zarara katılıp katılmaması, karar verme özgürlüğüne sahip olup olmaması bağımlılık unsuru açısından önemlidir....

              İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2022 NUMARASI : 2016/367 2022/628 DAVA KONUSU : Tazminat(Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya ait işyerinde çalışırken, 04.09.2015 tarihinde iş kazası geçirdiğini, iş kazasında davacının hiçbir kusuru olmayıp, işverenin alması gerekli iş güvenliği tedbirlerini almamış olması ve işveren, zararın doğmasını engellemek için her türlü gerekli özeni göstermemesi nedeniyle bu kaza gerçekleştiğini, davacının ramöz kurutma makinesinde çalışırken, malın (süpren) makineden çıkış işlemi esnasında, klavuz ipini çekerken (arkasından gelecek malın ucunu çıkarabilmek için klavuz ipinin çekilmesi gereklidir), ipin besleme silindirinin içine girmesi sonucu , davacı ipi geri çekmesine rağmen, silindirin ipi bırakmaması ve ipin davacının elini kavraması sonucunda, iple birlikte sağ kolu da silindirin içine çekildiğini , kolunu can havliyle çekmesi ile parmak kalınlığındaki ipi...

              Maddesinde düzenlenen ''Adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispatederse, sorumlu olmaz.'' hükmü uyarınca sözleşmenin tarafı olan ..... isimli şahısın şirketi temsile yetkisinin bulunup bulunmadığı hususunun denetiminde bulunması gerekirken bu hususu denetlememesinin açıkça özen yükümlülüğüne aykırılık oluşturduğunu, müvekkil şirketin yetkili temsilcisi ..... olup, sözleşmenin imzalandığı esnada yaşadığı birtakım sorunlar nedeniyle şirketin başında bulunmadığını, ..... isimli şahsın bunu fırsata çevirerek yetkisi bulunmadığı halde davalı şirket ile sözleşme imzaladığını ve şirketi zarara uğrattığını, şirketin yetkili temsilcisinin bu sözleşmeden yıllar sonra haberi olduğunu, bu süreçte ....'...

                işverene aittir”....

                UYAP Entegrasyonu