Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Toplanan delillere göre davacı tarafından haklı nedene dayalı şirketin fesih ve tasfiyesi davası açıldığı, iş bu davanın şirket hakkında açılması gerektiğinden ortak hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği, haklı neden olarak ortakların birbirleri hakkında dava açmaları, cezai şikayette bulunmaları gerekçe gösterilip şirketin haklı nedene dayalı fesih ve tasfiyesi talep edilmiş, ileri sürülen sebepler de şirketin ticari faaliyetlerini yürütmesi ve şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmesini zorlaştıracak nitelikte olsa da yukarıda belirtildiği gibi söz konusu iddia edilen haklı sebeplerde davayı açanın kusursuz olması gerektiği, fakat davacının da söz konusu olayların meydana gelmesinde kusurlu olduğu, bu nedenle de şirketin fesih ve tasfiyesini haklı nedenlerle isteyemeyeceği kanaatine varılmakla davacının şirket hakkında açmış olduğu davanın esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1.-Davalı ......

    Asliye Ceza Mahkemesinin...Esas sayılı dosyalarından ceza aldığını, bu dosyaların temyiz aşamasında olduğunu, dava konusu şirketlerin ticari faaliyet göstermemeleri ve gösterme imkanının olmaması, bu şirketlerin ticaretimize sahiplerine ve topluma bir faydalarının olmaması, aksine zarar veriyor olması, dolandırılan müvekkilinin daha fazla mağdur olmasının önlenmesi amacıyla bu şirketlerin tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılara usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğe çıkarıldığı davaya cevap verilmediği görüldü. Dava, şirketin feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/18022E.2015/3494 K. sayılı emsal kararı: "Dava, limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, davanın feshi istenilen şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir. Bununla birlikte, ilgili şirketin tüm ortaklarının taraf olduğu davalarda ayrıca tüzel kişiliğin de hasım gösterilmemesi sonuca etkili bulunmamaktadır....

      Şirket 2014 yılından bu yana ticari faaliyet yürütmediği, mevcut ekonomik durumu itibariyle ana sözleşmedeki amacını gerçekleştiremeyeceği, şirketin aktifindeki mal varlıkları üzerinde Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun haczi bulunduğu da açıklanmıştır. Şirketin mallarının ve iştiraklerinin TMSF kontrolünde olduğu dikkate alınarak şirketin feshi ve tasfiyesi konusunda görüş sorulmuş, TMSF 22.01.2019 tarihli yazısı ile şirketin tasfiyesinde sakınca bulunmadığını bildirmiştir. T. T. K.’nun 529/1- b maddesi gereğince anonim şirket işletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkânsız hâle gelmesiyle sona erer. Toplanan delillerden şirketin ana sözleşmedeki amacını gerçekleştirme imkan ve kaabiliyetini kaybettiği, ortaklar yönünden haklı sebeple fesih şartlarının tahakkuk ettiği dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiş, şirketin sona erdiği tespit edilerek tasfiyeye hükmedilmiş, bir tasfiye memuru atanmıştır....

        Büyük Genel Kurulu'nun ....01.2013 tarih ve 2013/... sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı ... Yasası'nın .... maddesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın .... maddesinde, daireler arası ... bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; limited şirketin feshi ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ........2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şirketin Feshi - Kayyım Atanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * limited şirkete kayyım atanması, şirketin feshi ve tasfiyesi istemine ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.05.2009...

            Sayılı ilamında; "..Dava, haklı nedenle limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Şirketin feshi davasının ortaklık tüzel kişiliğine karşı açılması gerekli ve yeterli olup, şirket ortağına husumet yöneltilmesi doğru değildir. Bu durumda, davalı ortaklara karşı açılan şirketin feshi davasının husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davalı ortaklar aleyhine sonuç doğuracak şekilde karar verilmesi isabetli görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir." şeklinde kabul edildiği anlaşılmıştır. Davacının tasfiye halindeki dava dışı ... Tic. Ltd. Şti.'nin aktif ve pasifleri ile hissesinin gerçek değerinin tespiti ve tasfiyesini (ortaklıktan çıkma veya şirket feshi) talep ettiği, dava dışı ... Tic. Ltd. Şti.'...

              KABUL VE GEREKÇE: Dava; 6102 sayılı TTK'nun 636/3. maddesi gereğince şirketin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi talebine ilişkindir. Eldeki davada, davacı ortak tarafından davalı şirketin kurulduğu andan itibaren bu zamana kadar fiilen çalışmadığı, yapılması gereken genel kurulların yapılmadığı, sermayesinin kaybolduğu, vergi dairesine ve SGK'ya borçlarının bulunduğu belirtilerek, söz konusu şirketin haklı nedenle feshine ve tasfiyesine karar verilmesinin talep edildiği, bu çerçevede taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı şirketin haklı nedenle fesih şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü'nden getirtilen kayıtlarında söz konusu şirketin 08/04/2011 tarihinde 100.000,00-TL bedelli sermaye ile kurulduğu, şirket hissedarlarının .... olduğu, her bir hissedarın 25.000,00-TL'lik sermaye koyduğu, şirket müdürü olarak ...'...

                KABUL VE GEREKÇE: Dava; 6102 sayılı TTK'nun 636/3. maddesi gereğince şirketin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi talebine ilişkindir. Eldeki davada, davacı ortak tarafından davalı şirketin kurulduğu andan itibaren bu zamana kadar fiilen çalışmadığı, yapılması gereken genel kurulların yapılmadığı, sermayesinin kaybolduğu, vergi dairesine ve SGK'ya borçlarının bulunduğu belirtilerek, söz konusu şirketin haklı nedenle feshine ve tasfiyesine karar verilmesinin talep edildiği, bu çerçevede taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı şirketin haklı nedenle fesih şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü'nden getirtilen kayıtlarında söz konusu şirketin 08/04/2011 tarihinde 100.000,00-TL bedelli sermaye ile kurulduğu, şirket hissedarlarının .... olduğu, her bir hissedarın 25.000,00-TL'lik sermaye koyduğu, şirket müdürü olarak ...'...

                  nin davacı ... ve davalı ... %50 şer hisse sahibi olup şirket iki ortaklıdır. Davalı ... ... şirketin 21.06.2004 tarihli ana sözleşmesi ile ilk 10 yıl için münferiden davalı şirketi temsile yetkili olarak atanmış olup görev süresi 23.06.2014 tarihinde sona erecektir. Davalı limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemiyle açılan asıl davada, ilk derece mahkemesince yargılama sırasında alınan 3 ayrı bilirkişi raporu özetlenmiş olup yargılama sonunda şirketin fesih ve tasfiyesi için haklı koşulların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Toplanan delillerden şirketin feshi ve tasfiyesi için yeterli gerekçe oluşturacak hiç bir sebebe ulaşılamadığı, şirketin bugün itibariyle zararda olması fesih ve tasfiye için sebep teşkil etmeyeceği, haklı sebep olmadıkça da ortağın şirketten çıkarılması mümkün olmadığı, kaldı ki , çıkmanın mevcut duruma göre davacı lehine olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu