Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılan yargılama sonucunda toplanan delillerden, davacı şirketin 05/05/2011 tarihinde kurulduğu, şirketin dava tarihi itibariyle faal olmadığı, vergi mükellefiyetinin 31/10/2013 tarihinde resen terk ettirildiği, adresin kapalı olduğu, bu şekilde şirketin feshi için TTK 336/3 maddesi anlamında haklı sebeplerin oluştuğu, şirketin faal olmaması nedeniyle fesih yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilir diğer bir çözüme hükmedilmesinin şirket ortakları ve ekonomik açıdan fayda bulunmadığı kanaatine varılmakla davanın kabulüne ve davalı şirketin fesih ve tasfiyesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, 1-Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün "296913" sicil numarasında kayıtlı "..."nin fesih ve tasfiyesine, 2.-Davalı şirketin tasfiyesi için re'sen davacı şirket ortağı ... (... T.C....

    yapısının devamının olanaksız olduğunu ileri sürerek davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....

      sürdürmesi imkanının bulunmadığı, davalı şirketin fesih ve tasfiyesi için TTK'nın 636/3. maddesi anlamında haklı sebeplerin oluştuğu, haklı sebeplerin münhasıran davacının kusurundan kaynaklandığına dair iddianın kanıtlanmadığı, o halde davacının fesih ve tasfiye isteminin TMK 'nın 2....

        nin tüzel kişiliğinin sonlandırılması amacıyla feshinin ve tasfiyesinin sağlanarak sicil kaydından terkin edilerek şirketin sona erdirilmesi olduğu, dava konusunun fesih ve tasfiyeye ilişkin olmasına rağmen fesih ve tasfiyesi istenilen dava konusu ... İml. San. ve Tic. A.Ş.'nin davada hasım olarak gösterilmediği onun yerine ...'nün davalı olarak gösterildiği anlaşılmakla, 6762 sayılı TTK'nın 529 ve devamı maddeleri gereğince anonim şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin eldeki davada, davanın feshi istenilen şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerektiği şüphesiz olup, somut olayda, davacı eski şirket ortağı tarafından şirket tüzel kişiliğine dava yöneltilmeksizin doğrudan ...'ne husumet yöneltilmiş olup bu davalı yönünden pasif husumet yokluğu söz konusudur. Bu husus Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2012/1817 E.-2013/2399 K. , 2014/17918 E.-2015/12496 K. , 2012/14088 E.-2013/13975 K. Sayılı içtihatlarında da açıkça belirtilmiştir....

          TTK.nun 636/3.maddesi: (Sona Erme ve Ayrılma başlığını düzenleyen) " Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerininin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkartılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir." şeklinde düzenlenmiştir. Tüm dosya kapsamı, iddia, savunma, davalı şirketinin fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru atanmasına ilişkin Ankara 5.ATM Ticaret Mahkemesinin 21/02/2021 karar tarihli 2020/195 Esas, 2021/54 Karar sayılı dosyası ile toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacı tarafından Ankara 8....

            LİMİTED ŞİRKETİnin fesih ve tasfiyesine, 2-Davalı şirketin tasfiye işlemlerini yapmak üzere SMMM ...'...

              VEKİLİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVA : LİMİTED ŞİRKETİN FESİH ve TASFİYESİ veya DAVACININ ORTAKLIKTAN ÇIKMASINA İZİN VERİLMESİ DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 02/12/2022 tarihli dilekçesiyle; davacının davalı şirketin ortağı olduğunu, davalı şirket müdürünün sorumluluklarını yerine getirmemesi nedeniyle davacı yönünden şirket ortaklığını sürdürmenin imkansız hale geldiğini, 2015 yılından beri şirket bilançosunun hazırlanmadığını, davacının denetimine sunulmadığını, bugüne kadar kâr payı dağıtılmadığını, davacının bilgi alma hakkının kullandırılmadığını, şirket müdürünün usulsüz işlemler yaptığını beyan ederek, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde davacının çıkma payı karşılığında ortaklıktan çıkmasına izin verilmesini dava ve talep etmiştir. Dilekçeler aşaması tamamlanmıştır....

                Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14.12.2011 gün ve 2011/151-2011/126 sayılı kararı onayan Daire’nin 21.11.2013 gün ve 2012/4166-2013/21040 sayılı kararı aleyhinde davalı/karşı davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin 2007 yılından beri kâr dağıtmadığını, bilançosu hakkında bilgi verilmediğini, usulsüz borçlandırıldığını, defterlerin usulsüz tutulduğunu, müvekkilleri açısından şirketin feshi için haklı sebeplerin oluştuğunu ileri sürerek şirketin fesih ve tasfiyesi, olmadığı takdirde davacıların şirketten çıkmasına izin verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/10/2011 gün ve 2010/138-2011/576 sayılı kararı reddeden Daire’nin 07.01.2013 gün ve 2011/15206-2013/97 sayılı kararı aleyhinde davalılar ... ve ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, davalı şirketin sermayesinin yasal miktarın altında kaldığını, gayri faal olduğunu, maksadına ulaşmasının da mümkün olmadığını ileri sürerek, şirketin fesih ve tasfiyesi ile şirkete tasfiye memuru atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalılardan ... ve ... davanın reddini istemiş, diğer davalılar vekili ise şirketin devamında fayda bulunmadığını belirterek fesih kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, davalılardan ... ve ...'...

                    Şti'nin müvekkiline borçlu olduğunu, müvekkilinin bu alacağının tahsili için icra takibi başlattığını, borçlu şirketin davalı şirkette bulunan payına haciz konulduğunu, davalı şirkete icra takip dosyasından TTK 522. maddesi uyarınca fesih ihbar muhtırası gönderildiğini, şirketin fesih ve tasfiyesi için tüm koşulların oluştuğunu belirterek davalı şirketin TTK 522. maddesi gereğince fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davaya cevap vermemiş yargılama aşamasında ise şirketin fesih ihbarının sadece şirkete değil tüm ortaklara ayrı ayrı tebliğ edilmesi gerektiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu