Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ticaret sicil kaydına göre ihyası istenilen şirketin tasfiyesi sona erdiğinden 31/12/2021 tarihinde sicilden terkin edildiği, davacının şirket yetkilisi olduğu, banka kaydına göre ihyası istenilen şirketin bankada parasının bulunduğu anlaşılmıştır. İhyası istenilen şirkete ait bankada para bulunduğundan, tasfiyenin usulüne uygun olarak tamamlanmadığı, tasfiyenin tamamlanması için sicilden terkin olan şirketin ihyası gerektiği ve davacının bu davaya açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı ... yasal hasım olması nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamıştır. Açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile, davalı şirketin ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için eski tasfiye memuru olan ...'in şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın tescil ve ilanına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Davanın temelini oluşturan iş kazası nedeniyle davacı kurumun açtığı derdest (birleşen) rücu davası davaya konu şirketin tasfiyesi tamamlandıktan sonra açılmış ise de iş kazasının şirketin tasfiyesinden önce meydana gelmesi ve tasfiye memurunun TTK 541/3 maddesindeki sorumluluğu da gözetildiğinde derdest bir davanın bulunması nedeniyle tasfiyenin usülune uygun eksiksiz tamamlandığından bahsedilemeyecektir....

    nın 547 maddesi uyarınca ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin yeniden ticaret siciline TESCİLİ suretiyle İHYASINA, 2-Tasfiye memuru olarak son tasfiye memuru ......

      Türk Ticaret Kanunu'nun 547. maddesinde "Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya bir kaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmü yer almaktadır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2020/6702 Esas, 2022/580 Karar sayılı kararında ise; " Sicilden terkin edilmiş şirket hakkında alacak davası açılacağı istemiyle ihyasının istendiği davada, davacının alacağın varlığını kesin suretle ispatlamasına gerek bulunmamaktadır....

      Türk Ticaret Kanunu'nun 547. maddesinde "Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya bir kaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmü yer almaktadır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2020/6702 Esas, 2022/580 Karar sayılı kararında ise; " Sicilden terkin edilmiş şirket hakkında alacak davası açılacağı istemiyle ihyasının istendiği davada, davacının alacağın varlığını kesin suretle ispatlamasına gerek bulunmamaktadır....

        Dava --- bağlı olarak terkin edilmiş olan ''----- şirketin,------- başlangıç ----- sözleşmesinden kaynaklanan --- alacağı ile ilgili meselenin halledilmesi ve bu sözleşmede ön görülen -- yönünden ek tasfiye yapılabilmesi için şirketin ihyasına yöneliktir. TTK'nin "Ek tasfiye" başlıklı 547.maddesi: "(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son ------ üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son ----veya yeni bir veya birkaç kişiyi----olarak atayarak tescil ve ilan ettirir."...

          Hal. ...Otelcilik Turizm Tic Ltd Şti'nin adına kayıtlı ... plakalı aracın tasfiyesi bakımından ek tasfiye işlemlerinin sağlanması ile sınırlı olmak üzere ihyasına, davacının ek tasfiye memuru olarak görevlendirilmesine karar vermek gerekmiştir. Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tasfiyenin gerçekleştirilmesinden sorumlu olmadığı, bu davada yasal hasım konumunda olduğu dikkate alınarak aleyhine yargılama giderine hükmedilmemiştir. H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın kabulüne, davacının ortağı ve tasfiye memuru olduğu İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün Merkez .........sicilinde kayıtlı Tas. Hal. ...Otelcilik Turizm Tic Ltd Şti'nin ... plakalı aracının satılması ve ek tasfiyesinin yapılmasıyla sınırlı olmak üzere ihyasına, Ek tasfiye memuru olarak davacı ...'...

            kararının geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı şirketin 23/12/2012 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul kararının iptaline karar verilmiştir....

              Sicil Müdülrüğü cevap dilekçesinde özetle; ilgili şirketin 28/02/1990 tarihli genel kurulunda tasfiyeye girme kararı aldığını ve şirket tasfiye memurluğuna ...'ın seçildiğini, tasfiyeye girdiğine dair alacaklılara çağrı yapılan üç ilanın gazetelerinin yayımlandığını, söz konusu şirketin tasfiye kapanışına ilişkin kayıt bulunmadığını ve şirketin halihazırda aktif durumda ve tasfiye halinde bulunduğunu, şirketin ihyası veya ek tasfiyesi hususu terkin edilmiş şirketler için mevzu bahis olmakla beraber dava konusu şirketin tasfiye halinde olduğunu ve tasfiye sırasında tüzel kişiliğin devam ettiğini, tasfiyesi tamamlanmamış-aktif bir şirket hakkında ihya davası açılamayacağından davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, tasfiye memuru atanmasına ilişkin müdürlüklerince re'sen işlem yapma yetkisi bulunmadığını, şirketin tasfiyesi hususunun genel kurulun yetkisinde bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....

                No:9 K:1-2-3-4 Osmangazi Bursa DAVA : Anonim Şirketin Haklı Sebeple Feshi ve Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 03/12/2012 KARAR TARİHİ : 04/04/2018 Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında, DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının, davalı şirketin %40 oranında hissedarı olduğunu, şirket kurulduktan sonraki 13 yıl boyunca davacı tarafından yönetildiğini, yönettiği dönemde birçok menkul ve gayrimenkulün şirkete kazandırıldığını, ancak şirketin son dönemde kuruluş amaçlarını kaybettiğini, gittikçe kötü bir durum ortaya çıktığını, şirketin kötü yönetimi nedeniyle her geçen gün mal varlıklarını kaybettiğini, davacının şirket yönetiminden ayrıldıktan sonra şirkete hiçbir mal varlığı kazandırılmadığını, aksine şirketin aktifinden mal kaybettiğini, davacı ile şirketin diğer ortakları arasında son 7 yıldan bu yana karşılıklı davalar ikame edildiğini, mevcut durum itibariyle şirketin diğer ortaklarının oy çokluğunu elinde bulundurması nedeniyle davacıyı dışladıklarını, şirketin...

                  UYAP Entegrasyonu