WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yurt dışına gönderilen çeşitli bayan eşyalarının bir kısmının iade edileceğinin bildirilmesi üzerine, davalı şirket tarafından davacı şirkete 05.01.2007 tarihinde durum bildirilmiş, bir kısım giyim eşyalarının iade edilmesi üzerine de 09.03.2007 tarihli iade faturası düzenlenmiştir. Bu faturanın davacı şirkete gönderilmesinden sonra, tarafların yetkili temsilcileri arasında 12.03.2007 tarihli yazışma yapılmış, davalı şirket temsilcisinin teslim alınan ayıplı mal sayısını sorması üzerine, davacı şirket temsilcisi bunların 596 adet olduğunu davalı şirket temsilcisine bildirmiştir. Davacı şirket temsilcisi tarafından bildirilen teslim alınan ayıplı mal sayısı 09.03.2007 tarihli iade faturasında gösterilen sayıyı doğrulamaktadır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/1269 Esas KARAR NO : 2022/790 DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/02/2013 KARAR TARİHİ : 01/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREKÇE :İş bu dava davacı şirket şirket ortağı tarafından şirket yöneticileri aleyhine açılıp bir taşınmaz satışından dolayı davalı şirket yöneticilerine şirketi zarara soktuklarından ötürü oluşan zararın şirkete ödenmesi amacıyla açılmış, ------ esas sayılı dosyasıyla açılan dava mahkememizin------ esas sayılı dosyasıyla birleştirilmiştir. Mahkememiz dosyası bahsi geçen bu taşınmazın muvazaalı satışından ötürü tapusunun iptali ve tesciline ilişkindir....

      Davalı vekili, davacı ile müvekkili şirket arasında böyle bir borç sözleşmesinin söz konusu olmadığını, taraflar arasında borç doğurucu hiçbir hukuki ilişkinin bulunmadığını, sözleşme altındaki imzanın da şirket yetkilisine ait olmadığını, sözleşmenin altında imzası bulunan ...'ın davalı şirket adına sözleşme imzalamaya, şirketi borçlandırmaya, imza tarihinde ve hali hazırda şirket adına resmi işlemler yapmaya yetkilisinin bulunmadığını, şirket yetkilisinin ... olduğunu bildirerek, davanın reddi ile lehlerine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....

        nin vekaletnamesini sunmadığı gerekçesiyle ... yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacı şirket yönünden ...'nin uzun yıllar Türkiye'de yaşayıp şirket kurarak idare ettiği ve ticari hayat içinde yer aldığı, Türkçe olarak yazılan noter evraklarını imzaladığı, takibe konu senetlerin görünüş olarak senet olduklarının anlaşılabildiği, uzun yıllar Türkiye'de yaşayan birinin önüne konulan evrakın senet olduğunu anlayabilmesi gerektiği ve önüne konulan evrakı incelemeden imzalamasının hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı şirket vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı şirket vekili, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmıştır....

          ile davalı şirketin taahhütlerini yerine getirmediğini, bu kapsamda davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirket ile davacı arasında ilişkinin muhasebe işlemlerinin yürütülmesi ve şirket kuruluşu işlemlerine ilişkin olduğunu, bu işlemler için ... verilen bedelin müvekkiline iade edildiğini, bu nedenle alacak ilişkisi yönünden davacı şirketin aktif dava ehliyetinin bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirket tarafından gönderilen 85.000,00 TL'nin şirket defterlerinde ortaklardan alacak olarak kaydedildiği, davacının davada aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

            No:... ...../... adresindeki dairenin klima ve havalandırma tesisatının satın alma, yapım ve montajına ilişkin sözleşmenin davacı şirket ile dava dışı ..... arasında yapıldığını, davalı şirketin sözleşmede taraf olmadığını, davacı şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir akdî ilişki bulunmadığını savunarak davanın husumet yönünden reddini istemiştir. Davalı şirket vekili ........2010 tarihli dilekçesi ekinde sözleşme aslını mahkemeye ibraz etmiştir. Gerçekten de dosyaya ibraz edilen ....07.2009 tarihli sözleşme incelendiğinde, sözleşmenin alıcı/iş sahibi ........... ile satıcı/yüklenici .....ve ...... Sistemleri San. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalandığı, davalı ...Ş.’nin sözleşmede taraf olmadığı anlaşılmaktadır. ..... .... Noterliği’nden gönderilen ........2009 tarih 29643 sayılı ayıp ihtarı da sözleşmenin tarafı olan dava dışı iş sahibi ........... tarafından gönderilmiştir. Nispilik ilkesi gereği sözleşmeler ancak akitleri arasında hak ve borç doğurur....

              İcra dosyasına sunulan 18.08.2004 tarihli itiraz dilekçesinde itiraz eden vekilleri icra takip talebinde ve ödeme emrinde belirtilen şirket ile müvekkil şirketin aynı şirket olmadığını, takibe konu edilen faturayla müvekkil şirketin ilgisi bulunmadığını, ödeme emrinin yanlışlıkla müvekkil şirkete tebliğe gönderildiğini belirterek itiraz etmişlerdir. Ödeme emrinde borçlu olarak gösterilen şirket ile itiraz eden şirket isimlerinin aynı sözcüklerle başladığı, ancak şirket isimlerinin tamamının yazılış şekline bakıldığında ödeme emrinde yazıldığı şekliyle itiraz dilekçesinde yazılı olandan farklı bulunduğu görülmektedir....

                Davalı 3.kişi şirket vekili, haciz adresinin ve mahcuzların müvekkili şirkete ait olduğunu, aralarında organik bağ bulunmadığını, borçlu şirket temsilcisinin müvekkili şirkette ücretle çalışan müdür olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı borçlu şirket savunma yapmamıştır. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; borçlu şirket ile istihkak iddiasında bulunan 3.kişi şirket arasında organik bağ bulunduğu, borçlu şirketin borçlarından kurtulmak amacıyla davalı 3.kişi şirket üzerinden faaliyetine devam ettiği, her iki şirket temsilcisinin aynı kişi olduğu, borçlu şirket adresinin davalı 3.kişi şirket tarafından depo 2012/9388 2013/12341 olarak kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı 3.kişi şirketin istihkak iddiasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi Alkomer Gıda Restoran İşl.Ltd.Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Bilahare, Şirket ortağı ... Holding A.Ş. Ve ......

                    Davalılar vekili, şirket ortakları davalılar yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, şirket ortaklarının faaliyet konularında uzman mühendis tekniker, muhasebe ve ustalardan oluştuğunu, davacıların usta ortaklar olduğunu, şirket müdürü davalı ortakların şirketin ve ortakların menfaatini koruyacak şekilde şirketi idare ettiğini, davacı tarafın ileri sürdüğü gibi “keyfi ve hukuka aykırı” bir eylemlerinin olmadığını, haklı fesih sebeplerinin mevcut olmadığını, davacıların davalı şirkette iş yaptıkları sürece sigortalarının şirket tarafından ödendiğini, dışarıda iş yaptıkları sürede ise sigortalarının ilgili işveren tarafından ödendiğini, davacıların kâr talebi konusunda usule uygun herhangi bir talepte bulunmadıkları gibi, şirketin faaliyetlerini artırıcı bir çalışma içerisinde de olmadıklarını, şirket ile ilgilenmediklerini, davacıların şirket adına bedeli karşılığında götürü iş yapıp bedelini kendilerinin aldığını, gerçek anlamda ortaklıklarının olmadığını, şirketin tüm faaliyetlerinden...

                      UYAP Entegrasyonu