Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca davacı şirket ve ortaklarının ilişkili olduğu diğer firma olan … İnşaat ve Mobil İletişim Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi hakkında da aynı neden ve gerekçelerle resen tarh edilen vergi ve cezaların kaldırılması istemiyle açılan ve aynı yurt dışı firmalara yapıldığı ileri sürülen ihracat işlemlerinin incelendiği davada da Mahkemenin kabul kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin 07/07/2021 tarih ve E:2016/15537, K:2021/3852 sayılı kararıyla bozulduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davacı tarafından, ‘… 21 … Road… Londra/İNGİLTERE’ adresinde faaliyette bulunan '... İnternational Ltd.Co.' isimli şirketin aslında var olduğu, yalnızca şirket ünvanın yanlış yazıldığı, gerçek ünvanın 'LP' ('... İnternational LP')olduğu, şirket ile imzalanan anlaşmada yer alan kaşe üzerinde de 'LP' ünvanının yer aldığı ve ......

    Ve Tic. Ltd. Şti.'...

      GEREKÇE: Dava, limited şirket müdürü olan davalının şirket müdürlüğünden azli istemine ilişkindir. Uygulanması gereken 6102 sayılı TTK'nn 630. maddesinde; genel kurulun, müdürü veya müdürleri görevden alabileceği, yönetim hakkını ve temsil yetkisini sınırlayabileceği, her ortağın, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebileceği, yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı hüküm altına alınmıştır. TTK'nın 630/2 maddesinde kanun koyucu haklı sebeple müdürün azli davasını açma hakkını, açıkça şirket ortaklarına tanımıştır. Bu nedenle azli istenen müdürün temsil ettiği şirketin işbu davayı açma hakkı ve dolayısıyla işbu davada aktif husumet ehliyeti yoktur....

        ten iade mümkün olmadığı takdirde alınan miktarın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece, davalılar ..., ...ve ... aleyhine açılan tazminat davasının HMK'nın 167. maddesi gereğince işbu dosyadan tefrikine karar verilerek, tefrik sonrasında sadece davalılar ... ve Örnekler ... Ltd. Şti. aleyhine açılan şirket müdürünün azli ve şirkete yönetim kayyımı atanmasına ilişkin açılan dava yönünden yargılamaya devam edilmiştir. Davalı şirket vekili, açılan davayı kabul etmediklerini, şirketin %70 hissesinin ...'e, %30 hissesinin ise davacıya ait olduğunu, şirket müdürünün ise ... olduğunu, davalı ... tarafından şirket hissesi devralınmadan önce şirketin zarar etmeye başladığını ve bir takım vergi borçlarının oluştuğunu, ...'...

          Göz, Estetik, Diş, Sağlık Grubu" adı altında bir çok alanda faaliyet gösterdiğini, ancak şirkette hiç bir zaman şeffaf ve düzenli bir yönetim anlayışının olmadığını, şirket müdürünün tarafından kanun ve nizama aykırı eylem ve işlemlerde bulunularak şirkete, ortakların haklarına, dolaylı ve vergisel olarak Devlet aleyhine işlem yapılırken şirket müdürünün kendi çıkarlarına hizmet eden bir anlayış oluştuğunu, limited şirketlerde müdürlük sıfatının kaybedilmesine ilişkin yapılmış açık bir kanuni düzenleme olmadığını, dolayısıyla doktrinde anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin sona ermesine ilişkin sebeplerin uygun düştüğü ölçüde limited şirket müdürleri için de uygulama alanı bulacağının kabul edildiğini, kapsamda limited şirketlerde müdürlük sıfatının sona ermesinin, genel kurul kararı ile olabileceği gibi, şirket sözleşmesinde belirtilen sebeplerin vuku bulması, görev süresinin dolması, müdürün istifası, ölümü, kısıtlanması, şirket sözleşmesinde öngörülen niteliklerin...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, limited şirket ortağının ortak olduğu sirket müdürünün azli, şirketin sicilden silinmesi ve şirketin uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 11.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              için kullandığını, müvekkili hakkında ıskat süreci başlatılmasının hakkaniyet, nesafet, dürüstlük ve eşit işlem ilkelerine açıkça aykırı olduğunu, davalı şirket yöneticisinin şirket varlığını dilediği gibi kullandığını, müvekkilinin şirketle ilgili defter ve belgeleri incelemesinin engellendiğini, şirket sermaye artışının en önemli nedeninin kar payı dağıtılmaması olduğunu, emek, mesai ve birikimini şirket ortaklığına veren müvekkiline davalı şirketçe maaş ödemesi dahi yapılmadığını, fesih davası açıldıktan sonra ıskat müessesi harekete geçirilmek suretiyle müvekkili üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını ileri sürerek, davalı şirkete yasal temsilci (yönetici veya denetçi atanması), müvekkilinin de şirket yönetimine iştirak edebilmesi yönünde veya yönetim konusunda uygun görülecek başka şekilde karar verilerek davalı şirketin zararlandırıcı biçimde borçlandırılmaması ve şirket emvalinin zararlandırıcı şekilde aktarılmaması yönünde tedbir kararı verilmesi, şirket ticari defter ve kayıtları...

                için kullandığını, müvekkili hakkında ıskat süreci başlatılmasının hakkaniyet, nesafet, dürüstlük ve eşit işlem ilkelerine açıkça aykırı olduğunu, davalı şirket yöneticisinin şirket varlığını dilediği gibi kullandığını, müvekkilinin şirketle ilgili defter ve belgeleri incelemesinin engellendiğini, şirket sermaye artışının en önemli nedeninin kar payı dağıtılmaması olduğunu, emek, mesai ve birikimini şirket ortaklığına veren müvekkiline davalı şirketçe maaş ödemesi dahi yapılmadığını, fesih davası açıldıktan sonra ıskat müessesi harekete geçirilmek suretiyle müvekkili üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını ileri sürerek, davalı şirkete yasal temsilci (yönetici veya denetçi atanması), müvekkilinin de şirket yönetimine iştirak edebilmesi yönünde veya yönetim konusunda uygun görülecek başka şekilde karar verilerek davalı şirketin zararlandırıcı biçimde borçlandırılmaması ve şirket emvalinin zararlandırıcı şekilde aktarılmaması yönünde tedbir kararı verilmesi, şirket ticari defter ve kayıtları...

                  Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Vekilin azli ve istifasının şekli” başlıklı 81. maddesi aynen; “Vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur” hükmünü, yine aynı Kanunun “Vekilin azli” başlıklı 83. maddesi ise “ Vekil ile takip edilen davada,vekilin azli halinde vekalet veren davayı takip etmez ve iki hafta içinde başka bir vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu halinde uygulanacak hükümlere...

                    ın hisselerinin müvekkili tarafından satın alındığını, ancak bu hususun davalı şirket müdürü tarafından ilan edilmediğini ileri sürerek, 2005/1 sayılı ortaklar kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 204.02.2015 tarihli dilekçesi ile talebini şirket müdürünün azli ve şirkete ait 5 parsel ve 12 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili işlem yapılmasının sınırlanması olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili, davacının da müvekkili gibi münferit imza yetkisine sahip olduğunu, hisse devrini tek başına tescil ve ilan ettirebileceğini, davacının basiretli bir iş adamı gibi hareket etmediğini, müvekkilin davacı yerine imza atmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu