Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şirketinden mal veya hizmet aldığını beyan eden mükellef veya şirketler hakkında sahte fatura kullanma suçundan karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği, suç konusu faturaların ele geçirilip geçirilemediği ilgili vergi dairelerinden sorulup, söz konusu şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı araştırılıp, açıldığının tespiti halinde, dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; 3- Şirket ortağı olan ... ile şirket ana sözleşmesini ... adına vekaleten imzalayan ve sanığın savunmasında geçen ... ile ...’ın 5271 sayılı CMK'nin 48. maddesine göre kendileri aleyhine tanıklıktan çekinme hakları hatırlatılmak suretiyle tanık sıfatıyla dinlenilmeleri; suç konusu faturalar sanığa ve tanıklara gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kabul etmedikleri takdirde sanık ile tanıkların yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki...

    takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, 2-Dosya kapsamından katılan şirket ile sanığın ortağı olduğu şirket arasında cari hesap bulunduğunun anlaşılması karşısında; suça konu çeklerin önceden doğan borç karşılığında verilip verilmediğinin tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/11/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/842 Esas KARAR NO : 2023/202 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 13/12/2021 KARAR TARİHİ : 03/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan ticari şirket (ortaklıktan çıkma veya çıkarılmaya ilişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı 12/12/2019 tarihli dilekçesinde------ sicil numarasında kayıtlı ------- unvanlı şirketin davalılar ile birlikte ortağı olduğunu, davalılardan ------ ile hisse devri sözleşmesi yaptıklarını, sözleşme gereğince şirketteki 40 payını ----- devrederek şirket ortaklığından ayrıldığını, devir işleminin 21/9/2020 tarihli ------ karar numaralı Genel Kurul kararı ile onaylanarak imzalandığını, bu rağmen şirketin eski müdürü-----ve yeni yetkili müdür olan ------ devir işlemini pay defterine işlemediklerini, işlemin davalılar tarafından tescil ve ilan da edilmediğini, bu nedenle resmi olarak halen şirket ortağı olarak göründüğünü belirterek, şirket ortağı olmadığının...

        Eski numara) şirketin feshi davası sırasında tarafların ... tarihli protokol yaparak fiilen şirket malvarlığını paylaştıkları, şirket adına kayıtlı taşınmazın satılıp 1/2 oranında paylaşılacağının kararlaştırıldığı, buna rağmen davalının şirket adına kayıtlı taşınmazı bir ortaklar kurulu kararı olmaksızın rayiç bedelden çok düşük fiyatla daha önce ortağı ve yöneticisi olduğu, halen yakınlarının ortağı bulunduğu ... Şirketi'ne satışının yapılarak devredildiği, satış bedeli olarak gösterilen bedelin dahi ... Şirketi'nin hesabına alınmadığı, böylece davalının özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal ettiği ve bu durumda ise TTK 630/3. maddesi gereğince davalı müdürün azli için haklı sebeplerin gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği, Yargıtay ... Hukuk Dairesi'nin 24/02/2020 tarih ve ... Es. ......

          Davalılar vekili, müvekkili gerçek kişiler yönünden husumet itirazında bulunmuş, müvekkili şirket yönünden ise, davanın zamanaşımı ve hak düşürücü sürede açılmadığını, ayrıca 01.03.2002 tarihli hisse devrinin kabulüne ilişkin ortaklar kurulu kararının yeterli nisap ile alınmadığını, bu nedenle davacının şirket ortağı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiş, karşı davada ise, davacının şirket ortağı olmadığının tesbiti ile 01.03.2002 tarihli ortaklar kurulu kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, asıl davanın davalı şirket yönünden kabulüne, gerçek kişiler yönünden reddine, karşı davanın reddine dair verilen karar, davalı - karşı davacı şirket vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce bozulmuştur. Bu kez davacı - karşı davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....

            İcra Müdürlüğü'nün 2011/3054 ve 2011/3524 sayılı dosyaları ile icra takibi yapıldığını, derdest olan bu icra takiplerinin dayanağının bir adet çek ve bir adet fatura olduğunu, daha sonra davalı vekilinin bu icra takiplerindeki borç nedeni ile borçlu şirket ortak ve yetkilileri olan müvekkilleri hakkında, şirketin kötü idaresi nedeni ile şirket ortak ve yetkililerinin şirket borcundan dolayı müştereken ve müteselsilen borçlu oldukları gerekçesi ile ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2011/8955 sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ve takibin kesinleştiğini, müvekkillerinin davalı tarafa borcu bulunmadığını, şirket borcundan dolayı şirket ortağı veya yetkilisine rücu etmenin kanunen mümkün olmadığını ve davalının kötü niyetli olduğunu, anlatılan nedenlerle ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2011/8955 sayılı dosyasında müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine ve davalı alacaklının %40'tan az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılacak emtia ticaretinin teminatı olarak müvekkili şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine davalı şirket lehine 18/05/2006 tarihinde ipotek tesis edildiğini, ancak taraflar arasında hiçbir zaman ticari bir alış veriş olmadığını, buna rağmen davalı şirketin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yaptığını, şikayet üzerine ödeme emrinin icra hukuk mahkemesince iptal edildiğini, yapılan ihtara rağmen davalı şirketin ipoteğin fekkini sağlamadığını ileri sürerek müvekkili şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile müvekkili şirket taşınmazında davalı şirket lehine bulunan ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile davacı şirket adına hareket eden şahısların 2006 yılından bu yana ticari ilişki içerisinde bulunduğunu, davacı şirket temsilcisi ...'...

                DAVA : Şirket Ortağı Olmadığının Tespiti ve Alacak İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 23/12/2022 YAZIM TARİHİ : 11/01/2023 Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye ... Ticaret Mahkemesi'nin ......

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 28/10/2020 NUMARASI : 2019/770 ESAS 2020/905 KARAR DAVA KONUSU : Şirket Ortağı Olmadığının Tespiti ve Alacak KARAR : Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye 1....

                  Fahri Başkonsolosluğuna onaylatıp bu karara istinaden ''...'' isimli... gemi siciline kayıtlı geminin satışını gerçekleştirmek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda; sanıkların savunmalarında, katılanın yerine imza atmadıklarını, katılan olmaksızın dahi bu şekilde karar alma hak ve yetkisine sahip olduklarını beyan etmeleri karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, şirket ana sözleşmesi getirtilerek sanıkların temsil yetkisinin kapsamına ilişkin esasların tespiti ile sanıkların savunmalarında belirttiği şekilde katılanın iştiraki olmaksızın dahi söz konusu şirkete ait gemiyi satıp satamayacaklarının mümkün olup olmadığının araştırılarak, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdiri gerekirken ve ayrıca eylemin suça konu toplantı tutanağının özel belge niteliğinde olması ve ...Cumhuriyet......

                    UYAP Entegrasyonu