yla adi ortaklık sözleşmesi akdedildiğine ilişkin yazılı bir belge sunulmadığı, bu davalılarla adi ortaklık sözleşmesi akdedildiğinin yazılı belge ile ispat edilemediği, davacının adi ortaklığın feshi, tasfiyesi, ortaklık katılım payı alacağı ve kar payı alacağı talebinde bulunduğu, bu taleplerinin ancak adi ortaklığın tarafı olan davalı ...'na yöneltilebileceği, adi ortaklık sözleşmesinde imzası bulunmayan ... ve ...Ltd Şti'ne karşı bu taleplerin yöneltilemeyeceği anlaşıldığından ; ... ve ...Tic Ltd Şti açısından davanın pasif husumetten reddine, diğer davalı ... aleyhine açılan davanın bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydına, yargılamaya bu dosya üzerinden devamına, tefrik işlemlerinin davacı vekilince yerine getirilmesine karar vermek gerekmiştir. Davalılar tarafından Mahkememizin 2022/805 E.sayılı 16/11/2022 tarihli ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiştir. İİK 257....
Şti'nin bu ortaklıkta % 49 hisseye sahip olduğu belirtilerek bu hisseye düşen 62.647 TL miktarın 06/09/2012 tarihinde üzerine haciz koyarak ilgili ...... dosyasına gönderdiğini belirttikleri, adi ortaklık temsilcisi ... tarafından adi ortaklıkta ortağın borçlarından dolayı adi ortaklığın alacağına haciz konulamayacağı iddiası ile ...... ...... Hukuk Mahkemesi'ne davalar açıldığını, bu davalar nedeni ile haczin kaldırılmasının olası olduğunu ileri sürerek,...... dosyasındaki 62.647,00 TL 'ye ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, sona eren adi şirketin tasfiyesi ile adi şirket ortağı ......... Şti' nin adi ortaklıktaki kar ve tasfiye payına ...... dosyasından haciz konulması nedeni ile kar ve tasfiye payının tespit edilerek alacağının buradan tahsiline, 75.000 TL 'lik muvazaalı borçlandırmanın iptali ve bankalarının ............
K A R A R Davacı, davalı ile 2.2.2006 tarihli ortaklık sözleşmesi ile halı, mobilya ve ev tekstili ticareti üzerine faaliyet gösterecek bir işyeri açmak üzere anlaştıklarını, kendisinin ortaklığa 30.000,00 TL, davalının ise emek ve mesaisini sermaye olarak koyduğunu, işletmenin resmi kayıtlarının davalı üzerine yapıldığını, bir süre sonra davalının ortaklıkla ilgili bilgi ve hesap vermekten kaçındığını, kar payını da alamadığını ileri sürerek, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 6.000,00 TL kar payı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2022 NUMARASI : 2020/531 Esas - 2022/23 Karar DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) KARAR : NEVŞEHİR 2....
dürüstlük ilkesiyle bağdaşmayacağı ve bu nedenle kâr payı alacağından sorumlu tutulmaları gerektiği gerekçesiyle davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne ve kar payı alacağının bu davalılardan tahsiline karar verilmiştir....
ne adına tescili sağlanacağı belirtildiğini, arsanın üzerinde fabrika yapılıyor gerekçesiyle kar payı dağıtılmamış ve ortaklardan davacı müvekkil aldatıldığını, ortakların rıza ve muvafakati olmadan şirket karının her ne sebeple olursa olsun başka bir gerçek yahut tüzel kişiye yönlendirilmesi hukuksuz ve sebepsiz olup Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 14.12,2005 tarihli içtihadında da belirtildiği üzere şirket ortağının şirket aleyhine dava açma yetkisi bulunmakta olup kazanımların tamamı iade ile müeyyidelendirilmesi gerektiğini, şirket temsilcileri müvekkili davacıyı mahvına sebebiyet verecek şekilde zarara uğratmış, kar payı dağıtmamış ayrıca ortaklara ait olan kar payı ile başka hır şirket adına taşınmaz alımı sağlamış ve bu vesile ile davalılardan . lehine haksız kazanım sağladığını, şirket anasözleşmesinin 11....
Davalı şirket genel kurullarında alınan kar dağıtılmamasına ilişkin kararların , şirketin devamlı devamı ve gelişmesi için uygun ve yararlı olduğu yönündeki, davalı savunmaları yönünden mahkememizce bozma kararı doğrultusunda 2005-2006-2007 yılları arasındaki şirket kayıtlarının incelenmesi için, mahkememizce bilirkişi incelemesi ara kararı oluşturulmuştur. Ayrıca davacının kar payı alacak talebinde bulunmuş olduğu dikkate alınarak bu yönden de normal kar payı alacağının mevcut olup olmadığı ve talebin yerinde olup olmadığının tespiti bakımından bilirkişiden rapor alınmıştır. Mahkememiz tarafından alınan bilirkişi raporları davalı şirketin 2005-2006-2007 yılları yasal defter ve kayıtları incelenmiş mali tablolar üzerinde analizler yapılmış, davalı şirketin kurucu intifa senedi sahiplerine kar payı dağıtım yapılması yönünde herhangi bir engelin bulunmadığı, kar payı dağıtımı yapılsa dahi şirketin esas sermayesini koruyacağı ve ödeme kabiliyetine sahip olduğu tespit edilmiş ve ...'...
Mahkemece, davacının hisselerini devrederek pay sahipliği sıfatını yitirdiği, bu sıfatın yitirilmesi ile kâr payı hakkı gibi kâra bağlı hakların da yitirileceği, davacının ortak olduğu döneme ilişkin kâr payı talep etmesinin mümkün olduğu ancak T.T.K.'nun 469/2.maddesi hükmü uyarınca şirket genel kurulu tarafından kâr payı dağıtılmasına ilişkin karar alınmadığı, bu sebeple davacının dava tarihi itibariyle geçmişe dönük kâr payı talep etmesinin T.M.K.'nun 2. maddesine aykırılık teşkil edeceği, dosyaya yansıyan tanık beyanları ve ...'ın kaleme aldığı belge dikkate alındığında taraflar arasında davalı anonim ortaklık pay sahipliği sıfatının yanı sıra örtülü olarak kazanç paylaşımı ve ortaklık yapısına ilişkin bir anlaşmanın olabileceği ihtimâli düşünülse bile ...'...
Paz.A.Ş. ve ... aleyhine şirket ortaklığından kaynaklı kar payı istemi ile açtığı davada ,davacının hisselerini devrederek pay sahipliği sıfatını yitirdiği, bu sıfatın yitirilmesiyle kar payı hakkı gibi ortaklığa bağlı haklarında yitirildiği, davacının ortak olduğu döneme ilişkin kar payı talep etmesinin mümkün olduğu ancak TTK'nun 469/2 maddesi uyarınca şirket genel kurulu tarafından kar payı dağıtılmasına ilişkin karar alınmadığı, bu sebeple davacının dava tarihi itibariyle geçmişe dönük kar payı talep etmesinin Türk Medeni kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil edeceği kanaatiyle davanın reddine ilişkin kararın Yargıtay 11.Hukuk Dairesi tarafından onandığı, karar düzeltme isteminin reddi ile kararın kesinleştiği ,davanın dayanağı olarak ileri sürülen 01/09/1991 tarihli protokolün bir tarafında ......
Mahkemece " taraflar arasındakı 15.11.2017 tarihli ve altında T4 isimli davalının imzasının olduğu sözleşme niteliği itibarıyla sermaye-emek ilişkisine dayalı bir adi ortaklık sözleşmesi olduğu, T4 isimli kişinin şirket hissedarı, kurucusu, müdürü ve yetkili temsilcisi olduğu bu sebeple, sermaye - emek ilişkisine dayalı geçerli bir adi ortaklık kurulması hususunda bir engel bulunmadığı, davacının aylık 2.500,00 TL üzerinden oniki aylık süre için 30.000,00 TL kar payı tahakkuk edeceği, davalılar tarafından ödenen 9.500,00 TLnin düşülmesiyle istenebilecek olan kar payının 20.500,00 TL olacağı, bu alacağa 17.11.2018 ile 23.11.2018 tarihleri arasındaki yedi gün için 35,35 TL yasal faiz yürütülebileceği, davalılar borçlu lehine başlatılan takipte isabetsizlik görülmediği, davacının alacağının mevcut olduğu" gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir....