olduğunu, bunun yanında şirket müdürünün, şirkete ait malları kendi firmasına üretim yapmak için meccanen kullanması ve bir kira bedeli ödememesi, kendi firmasına bu şirketten üretim yapıp herhangi bir fatura kesmemesi, muhasebe kayıtları tutulurken ticari defterlerde halen müvekkilinin tek ortak gösterilmesi gibi diğer kötü yönetim hallerinin de olduğunu, bu nedenlerle davalı şirket müdürünün müdürlükten azlini ve davalı şirkete yönetim ve temsil kayyumu atanmasını talep ve dava etmiştir....
seni ve şirketi borç altında bırakacağım şeklinde beyanda bulunulduğunu belirterek, davalı şirket müdürünün azli ile şirkete kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı ...’in şirkete ait defterleri mahkemeye sunmadığı, ...’ın 82. maddesine uygun şekilde defterlerin zayi olduğu konusunda talepte bulunmadığı ayrıca davalı şirket müdürünün azli için haklı nedenlerin oluştuğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı ...’in şirket müdürlüğü görevinden azline karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Şirket müdürünün azli davalarında husumetin azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ayrıca limited şirketin dava edilmesi zorunlu değildir....
Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Şirket müdürünün azli davalarında husumetin azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ayrıca limited şirketin dava edilmesi zorunlu değildir. Bu durum karşısında, davalı şirket hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davalı şirket aleyhine hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21.HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/560 KARAR NO : 2023/67 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 20/01/2021 NUMARASI : 2020/42 ESAS 2021/81 KARAR DAVA KONUSU : Şirket Müdürünün Azli KARAR : Taraflar arasındaki şirket müdürünün azli istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Tilve Turizm Güzellik Kuaför Ve Sağlık Hizmetleri San. Tic....
Davacı tarafından dava dilekçesinde davalı şirket müdürünün özen yükümlülüğüne aykırı davrandığını belirtilmiş ise de, uzaklaştırma kararının dışında haklı sebep olarak ileri sürdüğü başka bir iddia bulunmadığı gibi, dava dilekçesinde davalının şirketi borçlandırdığı, şirket borçlarını ödemediğine yönelik herhangi bir iddia da ileri sürülmüş değildir. Hal böyle olunca, mahkemece davalı limited şirket müdürünün şirket müdürlüğünden azli için davacının haklı sebep belirtmediği, davalı şirket müdürünün azlini gerektirebilecek herhangi bir eyleminin bulunduğunun belirlenmediği, davacının haklı sebeplerin gerçekleştiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Öte yandan, davalı yan cevap dilekçesini ve tanık listesini yasal sürede dosyaya ibraz ettiğinden davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazları da dosya içeriğine uygun değildir....
Şirket müdürünün görevden alınması (azli) davasının, şirket müdürüne karşı açılması gerekli ve yeterli iken şirkete karşı açılması sebebiyle davalı şirket hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan dolayı usulden reddine karar verilmelidir. Birleşen dava yönünden ise: Dava, haklı nedenlerle şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Limited şirketin müdürü olan davalının azli istemli olarak açılan işbu davada husumetin, idare ve temsil yetkisinin kaldırılması istenen ortağa yöneltilmiştir. Talep, hukukî niteliği itibariyle TTK'nın 630. maddesine dayanmaktadır. TTK'nın 630. maddesinde: "(1) Genel kurul, müdürü veya müdürleri görevden alabilir, yönetim hakkını ve temsil yetkisini sınırlayabilir. (2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir....
Uyuşmazlık, davalı şirkette pay sahibi ve şirket müdürü diğer davalının şirketi kötü yönetip yönetmediği, şirketin şirkette pay sahibi olmayan kişiler tarafından işgal edilip edilmediği, davacının şirket kârından faydalanamaması ve şirket atölyesine girişinin engellenmesinin, davalının tutuklu olmasının azil için haklı neden oluşturup oluşturmadığı, TTK 630. maddesi kapsamında şirket müdürünün azli ve şirkete kayyım tayini için gereken koşulların oluşup oluşmadığı konularından ibarettir....
DAVA : Ticari Şirkette Şirket Müdürünün Azli Ve Özel Denetçi Tayini DAVA TARİHİ : 14/06/2019 KARAR TARİHİ : 08/09/2021 G. K.YAZILDIĞI TARİH : 08/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirkette Şirket Müdürünün Azli Ve Özel Denetçi Tayini davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : 1.Davacı vekili iddiasında özetle; Müvekkilinin, davalı şirketin %25 hissesine sahip olduğunu, diğer davalının ise davalı şirketin %75 hisseye sahip ortağı ve şirket müdürü olduğunu, müvekkilinin 30/03/2019 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında davalı şirkete özel denetçi atanması talebinin reddedildiğini, davalı ...'...
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Asıl dava; limited şirket müdürünün haklı nedenle azli ile şirket müdürünün şirkete verdiği zararın tazmini, birleşen dava, limited şirket müdürünün şirkete verdiği zararın tazmini istemine ilişkindir. Asıl ve birleşen davada davalı tarafından istinaf başvuru dilekçesi ile birlikte nispi istinaf karar harçları ve istinaf kanun yoluna başvurma harçları yatırılmayarak, istinaf dilekçesinde adli yardım talep edilmiştir. Dairemizin 23/05/2022 tarih ve 2022/741 Esas sayılı ara kararı ile HMK'nun 334. maddesi gereği asıl ve birleşen davada davalının adli yardım talebi reddedilmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı tarafından Dairemiz ret kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurulmamış olup, adli yardım talebinin reddi kararı kesinleşmiştir....