Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanması zorunludur.İİK.nın 169/a-1 maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; HMK.'...

Borçlu vekilinin istinaf başvurusu ön inceleme duruşması sonunda tahkikat aşamasına geçilmeden karar verilmesinin usule aykırı olduğu, ilk celsede sundukları mazeretin kabul edilmeyerek savunma haklarının kısıtlandığı, cevap dilekçesi sunmamaları nedeniyle vakıaların tamamının inkar edilmiş kabul edilmesi gerektiği, itiraz dilekçesinde bildirdikleri hususlar nedeniyle (yetki, alacağın sebebinin gösterilmemesi, alacağın belirsiz olması, iştirak nafakasının çocuğun reşit olması ile sona erdiği, borca ve ferilerine itiraz) kararın kaldırılmasını istemiştir. Tedbir nafakası ara kararı, ilam olmadığı gibi, İİK'nun 38. maddesi kapsamında ilam niteliğinde belge de sayılamaz. Bu nedenle de İİK'nun 34. maddesi hükmü, somut olayda uygulanamaz. Mahkemece tedbir nafakasına hükmedilmiş olup, iştirak nafakası değildir. Bu yönüyle borca itiraz yerinde değildir....

Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre ve özellikle Dairenin 20.6.2017 tarih, 2016/17683 Esas ve 2017/9646 Karar sayılı önceki bozma ilamında da belirtildiği üzere, senet üzerinden anlaşılmayıp ayrı bir sözleşmeye dayalı teminat iddiaları borca itiraz kapsamında olup İİK’nin 170/a maddesi kapsamında değerlendirilemez. Borçlunun bu haliyle icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, bu itirazın kabulü halinde aynı Kanunun 169/a-5. maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, başvurunun İİK'nin 170/a maddesi kapsamında şikayet olarak vasıflandırılarak takibin iptali yönünde hüküm tesisi doğru değil ise de alacaklı temyiz dilekçesinde bu hususu temyiz konusu yapmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçluların yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca itiraz ettikleri, senedin sonradan doldurulduğunu, borca ilişkin ödemelerin yapıldığına ilişkin belge sundukları görülmüş, mahkemece, davanın iddiaların ispatlanamadığından bahisle reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

      Davacı vekili dava dilekçesinde imzaya itiraz ile birlikte borca itiraz ettiklerini de belirtmiş olduğu halde, ilk derece mahkemesi tarafından sadece imzaya itiraz yönünden değerlendirme yapıldığı, borca itiraz yönünden değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bu hususta bir değerlendirme yapılmamış olması, olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi HMK.'nun 297/2. maddesinin açık hükmüne aykırıdır. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; yukarında belirtilen sebeplerle yargılama işlemlerinin eksik bırakıldığı anlaşıldığından, davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Kayseri 4....

      İcra Müdürlüğü aracılığıyla gönderilen 12.5.2015 tarih ve 2015/516 Muh. sayılı borca itiraz dilekçesinin dosyaya konulduğu belirtilerek itirazın süresinde olması nedeniyle takip durdurulmuş ise de; itiraz dilekçesinin, UYAP sistemine 12.5.2015 tarihinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süreden sonra kaydedildiği ve takip dosyasında bulunan vekalet harcı makbuzunun üzerinde de şikayete konu takip dosyasına ilişkin olduğuna yönelik bir dosya numarası bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, mevcut dosya kapsamına göre, itiraz dilekçesinin üzerinde yazılı tarihin mahkeme kararındaki gerekçelerle itiraz tarihi olarak kabulü münkün değildir. O halde, borçlunun borca itiraz dilekçesi muhabere yolu ile ilgili icra dairesine gönderildiğinden, mahkemece ......

        Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine, 10/08/2018 düzenleme, 15/09/2018 vade tarihli, 55.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmış, davacıya 18/03/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, 06/05/2019 tarihinde açılan dava ile tebligat tarihinin 30/04/2019 tarihi olarak düzeltilmesi ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmesi istenilmiş, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, tebligat tarihinin düzeltilmesine yönelik bir istinaf talebi bulunmamaktadır. Düzeltilen tebliğ tarihine göre borca itiraz süresindedir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2020 NUMARASI : 2019/549 ESAS - 2020/430 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul 27.İcra Müdürlüğünün 2019/25681 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, Büyükçekmece İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, takibe konu senedin Ali Osman Vural tarafından müvekkiline zorla imzalatıldığını, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

        icra dairesinde başlatılan takibin iptaline, borca, faize ve borcun sair ferilerine itiraz hakkının saklı tutulmasına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ve %10 para cezasına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

        Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu takibin 10/03/2020 tarihinde başlatıldığını, müvekkilince açılan mirasın hükmen reddi davasının açılış tarihinin ise 05/01/2022 olduğunu, gerek söz konusu icra takibi gerekse açılan mirasın hükmen reddi davasına ilişkin dosya bilgileri mahkeme ile paylaşılmışsa da mahkeme tarafından dava ve icra takip tarihleri dikkate alınmadan eksik inceleme yapılarak, borca batık olma durumu söz konusu somut olayda borca itiraz olarak değerledirilerek süresinde itirazlarının sunulmadığı gerekçesi ile hukuka aykırı olarak şikayetin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929 Karar sayılı ilamında; borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde yapılması gerektiği kabul edilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu