İcra Müdürlüğünün 2022/30985 Esas sayılı dosyasında başlatılan takiple ilgili olarak talimat icra müdürlüğünce yapılan haciz yönünden 3.kişinin istihkak iddiasında bulunması üzerine icra müdürlüğünce istihkak iddiasının İİK 99.madde kapsamında değerlendirilerek alacaklı tarafa dava açmak için süre verildiği, bu karara karşı alacaklı tarafın şikayet yoluna başvurduğu, haciz sırasında borçlunun hazır olmadığı, ödeme emrinin bu adreste borçluya tebliğ edilmediği, alacaklı tarafın iddialarının ancak açılacak istihkak davasında değerlendirilebileceği bu nedenle İİK 99.maddenin uygulanmasına yönelik kararda yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bu hali ile talep İİK'nun 96 ve devamı maddelerine göre açılmış istihkak davası niteliğinde olup, icra mahkemesine şikayet olarak başvurulması, 6100 sayılı HMK'nun 33. maddesinde yer alan hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu kuralı karşısında sonuca etkili değildir....
HUMK.nun 76. maddesinin kapsadığı bu ilke ışığında uyuşmazlığın 3.kişinin istihkak davasına ilişkin olduğunun kabulü ile İİK.nun 97/11. maddesi hükmünce genel hükümler ve basit yargılama usulü uygulanarak başvurma harcı ve takip konusu alacak üzerinden peşin nisbi ilam harcı alınarak duruşma açılması tarafların delilleri toplanarak oluşarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davanın şikayet olarak nitelendirilmesi suretiyle yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 7.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUMK.nun 76. maddesinin kapsadığı bu ilke ışığında uyuşmazlığın 3.kişinin istihkak davasına ilişkin olduğunun kabulü ile İİK.nun 97/11. maddesi hükmünce genel hükümler ve basit yargılama usulü uygulanarak başvurma harcı ve takip konusu alacak üzerinden peşin nisbi ilam harcı alınarak duruşma açılması tarafların delilleri toplanarak oluşarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davanın şikayet olarak nitelendirilmesi suretiyle yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 7.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Her ne kadar dava dilekçesinde haciz ve muhafaza işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek memur işlemini de şikayet etmiş ise de dilekçedeki açıklamalar dikkate alındığında talebin ve uyuşmazlığın istihkak davasına ilişkin olduğu açıktır. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi hakime aittir. Bir uyuşmazlıkta maddi olayın yanlış nitelendirilmesi hakimi bağlamaz. 6100 Sayılı HMK'nin geçici 3/2 maddesi dalaletiyle 1086 Sayılı HUMK'nin 76.maddesinin kapsadığı bu ilke ışığında uyuşmazlığın 3.kişinin istihkak davasına ilişkin olduğunun kabulü ile İİK'nin 97/11.maddesi hükmünce genel hükümler ve basit yargılama usulü uygulanarak başvurma harcı ve takip konusu alacak ile mahcuz malın değerinden hangisi az ise o değer üzerinden peşin nisbi ilam harcı alınarak duruşma açılması, tarafların delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....
Her ne kadar dava dilekçesinde icra memuru işleminin de iptalini istemişse de dilekçedeki açıklamalar karşısında uyuşmazlığın İİK.nun 96. vd maddelerine dayanan istihkak davasına ilişkin olduğu açıktır. İstihkak davalarına İİK.nun 97/11 maddesi hükmünce genel hükümler dairesinde ve basit yargılama usulüne göre bakılır. Bu nedenle başvurma harcı ve takip konusu alacak ile mahcuz malın değerinden hangisi az ise o değer üzerinden peşin nisbi ilam harcı alınarak duruşma açılması, taraflara duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ olunarak gösterecekleri delillerin toplanması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken davanın şikayet olarak nitelendirilmesi suretiyle yanılgıya düşülerek dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....
Bu hali ile talep İİK'nun 96 ve devamı maddelerine göre açılmış istihkak davası niteliğinde olup, icra mahkemesine şikayet olarak başvurulması, 6100 sayılı HMK'nun 33. maddesinde yer alan hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu kuralı karşısında sonuca etkili değildir. O halde; mahkemece, başvuru istihkak davası olarak vasıflandırılıp, varsa harç eksikliği giderildikten ve taraf teşkili sağlandıktan sonra, tarafların iddia ve delilleri toplanarak çekişmenin istihkak prosedürüne göre çözümlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, istemin şikayet olarak nitelendirilip, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sokak No:2 Karatay/Konya" adresinde İİK'nun 96, 97. maddeleri gereğince haciz yapılmış, istihkak iddia eden 3. kişi haczin İİK'nun 99. maddesine göre yapılması gerektiğinden bahisle şikayet davası açmıştır. İstihkak iddiası ile ilgili takip borçlusu Mehmet Ali Öz'ün dosya kapsamında her hangi bir beyanı bulunmadığından istihkak iddiasına karşı tavrı belli değildir. İcra memur muamelesini şikayet, Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmayıp İİK'nun 16. maddesi kapsamında "şikayet" niteliğindedir. Yargılama yaparken aynı Kanunun 18. maddesi hükümlerinin göz önüne alınması gerekir. Hasım yanlış gösterilse veya hiç gösterilmese bile dava reddedilmeyip doğru hasım davaya dahil edilip tebligat yapılmak suretiyle yargılamaya devam edilmesi gerekir. Şikayete konu haciz işlemi sırasında borçlu hazır değildir. Üçüncü kişi T1 vekili Av. T2 istihkak iddiasında bulunmuştur....
İstinaf Yoluna Başvuran İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri İcra memur muamelesine şikayet ve istihkak davası olarak terditli dava açıldığını mahkemece istihkak davası ile ilgili karar verilmediğini beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu haciz borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adresten farklı bir adreste borçlu şirketin eski şube adresinde yapıldığı, borçlu şirket yetkililerinin haciz mahallinde hazır olmadığı, istihkak iddia eden 3. kişi şirketin ticaret sicili adresinin Ümraniye/İstanbul olduğu, haciz tutanağı içeriğine göre, haciz sırasında adresin borçluya ait olduğuna dair kapalı olan bir oda çilingir marifetiyle açılıp, borçluya ait yüze yakın klasör, ......
tarafından haciz baskısı altında olduğunu belirterek, tüm dava ve şikayet hakkı saklı tutularak, açılacak olan istihkak davası sonuçlanıncaya kadar paranın alacaklıya ödenmemesi ihtirazı kaydıyla 22.789,00 TL ödeme yapıldığı görülmüştür. 06.01.2020 tarihli hacizden önce, 11.06.2018 tarihindeki hacizde istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişinin istihkak iddiası hakkında İcra Mahkemesince üçüncü kişiye 7 gün içerisinde istihkak davası açmakta muhtariyetine karar verdiği ancak bu kararın üçüncü kişi şirkete tebliğ edilmediği anlaşıldığından, üçüncü kişi şirket bakımından dava açma süresi henüz başlamadığı, haciz esnasında üçüncü kişinin haciz baskısı altında ve muhafaza işleminin yapılmasını önlemek amacıyla ihtirazı kayıtla dava açma hakkını saklı tutarak, istihkak iddiasında bulunarak ve yaptığı ödemenin alacaklıya ödenmemesi belirterek icra dosyasına ödemede bulunduğu, bu nedenle iradi bir borç ödemesinden bahsedilemeyeceği ve alacaklıya ödenemeyeceği, istihkak iddiasının yatırılan paraya...