GEREKÇE: Dava İİK'nun 170. maddeleri uyarınca uyarınca açılmış kambiyo takibinde imzaya itiraz ve 16, 21 vd. maddeleri uyarınca açılmış ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemine yöneliktir. Dava dilekçesinde açıkça takibe dayanak senetteki imzaya itiraz edilmiş olup, daha sonra yargılama aşamasında ve istinaf başvuru dilekçesinde davacının borca itiraz ile ilgili ileri sürdüğü hususların dar yetkili icra hukuk mahkemesinde değerlendirilmesi usulen mümkün değildir. Yine imzaya itiraz yönünden hükme esas alınan bilirkişi raporu denetime elverişli ve yeterlidir. Kaldı ki davacı da duruşmada alınan beyanında imzasını ikrar etmiştir. Bu itibarla dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine gerek yoktur. Davacının buna ilişkin istinaf nedenleri de yerinde görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun sair şikayet ve itirazlarının yanısıra imzaya itiraz ederek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin borçlu yönünden durdurulmasına karar verildiği, mahkeme kararının alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine başvusunda, sair itirazlarının yanı sıra alacaklının düzenleyene protesto evrakı göndermediğinden yetkili hamil olmadığını ileri sürdüğü ve ayrıca borca ve bonodaki imzaya itiraz ettiği, mahkemece, yapılan inceleme sonunda davanın reddi ile takip durdurulduğundan alacaklı lehine takip miktarının %20'si oranında tazminata hükmedildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, imzaya, borca ve faize itiraz ettiği, daha sonra 2.12.2014 tarihinde icra mahkemesine verdiği dilekçede ödeme emrinde yabancı para alacağının Türk parası karşılığının yazılı olmadığını ve ödeme emrinin iptali gerektiğini belirttiği, icra mahkemesinin imzaya itirazın reddine faize itirazın ise kısmen kabulüne karar verdiği görülmektedir....
nin imza ve borca itirazlarını bildirerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabul edilerek takibin durdurulmasına ve tazminat ile para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince, icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen dikkate alır. Somut olayda, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin dayanağı olan senette, lehtarın ... olmasına rağmen ... olarak yazıldığı tüzel kişiliğinin senette gösterilmediği, bu sebeple senedin kambiyo senedi vasfında olmadığı anlaşılmaktadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın süresinde yapılmadığını, müvekkilinin meşru hamil ve iyi niyetli 3.kişi olduğunu, müvekkilinin bonolardaki imzanın keşideciye ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını belirterek borçlunun şikayet ve itirazlarının reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Somut olayda, kambiyo senetlerine özgü takip yolunda imzaya itiraz isteminden doğan uyuşmazlıkta, çekişme takibe konu edilen kambiyo senedindeki imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığı ve varılacak sonuca göre de itirazın kabulünün gerekip gerekmediği noktasında toplanmakta olup, tarafların aşamalardaki anlatımlarının, dayandığı hukuksal neden ve kanıtların yapılan aleni yargılamada tartışılıp değerlendirilmesi sonucunda; İstanbul 26....
Tarafından Konya .....Asliye Ticaret Mahkemesi .....Esas ile imzaya itiraz ile Menfi Tespit davası açıldığını, Davada, imzaya itiraz ile menfi tespit talebinde bulunulduğu gibi,hatta davacıya çekin imzasız ve yazısız olarak teminat çeki olmak üzere verildiğinin iddia edildiğini, yine, birlikte müvekkiline verilen diğer çek hakkında Konya .....İcra Ceza Mahkemesi .....Esas .....K.sayılı (Ek-2) çek şikayet davalarının ise;eldeki dava gibi, Mahkememizde bulunan .....Esas dosyasından verilen çek ödeme yasağı bulunduğu gerekçesi ile reddedildiğini, davaya konu çek hakkında da, yaptıkları şikayet olan Konya .....İcra Ceza Mahkemesi .....Esas (Ek-3) dosyasında da aynı şekilde karar verilmesi kuvvetle muhtemel olduğunu, keşideci ile anlaşmalı olan davacının, eldeki davayı açtırarak, Mahkememizi aracı kılarak çek hakkında ödeme yasağı kararı aldırdığını, buna dayanarak yapılan çek şikayet davası da bu sayede diğer çek-dosyasında olduğu gibi beraatle sonuçlanacağını, haksız tedbir talebi ile, alacaklarına...
Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu tarafından; kira sözleşmesi olarak sunulan sözleşme fotokopi sayfasında herhangi bir imza olmadığı, fotokopi belgede kiranın 20.000 TL olduğu diğer sayfalarda ise imza olmasına rağmen kira bedeline ilişkin hiçbir hüküm olmadığı, şayet alacaklı, sözleşmeyi bu haliyle takibe dayanak yapmış ise takipte asıl kira alacağını 31.600 TL olarak hesaplanmasının hatalı olduğu, kira bedeli tespitine ilişkin derdest davanın mevcut olduğu, bu nedenle borca faize ve ferilerine itiraz ettiklerini belirtilerek takibe süresi içinde itiraz edilmiştir. Davalı, kira sözleşmesinin ilk sayfasında imza olmadığını belirtmiş sonraki sayfalardaki imzaya itiraz etmemiş olduğundan, takibe konu kira bedeline ve kiracılık ilişkisine açıkça itiraz etmediğinden takipteki kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir. Sözleşmenin 6. maddesinde kira bedellerinin artırılacağının belirtildiği ve artışların bu maddeye uygun olarak yapıldığı görülmektedir....
İlk derece mahkemesince 2019/177 Esas sayılı dosyadan imza itirazının kabulüne karar verilmesi üzerine dairemizin 2019/2876 Esas, 2020/689 Karar sayılı kararı ile davanın imzaya itiraz olmayıp, borçlunun başvurusunun borca itiraz ve İİK'nun 170/a maddesi kapsamında kambiyo hukukuna ilişkin şikayet olduğu halde imzaya itiraz olarak değerlendirilmesi, ayrıca diğer şirket yetkilisinin imza incelemesi yapılmadan karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2019/822 ESAS, 2021/102 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil hakkında İstanbul 4. İcra müdürlüğünün 2019/42932 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, müvekkili şirketin tek yetkilisinin Onur Yaylacı olduğunu, takip konusu çekteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....