Takipte alacak kalemlerinin tek tek gösterilmesi ve faiz talebinin de yine ilama uygun olarak istenilmesi gerekir. Somut olayda borçlu, ilama aykırı olarak fahiş faiz talebinde bulunulduğu hususunuda şikayet konusu yapmıştır. Mahkemece şikayetin esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken faiz şikayeti yönünden de süre aşımı nedeniyle şikayetin reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ... A R A R Borçlu vekili,10.09.2014 tarihli muhtırada, faiz miktarının %9 yerine %16,80 olarak hesaplandığını, bakiye borcun 79.216,88 TL olduğunun bildirildiğini, bu miktarın içinde icra vekalet ücretinin de olduğunu, yasal faizin %9'u aşacak şekilde hesaplanmasının hukuka aykırılık oluşturduğunu, ilama aykırı olarak faiz isteminde bulunulduğunu belirterek icra emrinin iptalini talep etmiştir....
Mahkemenin ilama aykırılık şikayetine ilişkin usulden ret kararına gerekçe yaptığı aynı mahkemenin 2011/355 Esas ve 2012/3 sayılı Kararı incelendiğinde ise, başvurunun alacağın ilama aykırı olarak fazla hesaplandığı gerekçesiyle icra müdürlüğünce yapılan hesap tablosuna ve buna göre yazılan haciz müzekkeresine karşı şikayet olduğu ve icra müdürlüğünce yapılan hesaplama ile haciz müzekkeresindeki fazlalığın iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Anılan hüküm iş bu dosyadaki icra emrinin ilama aykırı olduğu hususundaki şikayete mükerrerlik teşkil etmez....
Şikayet ilama aykırılık iddiası da içermediğinden süresiz şikayet konusu da edilemez. O halde şikayetin süreden reddi gerekirken işin esası incelenerek karar verilmesi doğru değil ise de, istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının İİK.nun 360. ve HUMK.nun 432.maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.12.2010 tarihli, 2006/49-2010/557 Sayılı ilamında eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ve eksik işlerin aynen ifasına karar verildiğine göre ayıplı ve eksik işler bedelinin tespit edilerek bu bedelin borçlulardan istenilmesine yönelik şikayet mahiyeti itibariyle ilama aykırılık iddiasına dayanmaktadır. İlama aykırılık nedeniyle yapılan şikayetler süreye tabi olmadığından şikayetin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde süre aşımından reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlunun icra mahkemesine yukarıda belirtilen başvurusu ilama aykırılık şikayeti niteliğinde değildir. Şikayet İİK.nun 16/1 maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süreden sonra 17.11.2014 tarihinde yapılmıştır. Şikayetin süresinde olmadığı görülmekle süreden reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı gerekçe ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 20.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 Tarih, 2000/12-1002 E). Somut olayda takibe dayanak yapılan Çanakkale Sulh Hukuk Mahkemesi 11.06.2008 tarih 2007/71 Esas, 2008/585 Karar sayılı kararında “… aylık kira bedelinin 13.5000,00 YTL olarak tespitine” karar verilmiş, likit bir miktarın ödenmesi yönünde eda hükmü oluşturulmamıştır. Bu durumda ilamın kesinleşmesi halinde yargılama giderleri ve vekalet ücreti kalemlerin istenebilmesi dışında icra yolu ile infazı da mümkün değildir. İstem ilama aykırılığı içermekte ve ilama aykırılık şikayeti kamu düzenine ilişkin olduğundan İİK.nun 16/2. maddesi kapsamında değerlendirilip şikayetin esası incelenerek karar verilmesi yerine şikayetin süreden reddi isabetsizdir....
Şikayet olunan ... ise 21.04.2009 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatmış ve borçluya ait taşınmaz 28.04.2009 tarihinde haczolunmuştur. Şikayetçinin ayakta olan haczi ise 29.04.2010 tarihlidir. Borçluya ait taşınmaz, şikayet olunanın dosyasından 04.03.2011 tarihinde satılmış ve aynı dosyada düzenlenen 01.04.2011 tarihli derece kararı ile satış bedeli paylaştırılmıştır. Satış bedeli, kesin haciz tarihi daha önce olduğu için ilk sırada yer verilen şikayet olunan alacaklının alacağını karşılamaya yetmediğinden, şikayetçinin alacağı için pay ayrılmamıştır. Ancak, İİK'nun 100.maddesinin ilk fıkrasının 1. bendine göre, ilk haciz ilamsız takibe müstenitse takip tarihinden önce açılmış bir dava üzerine alınan ilama dayanan alacaklı hacze iştirak edebilir. Şikayet olunanın alacağı ilama dayalı değildir. Şikayetçinin takibi ise, şikayet olunanın takibinden önce açılan dava sonucu alınmış ilama dayanmaktadır....
Borçluya gönderilen icra emri, kanuna ve özellikle ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK'nun 41, 16. maddeleri). İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir (HGK 8.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E., 1997/776 K. sayılı kararı). Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 tarih, 2000/12-1002 E). Borçlu idarenin takibe konu ilamda bir başka davalının yazılı olduğu şikayeti ilama aykırılık şikayeti olup bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlama uygun şekilde takip yaptıklarını ve icra emrinin hazırlandığını söyleyerek, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ederek istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir (HGK 8.10.1997 tarih ve 1997/12- 517 E., 1997/776 K. sayılı kararı). Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir. İlama aykırılık şikayetinde mahkemece izlenecek yol, takip talebi ve icra emrindeki ilama aykırı olduğu ileri sürülen asıl alacak, faiz miktarı ve faiz oranının ilama aykırı olup olmadığını denetlemek ve ilama aykırılığın saptanması halinde icra emrini ilama uygun olarak düzeltmekten ibarettir....