Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca İİK m.99 hükmüne dayalı olarak şikayet ve terditli olarak İstihkak davası açıldığını ancak İİK m.99 hükmüne dayalı olarak şikayet taleplerinin, gerek yargılama sürecinde, gerekse verilen kararda hiçbir zaman göz önüne alınmadığını, ilk derece mahkemesince yapılan bu usul hatasının, dosya hakkında hukuka ve kanuna aykırı bir karar verilmesine sebebiyet verdiğini, mahkemece verilen karara ilişkin gerekçenin hukuki olmayıp somut gerçeğe de aykırılıklar içerdiğini, müvekkilinin çocukluktan beri öğrendiği bir mesleğe geçiş yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olmadığını, ayrıca haciz yapılan adresin, ne takip borçlusuna ödeme emrinin tebliğ edildiği adres, ne de borçlunun herhangi bir dönem ticari faaliyette bulunduğu adres olmayıp, haciz yapıldığı sırada da borçlu söz konusu adreste bulunmadığı gibi yapılan evrak araştırmasında adresin borçluya ait olduğunu gösteren hiçbir delil ve belgeye rastlanılmadığını açıklanan nedenler ile...

Ayrıca İİK'nun bazı maddelerinde (m.134/4, m.97/5, m.36/5, m.128/a-son gibi) istinaf yoluna başvurulamayacak icra mahkemesi kararları sayılmıştır. İstinafa konu uyuşmazlık, satış talebinin reddine ilişkin şikayet olması nedeniyle istinaf yoluna başvurulamayacak, dolayısı ile kesin kararlardan olduğundan istinaf talebinin usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Mahkeme kararının nitelik itibariyle kesin olması nedeniyle (İİK. 363. maddesi gereğince) istinaf talebinin USULDEN REDDİNE, 2- a-)Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 108,80 TL'den mahsubuna, bakiye 49,50 TL'nin talep halinde davacıya iadesine, b)İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına; Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda İİK.'nun 365/3. maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi....

İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; Seferihisar İcra Müdürlüğünün 2020/116 Talimat sayılı dosyasında 12/08/2020 tarihli haciz sırasında 3.şahsın istihkak iddiasında bulunduğunu, istihkak iddiasını kabul etmediklerini, icra müdürlüğünce 18/08/2020 tarihli karar ile İİK 99.madde gereğince dava açmak üzere kendilerine süre verdiğini bu kararın yasaya aykırı olduğunu, İİK 97.madde gereğince uygulama yapılması, 3.şahsa dava açmak için süre verilmesi gerektiğini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise davanın İİK 99.madde uyarınca istihkak davası olarak devamı ile haczedilen malların borçluya ait olduğunun kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı 3....

İcra Müdürlüğü'nün 25.01.2021 tarihli karar tensip tutanağı ile İİK'nun 97. maddesine göre istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere dosyanın İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, İstanbul 21. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 15.03.2021 tarih 2021/55 Esas, 2021/185 Karar sayılı kararı ile İİK'nın 99. maddesi uyarınca işlem yapılması için dosyanın icra müdürlüğüne iadesine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK.'nun 16. maddesine göre “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.” Somut olayda, İstanbul 37. İcra Müdürlüğü'nün 25.01.2021 tarihli kararıyla İİK 97....

nin Ticaret Sicil Gazetesi'nde de yer alan adresine hacze gelindiğini, haciz mahallinde alacaklı tarafça hiçbir evrak araştırması talep edilmemiş olmasına rağmen taraflarınca hacze gelinen mahallin 3.şahıs şirkete ait olduğunu gösterir vergi levhası, kira kontratı ve imza sirkülerinin dosya kapsamına sunulduğunu, bunun akabinde 28.11.2021 tarihli dilekçeleri ile Bakırköy 4.İcra Müdürlüğü'nden İİK 99.Maddesi uyarınca alacaklı vekiline istihkak davası açmak üzere süre verilmesinin talep edildiğini, ancak müdürlükçe İİK 97.madde gereğince karar verildiğini, icra müdürlüğünün İİK m.97 gereği verilen kararın gerekçesi bulunmadığını, müdürlükçe bu karara gerekçe gösterilebilecek herhangi bir belgenin de alacaklı tarafça dosyaya sunulmadığını, istihkak iddia eden davacı şirket ve borçlu yahut borçlular ile herhangi bir fiili yahut organik bağı bulunmadığını ,haczedilen malların tamamının davacı şirkete ait olduğunu ileri sürerek İİK m.97 gereğince verilen kararın kaldırılmasına, İİK m.99...

İcra Müdürlüğünün 2019/7703 sayılı dosyası kapsamında borçlu bulunan T5 yönelik "İnönü Mah. 1405 sokak 10- 12 33130 Yenişehir/MERSİN" adresinde yapılan ihtiyati haciz işlemi esnasında haciz memuru tarafından İİK mad.96 ve mad.97 gereği usul ve yasaya aykırı olarak ihtiyati haciz işlemi gerçekleştirildiğini, usul ve yasaya aykırı olarak icra memurunca gerçekleştirilen 18.06.2019 tarihli ihtiyati haciz işleminin iptaline, mahkeme aksi kanaatte ise şikayete konu ihtiyati haciz işleminin İİK. mad. 99 a göre yapılmış sayılmasına karar verilmesi talep etmiştir....

Şahıs firmanın yetkilisinin borçlu firmanın eski ortağı olduğu, mahcuzların mülkiyetini kanıtlamaya yönelik herhangi bir evrakında ibraz edilmediği, haciz işlemi borçlunun faaliyet adresinde gerçekleştiğinden burada uygulanması gereken İİK. 97. maddesi olduğu, yukarıda yaptığımız açıklamalar ve söz konusu belgeler göz önüne alındığında dosya borçlusu ile 3.kişi birlikte hareket ederek, borçlu aleyhindeki icra takiplerinden kurtulmak ve alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kötü niyetli ve muvazaalı olarak istihkak iddiasında bulunulduğundan yapılan haczin icra memuru tarafından haciz mahalinde İİK 99. maddesi kapsamında değerlendirilerek istihkak davası açmak üzere tarafımıza süre verilmesi yönündeki işlemi açıkça usul ve yasaya aykırı olup; kararın kaldırılması için işbu şikayet davasını ikame edilmekle, İcra Müdürlüğünün yasaya aykırı olarak eksik ve yanlış incelemeye dayalı verdiği 18/10/2022 tarihli memuriyet işleminin kaldırılmasını ve olaya İİK 97. madde hükümlerinin uygulanmasını,...

ın borçlu şirketin eski yetkilisi ve ortağı olup, borcun doğumundan sonra ve icra takibinden 6 ay önce alacaklıdan mal kaçırmak kastıyla ortaklıktan ayrıldığını, her iki şirketin faaliyetleri aynı olup, birlikte hareket ettiklerini, haciz uygulanan adresin borçluya ait işyeri olduğunu, mülkiyet karinesi borçlu ve dolayısıyla alacaklı lehine olup, haczin İİK'nun 97. maddesi gereğince yapılmış sayılması gerekirken İİK'nun 99. maddesi gereğince istihkak davası açma yükümlülüğünün müvekkiline verilmesinin usulsüz olduğunu belirterek, İcra Müdürlüğünün İİK 99. maddesi uyarınca istihkak davası açmak üzere süre verilmesine ilişkin 07.04.2014 tarihli kararının kaldırılmasına, aksi taktirde şikayetin istihkak davası olarak incelenerek istihkak davalarının kabulü ile hacizli mahcuzların borçluya ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı 3. kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, istihkak iddiası üzerine İİK'nın 99. maddesi prosedürü işletilmesine rağmen alacaklının aynı adrese haciz yapılması talebinin kabulüne dair icra memur muamelesini şikayet olup, 16.06.2021 tarihli icra memur kararının iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK'nın 97 ve 99. maddeleri 3....

      Somut olayda, yukarıda da açıklandığı üzere, davacı alacaklının talebi 27.07.2020 tarihli haciz işleminin İİK.97 maddesi gereğince yapılmış sayılmasına, takibin devamına karar verilmesine ilişkin olup, içerik olarak İİK. 97, 99 maddelerinin uygulanmasına dair şikayet niteliğinde olduğundan mahkemece talep dışına çıkılarak, talebin istihkak davası olarak nitelendirilmesi ve nisbi harç yatırılmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, kaldırma kararı doğrultusunda hüküm kurulmak üzere dosyanın HMK.353/1- a6 maddesi gereğince mahkemesine geri gönderilmesini karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, BAKIRKÖY 2....

      UYAP Entegrasyonu