Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkeme kararının alacaklı tarafından temyizine ilişkin 14.03.2016 havale tarihli dilekçenin incelenmesinde, “temyiz nedenlerimiz” başlıklı bölümde, ihtiyati haciz kararının ve takip talebinin, Uyap kayıtlarında iflas erteleme davası sırasında verilen tedbir kararınından önce olması nedeni ile şikayetin kabulüne dair kararın bozulmasının talep edildiği; ancak “sonuç ve istem” başlıklı bölümde “icranın geri bırakılması talebimizin kabulü ile; Yukarıda arz ve izah edilen ve Yüksek mahkemece re’sen gözönüne bulundurulacak sair nedenlerle Yerel Mahkeme kararının bozulmasına” şeklinde talepte bulunulmuş ise de, dilekçe içeriğinden şikayetin kabulü ve icranın geri bırakılmasına ilişkin mahkeme kararının, cevap dilekçesi ve açıklamalar doğrultusunda temyiz edildiği, “icranın geri bırakılması” isteminin maddi hataya ilişkin olduğu kabul edilmiştir. Somut olayda; ... ....

    Davalı vekili, davacının çeke dayalı olarak açmış olduğu kambiyo takibinde, takibin davacının iki kere ayrı ayrı 6 aylık süre boyunca icra dosyasında işlem yapmamış olması nedeniyle zamanaşımına uğradığını, icranın geri bırakılmasının istenildiği, davanın kabulüne karar verilerek çekin zamanaşımına uğradığına ve icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, söz konusu kararın kesinleştiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

      Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibin kesinleşmesinden sonra borçlu, zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemiyle icra mahkemesine başvurmuş mahkemece; istem süreden reddedilmiştir. Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK'nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tâbi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayet, İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince bir süreye tabi olmayıp, iddianın yerinde olduğunun belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekir....

      İcra ve iflas kanunun icranın geri bırakılması ile ilgili 36. maddesi hükmü saklıdır. Nafaka kararlarında icranın geri bırakılmasına karar verilemez. Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez. 6100 sayılı HMK.'nun 367. maddesi göre temyiz, kararın icrasını durdurmaz. İcra ve iflas kanunun icranın geri bırakılması ile ilgili 36. Maddesi hükmü saklıdır. Nafaka kararlarında icranın geri bırakılmasına karar verilemez. Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez. Somut olayda; takip dayanağı ilamın, 4721 sayılı TMK 'nun 197. maddesine dayalı olarak açılmış tedbir nafakası verilmesi istemine ilişkin davada verilmiş ilam olup infaz edilebilmesi için kesinleşmesinin gerekmediği anlaşılmıştır....

      İcra Mahkemesi'nce yapılan şikayet kabul edilmiş kabul kararı olayda yukarda yazılı İİK'nun 40/2. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken ilamlı takip yapılamayacağından yerindedir. Ancak, bu durumda takibin iptali kararı verilmesi yerine başvurunun İİK'nun 33/1. maddesine uyarlığı bulunmadığı halde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru olmayıp kararın bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını icap ettirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ... 9. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.12.2012 tarih ve 2012/1073 Esas, 2012/1435 karar sayılı kararının hüküm bölümünün 1. Bendinde ki, "Açılan davanın kabulü ile icranın geri bırakılması" ifadesinin kaldırılmasına yerine, "Borçlu hakkındaki takibin iptaline" cümlesinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428....

        Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince, davalı 1. sıra alacaklısına icranın geri bırakılması kararına ilişkin kesinleştirme şerhinin 05/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı 1. sıra alacaklısı vekilince 7 günlük süre içerisinde 07/09/2020 tarihinde Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/265 esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve haczin ayakta olduğu değerlendirilmiş ise de icranın geri bırakılması kararına ilişkin Dairemizin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kesin kararının davalı 1. sıra alacaklısı vekiline 16/03/2020 tarihinde tebliğ edilmesi ile İlk Derece Mahkemesi'nin icranın geri bırakılmasına ilişkin kararının kesinleştiğinin davalı 1. sıra alacaklısına tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın İİK'nın 33/a ve 71/2 maddeleri uyarınca icra takibinin kesinleşmesinden sonra alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasıyla icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Şikayet, 6100 sayılı HMK anlamında dava niteliği taşımaz ve aynı Kanunun 18/3. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder, duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde, ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir. İİK'nın 33/a, 71/2 maddeleri uyarınca icranın geri bırakılması istemi, şikayet niteliğinde olup, Medeni Usul Hukukunun davaya ilişkin kuralları burada uygulanmaz. İlk derece mahkemesince, davalıya dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekilince dosyaya vekaletname örneği sunulmasına rağmen, davaya cevap verilmemiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin şikayetçi borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına ve icra dosyasından konulan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 16. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı icra takip dosyasında zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Bursa 16. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı/ alacaklı tarafından, davacı/borçlu ile diğer borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibinde bulunulduğu, ödeme emrinin davacı/borçluya 02.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....

        İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkemece dava dilekçesinin tebliğ edilmeden karar verildiğini, yerel mahkeme tarafından savunma haklarının kısıtlanarak karar verildiğini, yerel mahkemenin yazdığı gerekçe ve dayandığı yasal düzenlemelerin icra dosyası ile ilgisinin olmadığını, yerel mahkemenin gerekçesinde İİK m.149/a maddesine göre teminat yatırılmazsa icranın geri bırakılamayacağına ve satışın devam edeceğine karar verdiğini, ancak yasanın 14/a-1 maddesinde icranın geri bırakılması hakkında İİK m.33/1, m.33/2 ve m.33/4 hükümlerinin uygulanacağının belirtildiğini, İİK m.33 'te yer alan icranın geri bırakılması hükümlerinin itfa, imhal ve zamanaşımı şikayetlerinde söz konusu olduğunu, bu durumda icranın geri bırakılmasının ise icra işlemlerini komple durduracağını, oysa İİK m.363/son hükmüne göre icra mahkemesince şikayetin reddi halinde yerel mahkeme kararının istinaf edilmesinin satıştan başka hiçbir icra işlemini durdurmayacağını, dosyada satışın durması...

        İlk derece mahkemesi kararında; verilmiş olan icranın geri bırakılması kararının iptal yetkisinin bulunmadığı, mehil vesikasının iptaline karar verilse dahi icranın geri bırakılması kararını etkisiz hale getirmeyeceği bu nedenle mehil vesikasının iptalinin istenmesinde hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacağın tamamının depo edilmemiş olması sebebiyle verilmiş olan mehil vesikası işleminin açıkça kanuna aykırı olduğunu, mahkemece talebin anlaşılamadığını, taleplerinin mehil vesikası işleminin iptaline ilişkin olduğunu, icranın geri bırakılması kararının iptalini istemediklerini, icra müdürlüğünce yapılan hesaplamaya göre 6.965,19 TL eksik para olduğunu, bu nedenle mehil vesikası verilemeyeceğini, dosya alacaklısı oldukları için bu şikayette menfaatlerinin bulunduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu