Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda borçlu sıfatı ile hatalı olarak tarafına gönderilen ödeme emrinin iptali ve ödeme emri tebliğ işleminin düzeltilmesi talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar, mahkemece, borçlunun başvurusu borca itiraz olarak nitelendirilerek, ilamsız takipte tüm itirazların icra dairesine yapılması gerektiğine ve borçlunun icra müdürlüğüne itirazı sonucu takibin durduğundan bahisle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararı bulunmadığına hükmedilmiş ise de, borçlunun icra mahkemesine başvurusu ödeme emrinin iptali ile birlikte ödeme emri tebliğ işleminin düzeltilmesi talebine ilişkin olup İİK'nun 58/2. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir....

    Mahkemece, öncelikle borçluların şikayet nedenleri arasında bulunan usulsüz tebliğ şikayeti da incelenip değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir değerlendirmede bulunmadan ve hüküm verilmeden, dolayısıyla takip dayanağı belgenin ödeme emri ekinde gönderilmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali isteminin süresinde olup olmadığı da tespit edilmeden, takip dayanağı belgenin ödeme emri ekinde gönderilmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali isteminin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....

    YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı şirketin 2011 ila 2013 yıllarına ait kurumlar vergisi vergisinin tahsili amacıyla adına düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali talebiyle yaptığı düzeltme ve şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 116. ve 118. maddelerinde vergi hatalarının tanımlandığı, aynı Kanun'un 124. maddesi uyarınca şikayet yoluna başvurulabilmesi için ortada açık bir vergi hatasının bulunması gerektiği, hukuki sorun teşkil eden ve hukuki değerlendirme ile çözümlenebilecek nitelikte olan uyuşmazlıkta, davacı şirket tarafından ödeme emrine karşı yasal dava açma süresi geçirildikten sonra yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı, kira alacağına dayanarak başlattığı adi kiraya ve hasılat kiralarına ait ilamsız takipte; örnek 13 ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal süresi içerisinde icra dairesine yaptığı itiraz nedeniyle takibin durdurulduğu, borçlunun ayrıca ''ödeme emrinin iptali şikayeti'' ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; borçlunun isteminin ''ödeme emrine itiraz'' olarak değerlendirilerek talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

        ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında itirazın iptaline ilişkin mahkeme ilamı bulunmasına rağmen borçluya icra emri yerine örnek 7 ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu ve ödeme emrinde hangi alacak kalemlerine hangi tarihten itibaren faiz işletildiğinin belli olmadığını ileri sürerek, ödeme emrinin iptalini, mahkemece bir karar verilene kadar da tüm taşkın hacizlerin kaldırılmasını ve alacaklıya icra tehdidi altında yapılan ödemelerin faizi ile iadesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetin 7 günlük süre içerisinde yapılmadığını, şikayete konu takibin genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi olup, şikayetçinin murisi hakkında başlatıldığını ve murisin ölümünden önce muris hakkındaki takibin, itirazın iptali ilamı ile kesinleştiğini, asıl borçlu olan murisin vefatı nedeniyle şikayetçiye mirasçı sıfatıyla tebligat yapılmasında bir usulsüzlük bulunmadığını ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. III....

          Ödeme emrinin iptaline karar verilmesi üzerine borçlulara ödeme emrinin yeniden tebliği ile takip borçlusunun yeni bir itiraz ve şikayet hakkı doğacak ve sair itirazlarla şikayetler borçlu tarafından yeni ödeme emrinin tebliğinden itibaren süresinde ileri sürülebilecektir. Zira bu aşamada alacaklı vekilince usulüne uygun olarak takip borçluya yönlendirilmiş değildir. Bu nedenle ödeme emrinin iptali ile yetinilmiş ve davacının sair şikayet ve itirazları hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Şikayetin kabulü ile İstanbul 20....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Dava, ödeme emrinin ve icra takibinin şikayet yoluyla iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 03.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında borçlunun vekille temsil edilmesine rağmen icra emrinin vekil yerine borçlu asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebligatının ve ödeme emrinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; takip dayanağı ilamda şikayetçi borçlunun ismi altında bir vekil yer almadığını, bu sebeple ödeme emrinin asile tebliğ edildiğini, kaldı ki icra müdürlüğüne yapılan taleple ödeme emrinin borçlunun vekiline de gönderildiğini ileri sürerek, şikayetin reddi ile tebligatın asile çıkarılmasında alacaklıya yüklenecek bir kusur bulunmadığından, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin şikayetçi aleyhine hükmedilmesini istemiştir. III....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamsız takibe karşı, borçlu vekilinin, dayanak belge örneklerinin ödeme emrine eklenmediğinden bahisle ödeme emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece, istemin kabulüne, ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

                Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra-ödeme emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda; icra dosyasına ilk tebliğ edilen ödeme emrinden sonra sunulan borca itiraz dilekçesinde ve ödeme emrinin iptaline ilişkin kararda davacı borçlunun vekil ile temsil edildiği, vekili varken iptal kararından sonra ödeme emrinin yine 21/01/2022 tarihinde davacı asile tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda ödeme emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusu olup dava, ödeme emrinin asile tebliğinin usulsüzlüğü iddiası ile açılmıştır. Bu durum sonradan tamamlanması mümkün eksiklik niteliğinde olduğundan ve açılan davada ödeme emrinin asile tebliğinin usulsüzlüğü vakıasına dayanıldığından davanın kabulü ile ödeme emrinin vekile de tebliği sureti ile eksikliğin giderilmesine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli olmamıştır....

                UYAP Entegrasyonu