Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından incelemenin duruşmalı yapılması istemiyle temyiz edilmiş ise de; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369. maddesinde çocukla kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtayda duruşmalı olarak inceleneceğine dair bir düzenleme bulunmadığı gibi işin niteliği gereği temyiz incelemesinin öncelikli olarak yapılması zorunlu olduğundan, davacının duruşma isteğinin reddine karar verilip, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna...
gerekçesi ile; "1- Davacının velayetin değiştirilmesi talebinin REDDİNE, 2- Davacının ortak çocukla kişisel ilişki kurulması talebinin KABULÜ İLE Davacı anne ve ortak çocuk arasında her ayın 1. Cumartesi günü saat 10.00’dan akşam 18.00’e kadar, her ayın 3. Cumartesi günü saat 10.00’dan Pazar saat 13.00’e kadar ayda bir gün yatılı olmak üzere toplamda 3 gün, dini bayramların 3. Günü sabah 10.00’dan akşam 18.00’e kadar, anneler gününde sabah 10.00’dan aynı gün akşam 18.00’e kadar olmak sureti ile KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİNE,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; kişisel ilişki ve vekalet ücreti kısmı hariç olmak üzere velayet yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili hükmün; davacının davasının ve tüm taleplerinin reddi gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Bu bakımdan, tarfların aynı şehirde yaşadığı ve "aynı şehirde oturmaları hali" ve "farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki" tesisinin çocuğun üstün yararına aykırı olduğu gözetilerek "aynı şehirde oturmaları hali" ve "farklı şehirde oturmaları hali" ayrımı yapılmaksızın, müşterek çocuğun üstün menfaatleri gözetilerek uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.02.2016 (Salı)...
DAVA TÜRÜ : Torunla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyük babalarla torun arasındaki kişisel ilişki, torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır....
Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı takdirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Çocuğun babası ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına engel somut bir olgu veya iddia bulunmamaktadır. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir. Bu sebeple çocuk ile baba arasında daha uzun süreli ve yatılı olacak şekilde yeniden kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1....
nın velâyetleri anneye verilerek ... ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin bu kararı davalı erkek tarafından istinaf edilmiş, davalı erkeğin kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebi reddedilmiştir. İlk Derece Mahkemesince 2018 doğumlu ortak çocuk ... ...’nın yaşı gözetilerek çocukla ... arasında kısa süreli ve hafta sonları yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Ancak aradan geçen süre nedeniyle ortak çocuk ... ...’nın yaşının büyüdüğü gözetilerek, çocukla ... arasında babalık duygularını tatmine elverişli olacak yeterlilikte ve ablasıyla bir arada olacağı şekilde kişisel ilişki tesisi gerekmektedir. Bu sebeple ortak çocuk ... ... ile ... arasında yatılı olacak şekilde daha ... süreli kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile babaanne ile çocuk arasında yatısız kişisel ilişki kurulması dosya kapsamına uygun olmakla birlikte dini bayramlarda kişisel ilişki kurulmaması ve kişisel ilişki saatlerinin yetersiz olarak kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle davacı tarafın istinaf talebinin kısmen kabulü ile davacı babaanne ile torunu ... arasında her ayın 1. ve 3. haftası Cumartesi saat 10.00 ile saat 19.00 saatleri arası, yine dini bayramların 2. günü saat 10.00 ile saat 19.00 saatleri arasında yatısız olmak suretiyle kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı babaanne vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı babaanne vekili özetle; istinaf sebeplerini tekrarla kişisel ilişkinin süresi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskil Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki tedbiren çocukla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile ortak çocuğun velâyetinin tedbiren davalı anneye verilmesine ve ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından yatılı kişisel ilişki kurulması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hüküm açık ve infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde olmalıdır.(HMK md. 297). Kişisel ilişki gün ve sürelerinin hükümde açıkça gösterilmesi gerekir. Davacı ile torunu küçük Irmak arasında her ayın kaçıncı Cumartesi günü kişisel ilişki kurulacağı, Temmuz ayında ve sömestr tatilinde kurulan kişisel ilişkilerin başlangıç ve bitiş saatlerinin gösterilmemesi doğru olmamıştır....
Aile Mahkemesinin 2012/691 esas, 2013/302 karar sayılı kesinleşmiş velayet kararı ile velayeti anneye bırakılan 05/05/2007 doğumlu ... ile davalı baba ... arasındaki kişisel ilişkinin sınırlandırılarak her hafta sonu Pazar günü saat 10:00 ile aynı gün 17:00'ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 10:00'dan 3. günü saat 18:00'ye kadar, her yıl Sömestr tatilinin başladığı ilk Pazartesi günü saat 10:00'dan takip eden Pazartesi günü saat 10:00'a kadar ve her yıl 1 Temmuz saat 09:00'dan 31 Temmuz saat 17:00'ye kadar, anneden alınarak babaya verilmesine, şahsi ilişkinin bu şekilde tesisine" şeklinde kişisel ilişki kurulmuştur. Bölge adliye mahkemesi, davacı annenin kişisel ilişkinin sınırlandırılmasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiş ve karar davacı anne tarafından temyiz edilmiştir. Velayeti annede olan çocukla davalı baba arasında, annenin velayet hakkını kullanmasına engel olacak şekilde her haftasonu kişisel ilişki tesis edilmesi yerinde değildir....