Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 26/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanığın eylemine uyan ve 765 sayılı Kanunun 492/2. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun cezasının üst sınırlarına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının 11.04.2005 olan suç tarihi ile inceleme tarihi arasında geçtiğinin anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 06/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 19/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanıkların eylemine uyan ve 765 sayılı Kanunun 491/3. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun cezasının üst sınırlarına göre, aynı Yasanın 102/4,104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının 02.05.2005 olan suç tarihi ile inceleme tarihi arasında geçtiğinin anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 03/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Ceza Dairesinin 03.02.2014 tarihli ve 2013/23474 Esas, 2014/2417 sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı Kanun’un 231/8. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zaman aşımının duracağı ve zaman aşımının denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı, Dosya kapsamına göre; kayden 10.06.1993 doğumlu olan ve suçun işlendiği 18.07.2010 tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında kasten yaralama suçundan eylemine uyan 5237 sayılı Kanun'un 86/1. maddesinde öngürülen cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddeleri uyarınca asli zaman aşımı süresinin 5 yıl 4 ay, olağanüstü zaman aşımı süresinin ise 7 yıl 12 ay olduğu, Suça sürüklenen çocuğun 10.02.2011 tarihinde sorgusu yapılarak zaman aşımı süresinin kesildiği, 5 yıl 4 aylık olağan zaman aşımı süresinin sorgu tarihinden...

            SONUÇ: Hükmün gerekçe kısmında ve 1. bendinde yer alan, “ödeme emrinin takip konusu borçların 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olması, ödeme emrinin davacıya tebliğ tarihi itibariyle 5 yıllık zaman aşımı süresinin dolması nedeniyle" ibaresi çıkartılarak; hükmün bu şekliyle DÜZELTEREK ONANMASINA, 18.12. 2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Bendinde hüküm altına alınmış olsa da, yasanın emredici hükümlerine uygun olmayan ve şekli şartlarında eksiklik bulunan belgenin ilam hükmünde kabul edilmesi mümkün olmadığından genel zaman aşımı süresi olan 10 yıllık zaman aşımı süresinin de uygulanmayacağı açıktır. Açıklanan nedenlerle alacak zaman aşımına uğramış olduğundan ve davalı taraf zaman aşımı def'ini yargılama sırasında ileri sürdüğünden bu nedenle itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılık yanında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve isabetli olduğunun kabulüyle davacıların istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

              Davalı cevap dilekçesinde zaman aşımı itirazı olduğunu, istenilen faiz miktarının fahiş olduğunu, davanın reddini, %20 kötü niyet tazminatı alınmasını talep etmiştir. Davalı Tasfiye Olunan ... Bankası arasında Bireysel Kredi Borçlanma ve Rehin Sözleşmesi yapıldığı, davalının asıl borçlu olduğu, faizin aylık %3,60 oranında belirlendiği, kredinin ferdi limitli tüketici kredisi olduğu sözleşmeden anlaşılmıştır. Yargıtay İçtihatları gereği genel kredi sözleşmelerinde Ticaret Mahkemeleri görevli ise de tüketici kredilerinde görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Ancak dava tarihi 12/03/2014 olduğu ve o tarihte mahkememizin görevli olduğu 6502 Sayılı Kanunun 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girdiği anlaşılmıştır. Dava fona devredilen banka alacağına ilişkin olduğundan 10 yıllık genel zaman aşımı değil 20 yıllık zaman aşımına tabi olduğu Değişik Yargıtay İçtihatları ile belirlendiğinden zaman aşımı itirazı kabul edilmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Cinsel taciz HÜKÜM : Mahkumiyet İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü; Sanık hakkında hakaret suçundan açılan kamu davası ile ilgili olarak hüküm kurulmamış ise de dava zaman aşımı süresi içerisinde bu hususta mahkemece karar verilmesi mümkün görülmüştür....

                  İcra Müdürlüğünün 2014/3140 esas sayılı dosyasıyla kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlatıldığını, diğer müvekkilinin ise dosya borcuna 24.07.2006 tarihinde müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, kambiyo senetlerinde zaman aşımı süresinin 3 yıl olduğunu, takip talebiyle zaman aşımının kesildiğini, zaman aşımı kesilince süresi aynı olan yeni bir zaman aşımı işlemeye başladığını, alacaklı tarafından haciz istenerek muhtelif tarihlerde zaman aşımı kesilmişse de 13.06.2007- 06.02.2014 tarihleri arasında müvekkili Fikret için hiçbir talepte bulunulmadığını ve zaman aşımının gerçekleştiğini, diğer müvekkili Rukiye için ise icra kefili olması nedeniyle zaman aşımının 10 yıl olduğunu, 13.06.2007- 22.08.2018 tarihleri arasında müvekkili Rukiye için de haciz talebinde bulunulmadığını, alacaklı tarafından 06.02.2014 tarihinde sadece Fikret ve diğer borçlu Özçelik Ltd....

                  UYAP Entegrasyonu