İcra Dairesi'ni göstererek şikayet yoluna başvurmasının abesle iştigal olduğunu, davacının beyanlarının gerçek olması varsayımında dahi icra dairesinin sorumluluk alanına giren herhangi bir durum olmayıp iş bu iddiaların muhatabının icra dairesi olmadığını, davacı/borçlunun yasal süresi dışında yetkiye itiraz ettiğini ve ikametgahının Antalya'da olduğundan Antalya İcra Daireleri'nin ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu iddia ettiğini, yetki itirazını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 66. maddesinin "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2021 NUMARASI : 2021/230 ESAS 2021/201 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebligata İlişkin) KARAR : Mersin 1....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1590 KARAR NO : 2023/569 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2022 NUMARASI : 2022/130 ESAS, 2022/275 KARAR DAVA KONUSU : BORCA VE YETKİYE İTİRAZ - ŞİKAYET KARAR : Bodrum 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/130 Esas, 2022/275 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle; Bodrum 1....
Her ne kadar itiraz dilekçesinin içeriğinde Malazgirt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün böyle bir borcu bulunmadığından bahsedilmiş ve Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığı ile itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, yukarıda da belirtildiği üzere, itiraz dilekçesinde borca itiraz eden olarak T1 gösterilmiş olması ve bakanlığın vekilince itiraz dilekçesinin sunulmuş olması ile şikayet dilekçesinden de anlaşılacağı üzere bakanlıkça, bir taşra teşkilatınca yapılan itirazın benimsenmiş olması ve taşra teşkilatı aracılığı ile borca itiraz edilmesine engel bir durumun da bulunmaması karşısında, borçlu tarafından süresi içerisinde itiraz edildiğinin kabulü gerekmektedir. Öte yandan, itiraz dilekçesinin içeriğinin icra müdürlüğünce ya da İcra Hukuk Mahkemesi'nce irdelenmesi ve yorumlanması mümkün olmayıp, dilekçe içeriği açılacak olan bir itirazın iptali davasında araştırma konusu oluşturacaktır....
Somut olayda; dava dilekçesinde açıkça ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet bulunmadığı, ödeme emrinin davacı borçluya TK'nın 16. maddesine göre 22/09/2020 Salı günü tebliğ edildiği, itiraz süresinin son günü olan 27/09/2020 tarihinin Pazar gününe denk gelmesi nedeniyle sürenin 28/09/2020 Pazartesi gününe uzadığı, ancak davacı borçlunun ise hak düşürücü süre geçtikten sonra 29/09/2020 tarihinde yetkiye ve imzaya itiraz ettiği anlaşıldığından, mahkemece davanın süre aşımından reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Borçlu 19/10/2017 havale tarihli dilekçesi ile yetkiye ve borca itiraz etmiş, 20/12/2017 tarihinde açılan dava ile itiraz dilekçesi tarihinin tebligatı öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligatın usulsüzlüğüne ve öğrenme tarihinin 20/12/2017 tarihi olarak tespitine karar verilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur." Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Borçlu, şikayet dilekçesinde ödeme emrinin tebliğ tarihinin, itiraz dilekçesinin verilme tarihi olarak düzeltilmesini istemiştir....
İcra İflas Kanununun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin istemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Borçlu hem yetkiye hem de esasa itiraz etmişse, İcra Hukuk Mahkemesi, ilk önce yetki itirazını inceleyip kararı bağlar. Mahkemece yetki itirazının doğru bulunması halinde ise yani icra dairesinin yetkisiz olduğu kanısına varırsa, alacaklının itirazın kaldırılmasına ilişkin talebini reddeder. Bunun üzerine alacaklının İcra Hukuk Mahkemesinin itirazın kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararının kesinleştiği tarihten başlayarak on gün içinde, yetkisiz icra dairesine başvurarak dosyanın yetkili icara dairesine gönderilmesini istemesi gerekir. Somut olayda, ... İcra Müdürlüğünde başlatılan icra takibine karşı borçlu davalı İcra Dairesinde borca ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde borçlunun örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurusunda yetkiye ve borca itiraz ettiği, mahkemece; 'borcun ödenmesi ve takip dosyasının infazen işlemden kaldırılmış olması nedeni ile “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verildiği görülmektedir.Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 Esas, 2011...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: 12.05.2005 tarihli suç tutanağına dayanılarak ve suç tarihi de 12.05.2005 olarak gösterilip yapılan şikayet dilekçesinin C.Savcılığınca 04.08.2005 tarihinde kaleme havale edilerek yapılan soruşturmada 12.03.2007 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen karara vaki itiraz üzerine, merciince verilen 19.11.2007 tarihli itirazın kabulü ve şüpheli hakkında kamu davası açılmasına ilişkin karar üzerine soruşturma aşamasında sanığın savunması alınmadan ve itiraz sonrası sanığın kimliğinin tespitine ilişkin 17.04.2008 tarihli yazı sonrasında 09.01.2012 günü iddianame düzenlenerek dava açıldığı gözetildiğinde, suç tarihinden iddianamenin düzenlendiği tarihe kadar 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri karşısında; sanığa yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezalarının...
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçinin ... dosyasında satış işlemi gerçekleştirilen makinelerden elde edilen paranın, ilk haciz sahibi olan şikayet olunanın ... dosyasına gönderildiği, şikayet olunanın ... dosyası olan ... .... ... Müdürlüğü'nün 2007/14756 E. sayılı dosyasından 31.....2011 tarihinde sıra cetveli düzenlendiği, şikayetçinin haczedilen malların aynı mallar olmadığı yönündeki iddiasının ise, sıra cetvelinin esasına yönelik itiraz olduğundan sıra cetveline itiraz yoluyla (takibin ... edildiği mahal mahkemesinde) mahkeme önüne taşınması gerektiği, bu bağlamda düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. ...) Şikayet, bedeli paylaşıma konu olan makineler üzerinde şikayet olunanın haczinin bulunmadığı iddiasıyla sıra cetvelindeki sıraya ilişkindir. Aynı makineler ile ilgili şikayet olunan tarafından ... .... ......