Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde, imzaya itiraz, İcra ve İflas Kanunun 170.maddesinde açıkça düzenlenmiş olmasına rağmen, aynı takipler yönünden yazının sahteliği iddiası konusunda aynı kanunda özel bir hüküm mevcut değildir. İcra ve İflas Kanunu icra takip hukuku açısından Hukuk Muhakerneleri Kanununa göre özel kanun olup, takip hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda öncelikle İcra ve İflas Kanunu hükümlerinin, bu kanunda hüküm bulunmayan durumlarda ise anılan kanuna aykırılık teşkil etmemek koşuluyla genel nitelikte olan Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre imzaya itiraz İcra ve İflas Kanununda özelolarak düzenlendiğine göre anılan itiraz hakkında bu kanunun 170.maddesinin uygulanması zorunlu olduğundan, imzanın inkarı nedenine dayalı sahtelik iddiası hakkında genel nitelikte olan 6100 Sayılı HMK. nun 209.maddesinin uygulama yeri yoktur....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve bonoyu imzalayan Cengiz Yüzer'e yetki ve vekaletname verilip verilmediğinin araştırılmadığı belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan imzaya itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava ve takip dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve dairemizce benimsenen gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur” hükmüne yer verilmiş olup, anılan maddede itiraz ve şikayetin, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır (HGK 05/10/2012 tarih, 2012/12-310 E. 2012/653 K.). Somut olayda, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte, borçlu icra mahkemesine başvurarak imzaya itirazda bulunmuş olup, anılan itirazların İİK'nun 172. maddesi gereğince takip yoluna göre icra dairesine yapılması gerekmektdir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2021/46 ESAS - 2021/104 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 13....
Maddesinde açıkça kambiyo senedindeki davacıya imzaya ve borca itiraz ettiği belirlenmiştir. İlk derece mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabul edilerek tespit edilen ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü imza ve borca itirazın süresinde olduğu ve ayrıca hacizlerin kaldırılması isteminde bulunulmuştur. O halde mahkemece davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü sair itirazların esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2019 NUMARASI : 2019/103 ESAS 2019/184 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 13.İcra Müdürlüğü 2019/1859 E. Sayılı dosyasında müvekkil aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, çekteki imzanın müvekkil şirket yetkililerine ait olmadığını belirterek imzaya, faize borca ve tüm ferilerine itiraz ederek haksız takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Şikayetin niteliği ve dosya içeriği dikkate alınarak duruşma açmaya ve başkaca delil toplamaya gerek görülmemekle dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilmiştir....
Sahtelik nedeniyle açılan menfi tespit davası gibi, cumhuriyet savcılığına aynı nedenle yapılan şikayet ve ceza mahkemesinde açılan dava da kendiliğinden icra takibini durdurmaz ve bekletici mesele yapılamaz. Ancak cumhuriyet savcılığı veya ceza mahkemesince tedbir kararı verilirse icra takibi durdurulabilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2018 NUMARASI : 2017/877 ESAS - 2018/873 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (İmzaya ve Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu 02/12/2016 düzenleme, 15/09/2017 ödeme tarihli alacaklısı K. Sistem Müh. Ltd. Şti. olan bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını belirterek, imzaya ve borca itiraz etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın öncelikle süre yönünden reddini istemiş ve takibe konu senedin müvekkiline dava dışı K Sistem Müh. İnş. Doğalgaz Makine Bilişim Telekomünikasyon İth. İhr. San. ve Tic. Ltd....
Her ne kadar davacı vekili şikayet dilekçesinde T2 ve T1 adına dava açmış ise de, icra dosyasının incelenmesinde; takibin sadece T2 ve Hüseyin Küpeli yönünden yapıldığı, T1'nin bu dosya ile illiyet bağının bulunmadığı, sehven tensip zaptında T1'nin de davacı olarak gösterildiği anlaşılmıştır. 2004 sayılı İİK'nun 65/2.maddesinde: "Ancak borçlu, maniin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye ve mütaakıp fıkra için yapılacak duruşmaya taallük eden harç ve masrafları ödemeye mecburdur" demek suretiyle gecikmiş itirazın usulünü düzenlemiştir. Davacı vekilinin bu itirazı süresinde olmadığı gibi usulüne uygun yapılmamış ayrıca delillendirilmemiştir. Bununla birlikte borçlunun kendine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemece yapılan yargılama neticesinde "Davacının imzaya itirazının KABULÜ ile, Çorum İcra Müdürlüğü'nün 2019/45239 esas sayılı takip dosyasının davacı yönünden DURDURULMASINA, Şartları oluşmadığından davacının tazminat isteminin REDDİNE" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından; mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesine rağmen gerekçeli kararda müvekkili aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmemesi nedeniyle istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. Davalı vekili tarafından; cevap dilekçesindeki nedenler tekrar edilerek istinaf yasa yoluna başvurduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; 2004 sayılı İİK'nun 170/3 maddesi uyarınca kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip takipte, kambiyo vasfına yönelik şikayet ile birlikte imzaya ve borca itiraza ilişkindir....