Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, ödeme emrine yönelik usulsüz tebliğ iddiasında bulunmuş ise de; dava dilekçesinde de beyan ve kabul ettiği gibi takipten 22/11/2021 tarihinde haberdar olduğu ve aynı tarihte icra dosyasına yetkiye ve borca itiraz dilekçesi sunduğu, ancak öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 21/12/2021 tarihinde usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu anlaşıldığından, Mahkemece şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, şikayetin esası incelenerek reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, mahkemenin red kararı sonucu itibariyle isabetli olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetkiye ve borca itiraz, şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA ve 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL'nin temyiz edenden alınmasına 19.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak ve tazminat HÜKÜM : Sanıkların beraatlerine ve tazminat talebinin reddine 1- Tazminat talebine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik olarak yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tazminatın reddi gerektiği dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan kurulan hükme yönelik olarak yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; 15.08.2011 günlü itirazın, 09.08.2011 tarihli haciz yazısına cevap mahiyetinde olduğu ve bu eylem açısından suçun oluşmayacağı cihetle, 02.03.2010 tarihli haciz ihbarnamesine 08.03.2010 havale tarihli dilekçe ile itiraz edilmesine karşın, İİK'nun 347. maddesinde düzenlenen her halde bir yıllık süre geçtikten sonra 06.09.2011 tarihinde şikayette bulunulması nedeniyle şikayet hakkının düşürülmesine...

      İcra Müdürlüğü'nce, İİK.nun 60. maddesine göre takip talebine uygun olarak yeniden ödeme emri düzenlenmesi ve borçluya tebliği zorunludur. Borçlunun, yetkili icra dairesince düzenlenen ödeme emrinin tebliği üzerine, yeniden itiraz ve şikayet hakkının doğduğu izahtan varestedir. Başka bir anlatımla, yetkili icra dairesinden borçluya gönderilen ödeme emri, borçluya yeniden itiraz ve şikayet hakkı verir. O halde mahkemece, borçlunun ödeme emrine yönelik şikayetlerinin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....

        Uyuşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet, yetkiye, borca ve faize itiraz ile ilamlı takip koşulları oluşmadığı gerekçesiyle takibin iptali istemine ilişkin şikayet ve kıymet takdirine yönelik itiraz niteliğindedir....

        Tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi üzerine düzenlenen ödeme emri davalı borçluya tebliğ edilmiş davalı borçlu itiraz etmemiştir. Davalı borçlu itirazında Sinop İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmediğine göre Sinop İcra Dairesinin yetkisi kesinleşmiştir. Esasen kira borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan alacaklı bulunduğu yer icra dairesinde takip yapabilir. Davacı alacaklının kesinleşen bu yetkiye dayanarak Sinop İcra Mahkemesine tahliye istemiyle başvurmasında bir usulsüzlük yoktur. Zira icra dairesinin işlemlerine karşı yapılacak şikayet ve itirazların incelenmesi o icra dairesinin bulunduğu yer icra hakimliğine ait bulunmaktadır. İ.İ.K. 4. maddesinde düzenlenen yetki kesin yetkiye ilişkindir. Bu nedenlerle uyuşmazlığın Sinop İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

          Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12- 258 E., 91/344 K. sayılı kararı). Şikayetçi, şikayet dilekçesinde, usulsüz olduğunu belirttiği ödeme emri tebliğ işleminden 23/02/2022 tarihinde bilgi sahibi olduğunu belirterek, öğrenme tarihi olarak bu tarihin kabulünü talep etmiştir. Davacı tarafından, 01/12/2021 tarihinde Simav İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/68 esas sayılı dosyasında, dava konusu takip dosyasına ilişkin olarak kıymet takdirine itiraz davası açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda; şikayetçinin en geç kıymet takdirine itiraz davasını açmış olduğu 01/12/2021 tarihinde takipten ve tebliğlerden haberdar olduğunun kabulü gerekir....

          İcra Müdürlüğü’nün 2018/24369 sayılı dosyasında müvekkili aleyhine ilamsız icra yolu ile başlatılan takipte takibe, borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, ancak yetki itirazlarında yetkili icra dairesini göstermediklerini, bu nedenle itirazlarının geçerli olmadığını ve icra dairesinin yetkisinin kesinleştiğini, buna karşı davalı alacaklının yetki itirazını kabul ederek dosyanın İstanbul İcra Dairesi'ne gönderilmesini istediği, bunun üzerine icra müdürlüğünce dosyanın İstanbul icra tevzi büro'suna gönderildiğini, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu beyanla şikayetin kabulü ile 07/11/2018 tarihli yetkisizlik ve dosyanın İstanbul İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesi kararının iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulmuştur. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "......

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " Tüm dosya kapsamına göre, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine bir adet çeke dayalı ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borçlunun yasal süresi içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile yetkiye, borca ve tüm faiz ve ferilere itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve bunun üzerine alacaklının itirazın iptali davası açtığı, mahkemece yapılan yargılama neticesinde İstanbul 1....

          na ait çek hesabından 89985 ve 89988 numaralı çekleri aralarında herhangi bir vekalet ilişkisi olmadı halde keşide ederek tedavüle sürdüğü ve her iki şüphelinin birlikte hareket ederek resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında;sanık ...'nun eşi adına açılan çek hesabından eşinden aldığı yetkiye istinaden bilgi ve rızası dahilinde çekler keşide ettiğini, borca da itiraz etmediklerini, borcun bir kısmının da ödendiğini savunması, sanık ...'nun da savunmasında, kendisinin suç tarihinde küçük olan çocuklarıyla ilgilendiği için eşine verdiği harici yetkiye istinaden işlerle eşinin ilgilendiğini ve çekleri keşide ettiğini beyan etmesi, suça konu çeklerle ilgili icra takibi yapılıp yapılmadığının, yapılmış ise takibe ve borca itiraz edilip edilmediğinin dosya kapsamından anlaşılamaması, çeklerde lehdar görünen ... Un San. Tic....

            UYAP Entegrasyonu