Feragatın geçerliliği için, bunun, davalı ve mahkeme tarafından kabulüne gerek yoktur. Feragat, bir usul işlemidir. Çünkü, feragat, davayı (uyuşmazlığı) sona erdirmektedir. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesinde yetkiye itiraz etmesinden sonra, 11.09.2015 tarihinde icra müdürlüğünde borçluya yeniden ödeme emri tebliğ edildiği, borçlunun icra zaptına yazılan aynı tarihli imzalı beyanı ile yasanın lehine vermiş olduğu tüm itiraz ve şikayet haklarından süreleriyle birlikte feragat ettiğini beyan ederek takibin kesinleştirilmesini istediği ve mallarına haciz konulmasına muvafakat ettiğini bildirdiği görülmüştür. O halde, mahkemece borçlunun yetkiye itirazının feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞMESİNE, 21.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine yasal 7 günlük süre içeresinde borca ve yetkiye itiraz edildiği, takibin durdurulması kararı üzerine alacaklının şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca ve yetkiye itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verilmiş olsada itirazın takip borçlusu tarafından yapılmadığını, takipte üçüncü kişinin itirazı üzerine takibin durdurulması kararının doğru olmadığını belirterek takibin durdurulmasına ilişkin müdürlük işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece...
Her ne kadar borca itiraz doğru icra müdürlüğüne hitaben yapılmamış ve dilekçe başka icra müdürlüğüne gönderilmiş ise de; borçlunun itiraz dilekçesinin gönderildiği müdürlük ve dosya numarasının, uyuşmazlık konusu Yalova İcra Müdürlüğü'nün 2020/4401 esas sayılı dosyasının yetkisizlik kararı ile gelmeden önceki müdürlük ve numara olduğu, dolayısıyla borçlunun dilekçesinin, takibin ilk olarak başlatıldığı ve yetkisizlikle kapatılarak Yalova İcra Müdürlüğü'ne icra dosyasının gönderildiği dosyaya hitaben yazılmış olması ve dosya taraflarının da dilekçede aynı olması gözetildiğinde, itiraz dilekçesinin taraflarla tamamen ilgisiz bir icra dosyasına sunulmadığı, söz konusu durumun kabul edilebilir bir yanılgıdan ibaret olduğunun kabulü gerektiği aşikardır. Aksini düşünmenin aşırı şekilcilik olup, hak kaybına neden olacağı açıktır....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İİK’nun Onaltıncı Bab'ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; Ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu tarafından 22/04/2014 tarihinde borca ve yetkiye itiraz edildiği, takibin durduğu, alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı, itirazın iptaline ilişkin Büyükçekmece 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1600 KARAR NO : 2023/2002 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2023/45 ESAS, 2023/219 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET, YETKİYE VE BORCA İTİRAZ, İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2023/45 Esas, 2023/219 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin ve yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından İzmir 5....
görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, İİK'nun 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......
yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, tebliğnameye uygun olarak İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞMESİNE, 2- Tazminat istemine ilişkin olarak yapılan incelemede; İcra İflas Kanunu'nun 89/4. maddesinde; “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddenin birinci fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır. HGK'nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258 esas ve 1991/344 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "....usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir." Somut olayda, şikayetçi borçlunun, icra dairesine 18.09.2019 tarihinde borca ve yetkiye itirazlarını sunması ile takip içeriğine ve dolayısıyla ödeme emri tebligatına muttali olduğunun kabulü gerekir. Bu kabule göre de, ödeme emri tebligatına yönelik şikayet, 7 günlük hak düşürücü sürede yapılmadığından istemin bu nedenle reddi gerekir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Artvin İcra Müdürlüğünün 2017/1007 esas sayılı ilamsız takipte ödeme emrine karşı davacı borçlunun süresi içerisinde 14/08/2017 tarihinde derdestlik itirazı ve zamanaşımı defiinde bulunduğu, Artvin İcra Dairesi Müdürlüğünün 2017/1007 esas sayılı dosyasının 14/08/2017 tarihli tensip zaptında ''Müdürlüğümüzün sadece borca ve yetkiye itirazı değerlendirme yetkisinin bulunduğu, Müdürlüğümüzün derdestlik ve zamanaşımı itirazını değerlendirme yetkisinin bulunmaması sebebiyle talebin reddine'' karar verildiği görülmüş, davacı şikayet dilekçesi şikayet konusu icra müdürlüğünün kararının kaldırılmasını talep etmiştir....