Mahkeme’ce borçlunun harç ödenmeden takip yolunun değiştirilemeyeceğine ilişkin itirazının icra mahkemesinde ileri sürülebilecek İİK.nun 16. maddesi kapsamında şikayet olduğu icra müdürlüğüne yapılan başvurunun sonuç doğurmayacağı gözetilmeksizin, bu istemin borca itiraz olarak değerlendirilmesi ve bu değerlendirmeye göre de borçlu aleyhine %20 oranında tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek (...) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun, takibe konu senetlerin bedelsiz kaldığını ileri sürerek borca itiraz ettiği, mahkemece itirazın ispatlanamadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 168/.... maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borca itiraz ve şikayet nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık nedeniyle kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetçi borçlunun borca, çek tazminatı ve komisyonuna yönelik itirazının ve senet vasfına yönelik şikayetinin usulden reddine, ödeme emrine yönelik şikayetinin esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 16.02.2015 gün ve 2014/6628 Esas, 2015/908 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayetçi vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Şikayetçi vekili, müvekkilinin dava dışı borçlu hakkında icra takipleri yaptığını, borçluya ait menkul mallar üzerine ihtiyati haciz konulduğunu, ... . İcra Müdürlüğü'nün 2011/15250 Esas sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde, satış bedelinin şikayet olunanlar arasında garameten paylaştırıldığını, müvekkilinin hacizlerinin şikayet olunanların hacizlerinden daha önce kesinleştiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir....
kararının iptaline karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece, şikayet kabul edilerek, şikayet konusu kararın kaldırılmasına ve icra müdürlüğünce, mahkemece verilen tedbir kararının uygulanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre; HMK'nın 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, davacı aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacıya ödeme emrinin 03/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borca itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılması gerektiği, davacı tarafından sunulan belge fotokopisinde herhangi bir havalenin bulunmadığı, icra dosyasında dava dışı borçlu Hakan Dalkıran'ın borca itiraz dilekçesi bulunduğu, 18/05/2021 tarihinde icra müdürlüğü tarafından itiraz nedeniyle icra takibinin durdurulmasına karar verilmiş ise de, 23/06/2021 tarihli icra müdürlüğü kararıyla davacının icra dosyasında borca itiraz dilekçesi bulunmadığından davacı yönünden takibin...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; imzaya itiraz dışındaki diğer tüm itirazların borca itiraz niteliğinde olduğunu, Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre de, reddi miras hususunun borca itiraz niteliğinde bulunduğunu ve 7 günlük süreye tabi kılındığını, süresiz şikayet hakkının bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, mirasın reddine istinaden maaş haczinin kaldırılması istemine ilişkindir. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929 Karar sayılı ilamında; borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Yargıtay 12....
Borçluların icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi kapsamında incelenmesi gerekmektedir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. HGK'nun 14.3.2001 tarih-2001/12-233 ve 20.6.2001 tarih- 2001/12-496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Buna göre belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarının belirtilmesi gereklidir....
Davacı vekili, bonoya dayalı kambiyo takibinde müvekkili şirketin takip borçlusu şirket olmadığını, unvan benzerliği nedeniyle müvekkili şirkette yapılan haczin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek şikayet yoluyla hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bu iddiaları ileri sürerken senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürdüğü gibi -kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya itirazın dışındaki tüm itirazlar borca itiraza ilişkin olduğundan- borca itirazda da bulunmuş, bu hususta ayrıca dava açtığını dava dilekçesinde de bildirmemiştir. Haliyle ilk derece mahkemesi davayı imzaya ve borca itiraz olarak görmek suretiyle sonuca gitmiştir....
Diğer taraftan, alacaklının, borca itiraz dilekçesinde borçlunun adresi olmadığından bahisle itiraz dilekçesinin reddini de talep ettiği halde mahkemece bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....