Hukuk Dairesinin 2019/115 Esas, 2019/1376 Karar sayılı 17.07.2019 tarihli kararında bu yönden detaylı inceleme yapılmış ve tebliğin usulsüz olduğu iddiası yerinde görülmemiş, ihalenin feshi istemi reddedilmiş ve anılan karar kesinleşmiştir. Açıklanan nedenlerle,ıymet takdir raporunun ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile satışın durdurulması talebinin reddine ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunun usulden, yenileme dilekçesi tebliğ edilmediği şikayetinin reddine ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
ise de; tebligat icra edilen muhtar İbrahim Göksu'nun takip borçlusu olduğu, aynı takipte borçlu bulunmaları nedeniyle hasma tebligat yasağı kapsamında kaldığını belirterek, şikayetin kabulü ile usulsüz tebligata muttali olduğu beyan edilen 28/04/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmesini istemiştir....
Somut olayda; davacının istinafa konu davada usulsüz tebliğ şikayetinin bulunmamasına, başka bir dosyada tebliğin usulsüz olduğu iddiasında bulunduğunu bildirmesine karşın, Mahkemece davacı talebinin dışında tebliğin usulüne uygun yapılıp yapılmadığının incelenmesi HMK'nın 26. maddesinde belirtilen taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu gibi, davacının usulsüz tebliğe ilişkin şikayeti mevcut olduğu halde şikayet sonucu verilen kararın kesinleşmesi beklenmeksizin davanın süre yönünden reddine karar verilmesi HMK'nın 166/1. maddesine aykırı ve isabetsizdir. O halde davacının aynı Mahkemede açtığı 2018/941 Esas sayılı dosyada usulsüz tebliğ şikayetinin reddine dair karar İstanbul BAM 20....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin şikayet eden borçluya “İncilipınar Mah. 1236/1 Sokak No:4/2 Merkez ...” adresinde Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca 06.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet edenin adres kayıt sistemindeki adresinin 03.04.2009 tarihinden beri “İncilipınar Mah. 1236/1 Sokak No:6/2 Merkez ...” adresi olduğu görülmekle ödeme emri tebliğ edilen adresin, borçlunun adres kayıt sistemindeki adresi olmayıp tebliğ işleminin usulsüz olduğu, şikayet eden borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi yeterli olup ödeme emri tebliğ edilen adresin borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı olan adres olmadığının ayrıca ileri sürülmesi gerekmediği, şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihinin aksi karşı tarafça yazılı belge ile ispatlanamadığından şikayetin süresinde olduğu anlaşılmakla, şikayet eden borçlu takibin durdurulmasını ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş ise de, takip...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, genel haciz yolu ile başlatılan (örnek 7 nolu) takipte İİK'nın 16. maddesine dayalı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ve borca itiraza ilişkindir. Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2021/800 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine 7 örnek ilamsız icra takibi başlatıldığı ,ödeme emrinin davacı borçluya 18/01/2021 tarihinde TK 21/2 maddesine göre tebliğ edildiği, iş bu tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiası ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi 28/01/2021 tarihi olarak belirtilmiştir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali davasından haberdar olunan tarihin farklı ve bağımsız bir dosya olan şikayete konu takip dosyasından haberdar olunduğu anlamına gelmeyeceğini, usulsüz tebligat şikayetinin süresinin tebligatın usulsüz olarak yapıldığını öğrenme tarihi ile başlayacağını, kendilerinin usulsüz tebligatı takip dosyasına vekaletname sundukları 13/12/2021 tarihinde öğrendiklerini, kendisi hakkında takip yapıldığından haberi olmayan davacının farklı bir dava dilekçesinin tebliği ile takipten haberdar olduğunu kabul etmenin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz ödeme emri tebliği şikayetine ilişkindir. Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır....
Ne var ki kendisine tebligat yapılacak kimse veya anılan madde uyarınca, tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse aynı kanunun 21/1 maddesi uyarınca tebligat yapılmalıdır. (Yargıtay 12....
Bu durumda, şikayetçinin (borçlunun) usulsüz tebligat ile ilgili şikayetinin sonucu, İİK.nun 58/3 ve 61.maddelerine dayalı işbu şikayetinin sonucunu etkileyeceğinden, Mahkemece yapılması gereken iş, duruşma açılıp, bahsi geçen dosya getirtilerek aynı takip dosyasına ilişkin usulsüz tebligat şikayeti olduğu ve henüz karar verilmediğinin tespiti halinde, biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olması nedeniyle davalar arasında bağlantı bulunduğundan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 45/1. maddesi gereğince davaların birleştirilerek sonuca gidilmesi, şayet usulsüz tebligat şikayetine ilişkin dosyada karar verilmiş ancak henüz kesinleşmemiş ise bekletici mesele yapılarak sonuca göre işbu şikayetin süresinde olup olmamasına göre işin esasının incelenip incelenmeyeceğine karar verilmesinden ibarettir. Bu aşamada eksik inceleme ile istemin yazılı şekilde reddi isabetsizdir....
İnşaa Donatım Turizm Denizcilik Ticaret Ltd.Şti olduğu düşünülerek bu firmanın;... adresine yeniden ödeme emri gönderilmesini talep ederim “ şeklinde beyanda bulunduğundan, icra mahkemesine şikayet yoluna başvuran ... İnşa Donatım Turizm Denizcilik Ticaret Ltd. Şti. nin borçlu konumda olduğunun kabulü gerekir.O halde mahkemece usulsüz tebligat şikayeti kabul edilip, tebliğ tarihi de düzeltildiğine göre, takip kesinleşmeden önce konulan hacizlerin de kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken , bu yöndeki istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemizin 03.11.2014 tarih ve 2014/27591E.-25743K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın konusu, usulsüz tebliğ şikayeti ve takip konusu bononun kambiyo senedi vasfını taşımadığına yöneliktir. Ödeme emri davacı borçlu adına 23/12/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Usulsüz tebliğ şikayeti İİK 16. maddeye göre, ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerekir. Davacı tarafından icra dosyasından 12/02/2020 tarihinde haberdar olduğu, ileri sürülmüş ise de, davacının 20/05/2019 tarihinde icra dosyasından dilekçe ile fotokopi talep ettiği, ayrıca dosyada düzenlenen bilirkişi raporunu davacıya 11/12/2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği gözetildiğinde, davacının icra dosyasından 12/02/2020 tarihinde öğrendiği iddiası hukuken yerinde değildir. Davacının icra dosyasından 20/05/2019 tarihinde haberdar olduğu gözetildiğinde ıttıla tarihinden 7 günlük süre geçtikten sonra 13/02/2020 tarihinde dava açılması sebebiyle usulsüz tebliğ şikayeti süresi içinde yapılmamıştır....