Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kişiye satıp tekrar satın alması suretiyle meskeniyet şikayetinde bulunmasının hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olup borcu ödemekten kaçındığının göstergesi olduğunu, ayrıca haczedilmezlik şikayetinin 7 günlük süreye tabi olduğunu ve davanın yasal süresi içinde açılmadığını belirterek, istinaf başvurusunun reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Uyuşmazlık, kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin usulsüz tebliğ şikayeti ve İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir....

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: 28.11.1956 tarih ve 15/15 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda, "... her davada açıldığı tarihte tespit edilen vaziyet hükme ittihaz olunması iktiza eylemesine..." gerekçesine yer verilerek, her davanın açılmasına kadar gerçekleşen hukuki ve maddi vakıalara göre sonuçlandırılması gerektiği belirtilmiştir. Diğer bir deyişle, her dava ve şikayet yapıldığı andaki şartlara göre değerlendirilmelidir. Şikayetçi tarafından açıkça şikayetten vazgeçilmedikçe dosya borcunun ödenmiş olması, icra mahkemesince usulsüz tebligat ve haczin kaldırılmasına ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez....

Haczin sonradan kaldırılmış olması önceden yapılan kesintileri hükümsüz kılmaz. (Yargıtay 12.H.D Başkanlığı'nın 2016/21562 Esas 2017/13195 Karar sayılı içtihatı) Somut olayda, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti üzerine şikayetin kabulü ve hacizlerin kaldırılması, İİK'nun 361. maddesi koşullarının oluştuğunun kabulü için yeterli olmadığı gibi, takibin kesinleşmemiş olması da takip sırasında borçlu tarafından ödenen ve alacaklı tarafından tahsil edilen paranın iadesini gerektirmez. O halde, mahkemece şikayetin yukarıda belirtilen nedenlerle reddine karar verilmesi gerekir ki ilk derece mahkemesi kararı da bu cihettedir. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen dikkate alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....

Dava ilamsız takipte gecikmiş itiraz olup mahkemece davanın görev yönünden reddine ilişkin kararın dairemizce bozulması üzerine mahkemece, gecikmiş itiraz iddiasının yerinde olmadığı, borçluya usulüne uygun tebligat yapılmadığının tespiti ile; şikayet tarihinin öğrenme tarihi olan 21/8/2015 olarak belirlenmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Ancak borçlunun, usulsüz tebligat şikayetinin; Tebligat Kanunu 32. madde gereğince usulsüz tebligatı öğrendikten itibaren 7 gün içerisinde şikayet yoluna başvurması gerekmesi karşısında, borçlu tebligattan 21/8/2015 tarihinde haberdar olduğunu bildirdiği halde, İİK'nin 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra 04.09.2015 tarihinde icra mahkemesine şikayette bulunmuştur. O halde, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Öte yandan; borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz ettiği taşınmazlardan biri de aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaz olup, mahkemece her iki şikayet konusunun da aynı dosyada çözümlenmesi ve borçludan alınacak tek bir gider avansı ile yapılacak keşifte her iki şikayet konusuna ilişkin olarak da tek rapor alınabilecek olması karşısında, mahkemenin tefrik kararı da usul ekonomisi ilkesi gereğince doğru bulunmamıştır. O halde mahkemece, kıymet takdirine itirazla birlikte meskeniyet şikayetinin yapıldığı ve tefrik kararı veren .......... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/......

      Ancak haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse tahsil harcı tam olarak alınır '' düzenlemesine yer verilmiştir.Somut olayda; borçlunun adına kayıtlı taşınmazlardan sadece biri üzerindeki haczin kaldırılmasına yönelik alacaklı vekilinin talebi, Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, alacağın haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceğinden, haczin kaldırılması için anılan yasa hükmüne uygun olarak harç ödenmesi zorunlu olup, icra müdürlüğünce harç alınmasına yönelik işlemde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. (Dairemizin 2016/17731 Esas, 2017/9947 Karar nolu, 2016/22006 Esas, 2017/13731 Karar nolu, 2019/8322 Esas, 2020/5001 Karar nolu kararı)” denilmiştir. Bu durumda emsal içtihat gereğince bir kısım mahcuzlar üzerindeki hacizlerin kaldırılması talebi alacağın haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceğinden, haczin kaldırılması için anılan yasa hükmüne uygun olarak harç ödenmesi zorunludur....

      Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 14.02.2014 gün ve 2013/8411 Esas, 2014/1054 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi birleşen dosyada şikayetçi vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Asıl dosyada şikayetçi vekili, borçluya ait taşınmazların satışı sonucu düzenlenen sıra cetvelinde, müvekkilinin alacaklı olduğu ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1355 E. sayılı icra dosyasına, haczin düştüğü gerekçesiyle pay ayrılmamasının usulsüz olduğunu, haczin süresinde satış talep edilmekle ayakta olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Birleşen dosyada şikayetçi vekili, müvekkilinin haczinin ilk haciz olması nedeniyle sıra cetvelinde müvekkiline birinci sırada pay ayrılması gerektiğini, şikayet olunan ......

        Şti.olarak görünmesi ve davacı şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresinde tebligat yapılmış olması nedeniyle davacı şirketin borçlu olarak eklenmesinde ve aracına haciz konulmasında kusurları bulunmadığını, bu sebeple yargılama gideri ve vekalet ücretinin taraflarına yüklenmemesi gerektiğini, dosyada yapılan tebligatların her ikisinin de Cafer Aygün isimli şahıs tarafından tebliğ alındığını, bu kişinin davacı şirket ile birlikte ihale aldığını ve posta memuruna kendisini şirket amiri olarak bildirdiğini, davacı şirketin tebligattan haberdar olmamasının imkansız olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Şikayet, usulsüz tebliğ sebebiyle hacizlerin kaldırılmasın istemine ilişkindir....

        İcra Müdürlüğünün 2008/1555 talimat sayılı takip dosyasına asıl takibin tarafı olmayan.....’nin usulsüz bir şekilde taraf olarak eklendiği ve bu şirketin maliki olduğu şikayet konusu araç üzerine haciz konulduğu,devamında da aracın talimat takip dosyası üzerinden İcra Müdürlüğünce ...a ihale suretiyle satılmış gibi tescil evrakı oluşturulduğu,bu belgeye istinaden aracın takyidatlarından ari şekilde ... adına tescil edildiği,şikayetçinin ise aracı 07.06.2013 tarihinde bu kişiden noter satış sözleşmesi ile satın aldığı,aracın bu şekilde 3. kişi adına tescil edilmesinden sonra ... 6....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi gereğince yapılan ödeme emri tebliğ işleminin, tebligat mazbatasında haber bırakılan komşunun adı bulunmadığından usulsüz olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulüne ve 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 13.6.2022 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

            UYAP Entegrasyonu