şikayetçi olması gerektiğini, yine üçüncü haciz ihbarnamesindeki tebligat usulsüzlüğü iddiası nedeni ile en geç 12.12.2018 tarihine kadar şikayetçi olması gerekirken 21.02.2019 tarihinde süresinden sonra itirazda bulunduğunu, şikayetin süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca şikayetler süresinde yapılmış olsa dahi reddi gerektiğini, şikayetçinin adreste ikamet ettiğini, tebligat memurunun adreste kendisini bulamayınca tebligatları muhtara bıraktığını ikrar ettiğini, ortada usulsüz tebligat bulunmadığını, hacizlerin fekkine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın şikayet olup şikayet konusu işlemlerin tebligat memurluğu ve icra müdürleri tarafından yapılması ve dosya üzerinden karar verilmesi nedeni ile müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmeyeceğini, belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istediğini bildirmiştir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, meskeniyet şikayetinde bulunarak taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 09.06.2015 tarih, 2015/11976 E-16082 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından keşideci borçlunun ölümü üzerine mirasçıları aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu mirasçıların ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini belirterek İcra Mahkemesine başvurularında usulsüz tebligat şikayeti ile beraber imzaya da itiraz ettikleri anlaşılmaktadır....
nun 13.02.2013 tarihinde icra dairesine gelerek ödeme taahhüdünde bulunduğu, bu ödeme taahhüdüne binaen icra işlemlerinin ve ödemelerin yapıldığı, borçlunun 18/11/2013 tarihinde diğer şikayet ve itiraz nedenleri ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü ve takibin kesinleşmemesi nedeniyle yapılan ödeme taahhüdünün geçersiz olduğu iddiası ile yaptığı başvuru neticesinde mahkemece takibin ve ödeme taahhüdü işleminin iptaline ve alacağın %40 oranında tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır. Borçlu ...'ya tebellüğ edilen ve usulsüzlüğü ileri sürülen Örnek ... ödeme emri tebligat mazbatasınında; tebliğ yapanın isim ve imzasını ve tarihi içermediğinden tebligatın usulsüz olduğu belirlenmiş ise de; Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren (7) gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
İİK'nun 82/1-12. maddesi gereğince, haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda; alacaklılar vekilinin talebi üzerine borçlunun İstanbul ili .. ilçesi 2385 ada 51 parsel sayılı taşınmazına haciz konulduğu, buna ilişkin 19.06.2013 tarihli Tapu Müdürlüğü yazısının İcra müdürlüğü dosyasında yer aldığı, bu tarihten sonra borçlu H.. G..' in 25.09.2013 tarihinde icra dosyasının fotokopisini aldığı görülmektedir. Borçlunun en geç dosya fotokopisini aldığı 25.09.2013 tarihinde hacizden haberdar olduğu kabul edilerek yedi günlük şikayet süresi geçtikten sonra 26.11.2013 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu anlaşıldığından şikayetin süreden reddi gerekirken esastan incelenerek yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçluların usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetkiye itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece süresinde gider avansı yatırılmadığından dava şartı yokluğu gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Borçluların icra mahkemesine başvurusu öncelikle tebligat işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet olup başvuru bu haliyle İİK.nun 16.maddesine dayalıdır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayet edene yapılan haciz ihbarnamelerine ilişkin tebligat mazbatalarında şirket yetkilisinin bulunup bulunmadığının sorulmadığı ve yine tebliğin yapıldığı çalışanın şirket yetkilisinden sonra gelen kişi olup olmadığı hususu araştırılmaksızın tebligat yapıldığı bu hali ile de yapılan tebligatın Tebligat Kanunu ve Yönetmeliğine aykırı olduğu belirtilerek davalı alacaklı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetine ilişkindir. 2....
Bu nedenle haczedilmezlik şikayeti ileri sürülemez. Ayrıca, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, haciz safhası bulunmadığından borçlunun rehinli takipte haczedilmezlik iddiası da dinlenemez. O halde, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi isabetlidir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
DAVA Borçlu vekili şikayet dilekçesinde; ödeme emri tebliğ evrakının şirket yetkilisi ve çalışan olmayan kişiye usulsüz tebliğ edildiğini, takipten 13.04.2022 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ıttıla tarihinin 13.04.2022 olarak düzeltilmesini, hacizlerin fekkini ve itirazın kabulü ile takibin durmasını/iptalini taleple %20'den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; tebligatın Kanuna uygun olarak tebliğ edildiğini, ....., isimli kişinin sigortalı çalışan olmasa bile sigortasız işçi olabileceğini beyanla talebin reddini istemiştir. III....
ve diğer eklenti ve ziraat atletleri; değilse, sanat ve mesleki için lüzumlu olan alat ve edevat ve kitapları ve arabacı, kayıkçı, hamal gibi küçük naktiye erbabının geçimlerini temin eden nakil vasıtaları... haczedilemez" hükmünün bulunduğunu, haczedilen malları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....