İcra Mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf kanun yoluna başvurulabileceği özel hükümlerle, ayrıca hangi kararlara karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı İİK'nın 363. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK'nın 36. maddesine göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları kesin olup, istinaf kanun...
Somut olayda davacının talebi satışın iptali olup mahkeme kararı İİK 363. Madde gereği kesin niteliktedir. Hal böyle olunca İİK 363. maddenin 1. fıkrasında açıkça " ... Satış ilanının iptali, satışın düşürülmesi ..." talepleri hakkında şikayet üzerine verilen icra mahkemesi kararlarının kesin olduğu belirtilmekle istinaf dilekçesinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, şikayet dışı borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, şikayet olunanın haczinin iki yıllık sürede satış istenmemesi nedeniyle düştüğü halde birinci sırada yer verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet olunanın takip dosyasında ....08.2009 günü bedeli paşlaşıma konu taşınmaza haciz konulduğu, 05.....2009 tarihinde satış avansı yatırılarak satış istendiği, bu talep üzerine ihale yapıldığı ancak ... .... ... Hukuk Mahkemesi'nin ....08.2010 tarih ve 2010/493 Esas, 2010/860 Karar sayılı ilamı ile ihalenin feshine karar verildiği, kararın ....08.2010 tarihinde kesinleştiği, ihalenin feshi davası nedeni ile satışın iki yıllık süre içinde yapılamadığı, bu durumun şikayet olunan açısından mücbir sebep olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....
Maddesinde gösterilmiş olup buna göre İcra Mahkemesi'nce 85. maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, taşkın haciz itirazı, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, satış talebinin reddi, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263.maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesi'nin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK 36. maddeye ilişkin kararlar kesin nitelikte olup istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....
Bu durumda ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik olarak talep edilen satışın durdurulması isteminin de koşulları oluşmamıştır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, HMK'nun 355. maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda kararda kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Dosya kapsamı, delil durumu, İstanbul 9....
Satışın reddine ilişkin ... müdürü kararına karşı şikayet yoluna gidilmemesi ve bu suretle kararın kesinleşmiş olması nedeniyle, geçerli bir satış talebinin varlığından söz edilemez. Şikayet olunanın alacaklı olduğu ... dosyasındaki ... Müdürünün satış talebinin reddi kararı ile ilgili muamelenin tarafı olan şikayet olunan tarafından şikayet yoluna gidilmediği halde, başka bir ... dosyasının alacaklısı olan şikayetçinin sıra cetveli ile ilgili şikayet üzerine ... Hakimi önüne getirildiğinin kabulü mümkün değildir. ... Hukuk Genel Kurulu'nun ....03.2010 tarih ve 2010/...-45 E-140 K. sayılı kararı da bu yöndedir. Bu durumda, mahkemece, süresi içerisinde geçerli bir satış talebi bulunmayan şikayet olunanın haczinin düşmüş olduğu dikkate alınarak, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, yanılgılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru olmamıştır....
İcra müdürünün, satışın yapılamayacağının tesbiti mahiyetinde kabul edilmesi gereken red kararının, satışın istenmemiş sayılması sonucunu doğurması ve bu bağlamda haczin düştüğünün kabulü hakkın özüne zarar vermektedir. Kararın bu gerekçelerle onanması görüşünde olduğumuzdan, sayın çoğunluğun bozma yönünde oluşan görüşüne katılamıyoruz....
İlk Derece Mahkemesince verilen (satışın durdurulması kararının iptali talebine ilişkin) karar konu itibariyle kesin nitelikte olduğundan, İİK’nın 365/3. maddesi gereğince istinaf isteminin reddi kararı doğru olup, anılan Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebinin reddine ilişkin son kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Davacının iddia ve savunmasına, dayandığı belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebinin reddine dair son kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 370. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 427,60 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 01.07.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/13048 sayılı dosyasındaki haciz tarihinin 06.01.2010 olduğunu, satışın ise 16.01.2012 tarihinde gerçekleştiğini, şikayet olunanın amacının satış değil diğer alacaklılar aleyhine haczi korumak olduğunu, bu davranışın hukuka aykırı olduğunu, müvekkiline ait ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1294 sayılı dosyasında taşınmazın 06.03.2009 tarihinde haciz konulup 04.03.2011 tarihinde satış talep edilip avansın yatırıldığını ancak satışın yapılmadığını, taşınmaz üzerindeki ilk haczin müvekkili tarafından konulduğunu, sıra cetvelinde müvekkilinin ilk sırada olması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelini şikayet etmiştir. Şikayet olunanlar, Akbank A.Ş. ve T. İş Bankası A.Ş. Vekilleri şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda sıra cetvelinin şikayetçinin alacaklı olduğu ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1294 sayılı dosyasından yapılması gerektiği, nedeni ile şikayetin kabulüne karar verilmiş, kararın şikayet olunan Akbank TAŞ ile T....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayet eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye elektronik olarak gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Somut olayda, şikayet eden/alacaklının icra müdürlüğünün satışın düşürülmesine dair kararının kaldıırlması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ... 2. Hukuk Mahkemesi’nin 25/03/2022 T. ve 2022/167 Esas 2022/210 Karar sayılı kararı ile talebin reddine karar verildiği, şikayet eden tarafından, talebin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, yerel mahkemenin 23.05.2022 tarihli ek kararı ile İİK’nun 365/3. maddesi gereğince istinaf isteminin reddine karar verildiği, ek karara karşı şikayet eden tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ......