Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Konya İli, Meram İlçesi, … Mahallesi … ada, … parsel ile … Mah. … ada … parsel üzerinde yapılan konutların devir işlemleri nedeniyle ödenen toplam 450.000,00-TL tapu harcının iadesi istemiyle yapılan düzeltme şikayet başvurularının zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ve ödenen tutarın faiziyle birlikte istemine ilişkindir....
Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler.İhale konusu taşınmazlara ilişkin satış ilanında ve şartnamede KDV oranının %1 olarak gösterildiği ve satış ilanının borçluya 26.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddianın ise ileri sürülmediği görülmektedir.Bu durumda, davacı taraf, KDV oranının satış ilanında %1 olarak gösterildiğini satış ilanı tebliği ile 26.12.2014 tarihinde öğrendiği halde, bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez....
- K A R Ş I O Y Y A Z I S I - Şikayet edilen ve şikayet olunan takip dosyalarında önce satışın talep edildiği, ancak icra müdürlüğünce satış talebinin reddedildiği ve daha sonra bir kısmında avansın geri alındığı, icra müdürlüğünce verilen red kararının yetkili icra tetkik mercine şikayet edilmemesi karşısında hacizlerin düştüğünün kabul edilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu husus dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından çoğunluğun bozma gerekçesine bu yönüyle iştirak etmiyorum. Kararın bu yönüyle bozulması gerekir....
Hukuk Dairesi tarafından şikayetçinin haciz tarihinin 17.12.2009 olduğu, 02.12.2011 tarihinde satış avansı yatırıldığı ancak satış talebinin dosyada bulunmadığı, sadece satış avansı yatırmasının yeterli olmadığı gerekçesiile şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava sıra cetvelinin iptali istemine ilişkin olup şikayetçinin geçerli bir haczi olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. Şikayetçi tarafından satış isteme süresi içerisinde 02.12.2011 tarihinde “satış avansı” adı altında 1.000,00 TL para yatırıldığı dosyaya ibraz edilen icra memurunun imzasını taşıyan makbuzda yatırılan paranın satış avansı olduğunun yazılı olduğu anlaşılmaktadır. Dairemiz’in 2015/4779 E., 2016/1585 K. sayılı ve 14.03.2016 Tarihli ilamında da belirtildiği üzere yatırlan paranın makbuzunda açıkça satış avansı yazdığına göre satış avansını yatıranın satış talebinde bulunmuş olduğu da kabul edilmelidir....
nun 134/8.maddesi gereğince zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle hukuki yarar yokluğu gerekçesiyle reddi ile şikayet esasa girilmeden reddedildiğinden para cezası tayinine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu, ancak sözkonusu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından HMK'nun 355 ve 353- (1) b) 2) maddeleri gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunun REDDİNE, 2- Eskişehir 3....
İhale konusu taşınmazlara ilişkin satış ilanında ve şartnamede KDV oranının %1 olarak gösterildiği ve satış ilanının borçluya 18.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddianın ise ileri sürülmediği görülmektedir. Bu durumda, davacı taraf, KDV oranının satış ilanında %1 olarak gösterildiğini satış ilanı tebliği ile 18.11.2014 tarihinde öğrendiği halde, bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez. O halde; mahkemece borçlunun şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü diğer fesih nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bozulması gerekirken, Dairemizce onandığı anlaşılmakla karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....
Şikayet, 15/01/2020 tarihli müdürlük kararının iptaline ilişkin olup, davacı taraf, İİK'nın 114- 5. maddesine göre taşınır ihalesine teminatsız katılmaları gerektiğini iddia etmiştir....
Mahkeme gerekçeli kararında özetle; "şikayet edene en son satış ilanının tebliğe çıkarıldığı, satış ilanı tebligatının "Tebligat adreste muhatabın işe gittiğini ve aynı konutta sürekli birlikte oturduğunu beyan eden ehil ve reşit görünümlü abisi Burhan Bulut imzasına tebliğ edildi." şerhi ile 18/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Şikayet eden borçluya satış ilanının usulüne uygun tebliğ edildiği, bu nedenle şikayetçiye gönderilen satış ilanının 18/12/2020 tarihinde tebliği ile şikayetçi tarafın en geç bu tarihte takibe ve tebliğe muttali olduğunun kabulü gerekmiştir....
Somut olayda satış ilanının şikayetçi borçluya bizzat 27.11.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. KDV muafiyetinin satış şartnamesinde gösterilmemesi, satış öncesi döneme ilişkin bir şikayet olup, satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez. Ayrıca; KDV muafiyetinin satış şartnamesinde gösterilmemesi hususu borçlu tarafından açıkça ileri sürülmediği ve ihalenin feshi yargılamasında mahkemece re'sen bakılacak hususlardan olmadığı halde mahkemece bu hususun fesih nedeni olarak kabul edilmesi de doğru görülmemiştir. b) Mahkemenin satış ilanının diğer takyidat alacaklılarına tebliğ edilmediğine ilişkin gerekçesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İİK'nun 127. maddesi gereğince, taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği taşınmaz hissedarlarına tebliğ edilmelidir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 31.03.2021 tarihli ve 2021/108 Esas, 2021/201 Karar sayılı kararıyla; şikayet olunan alacaklı tarafından borçlunun taşınmazı üzerine haciz konulmasını talep ettiği tarih olan 22.07.2010 tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde satış talebinde bulunması gerektiği, bulunmadığı takdirde haczin düşeceği, şikayet olunan alacaklı tarafından bu tarihten itibaren 26.07.2012 tarihine kadar herhangi bir işlem yapılmadığı, 26.07.2012 tarihinde satış avansı yatırıldığı ve icra müdürlüğünce bu hususun dikkate alınarak haczin devam ettiği yönünde kanı oluşmuş ise de taşınmaz üzerine haciz talebi ile satış avansının yatırıldığı tarihler dikkate alındığında şikayet olunan bankanın haciz istemini 2 yıllık süre içerisinde yatırmadığı, İİK'nun 106 ve 110 maddeleri dikkate alındığında taşınmaz üzerindeki haczin düşmüş olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....