WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçluya 103 davetiyesi 02.03.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, meskeniyet şikayeti için İİK nun 16. maddesi kapsamında öngörülen yedi günlük şikayet süresi geçirilmiştir. Bu kapsamda meskeniyet şikayetinin süreden reddine dair verilen karar isabetlidir. Satışın durdurulmasına yönelik talep yönünden verilen kararın ise İİK nun 363. maddesi kapsamında istinaf kabiliyeti bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davacının meskeniyet şikayetine ilişkin istinaf taleplerinin HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, İlk derece mahkemesince satışın durdurulması talebinin reddine ilişkin kısmı yönünden ise, davacının talebinin istinafa tabi olmadığı anlaşılmakla, İİK'nun 363/1 , HMK352 ve HMK 346 maddeleri gereğince istinaf dilekçesinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Meskeniyet şikayeti yönünden İstanbul 11....

İcra mahkemesince verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararları, kesinleşmek koşuluyla sonraki şikayet yönünden kesin hüküm teşkil ederler. Somut olayda, meskeniyet iddiasının kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmiş ise de, Ayvalık İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/01/2020 tarih ve 2019/188 E-2020/10 K. sayılı kararının 25/02/2020 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla dava tarihi itibariyle kesin hüküm bulunmadığı anlaşılmakla verilen karar isabetsizdir....

İcra Müdürlüğü'nün 2019/7688 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Şikayet konusuz kaldığından, talep konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve taşınmazların satılmasının şikayeti konusuz bırakmayacağı belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, davacı borçlu aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, borçlu tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir....

Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararında bahsi geçer tebligatın azledilen vekile yapılan tebligat olduğunu, davacı asile 103 davet kağıdının ve kıymet takdir raporunun 10/09/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, bu tarihten itibaren süresi içerisinde şikayet yoluna başvurulduğunu, kaldı ki ikinci kez yapılan tebligatın yeni bir şikayet hakkı tanıdığını, bu nedenlerle kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. GEREKÇE: Dava, meskeniyet şikayetine ilişkindir. Meskeniyet şikayetinin hacizden haberdar olunduğu tarihten itibaren yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde ileri sürülmesi gereklidir. Dosyanın tetkikinde davaya konu taşınmazın tapu kaydına haciz konulması sonrasında, davalı alacaklı vekilinin talebi üzerine davacı borçlunun vekili Av....

İİK'nun 82/12. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup, şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda; borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazında, 29.06.2015 tarihinde kıymet takdirine yönelik keşif yapılmış olup, kıymet takdir tutanağında; "adres kapalı olduğundan içeriye girilemedi, soruldu, borçlunun çarşıda dükkan işlettiği beyan edildi, çarşıya gidildi saat 13.30’da borçlu alınarak adrese tekrar gelindi adresi açtı bilirkişiyle birlikte girildi, gezildi, notlar alındı" ibaresi yazılı ise de, tutanakta borçlunun imzası olmadığı gibi, imzadan imtina ettiğine dair bir kayıt da mevcut değildir. Asıl olan, borçlunun öğrendiğini bildirdiği tarih olup, bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Bu durumda, borçlunun taşınmazına konulan haczi şikayet dilekçesinde beyan ettiği tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir....

    Borçlu, vekili aracılığıyla yaptığı ... günlü şikayetinde; Kıymet Takdiri Raporu tebliği ile hacizden hebardar olduğunu, ... günü meskeniyet şikayetini yaparken icra dosyasını inceleyince 103 tebliğatını öğrendiklerini, 103 Davet Kağıdının usulsüz tebliğ edildiğini, tebliğ tarihinin ... olarak düzetilmesini istemiş, Mahkemece şikayet kabul edilerek 103 davet kağıdı tebliğ tarihinin ... olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. .//. İİK'nun 103. maddesinde Tebliğat Kanunu'na göre bir tebliğ yapılması zorunluluğundan bahsedilmemekte, icra dairesine davet edilmekten, haciz tutanağının bir örneğinin ilgili şahsa verilmesinden bahsedilmektedir. Hacizden haberdar olmak yeterlidir. Olayımızda borçlunun ... tarihinde hacizden haberdar olduğu kendi beyanı ile sabittir. İcra Mahkemesi abesle iştigal etmez. Meskeniyet şikayetinde tartışılacak husus ayrı bir dava konusu yapılamaz....

      Somut olayda, borçlunun aynı takip dosyasına ve aynı taşınmaza ilişkin olarak 16.09.2011 tarihinde meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28.02.2013 tarih ve 2011/104 E-2013/30 K. sayılı kararı ile, keşif giderlerinin borçlu vekiline verilen ihtarlı kesin süreye rağmen yatırılmadığından şikayetin reddine karar verildiği, kararın taraflara tebliğ edildiği ve taraflarca temyiz edilmeyerek 12.03.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Söz konusu ilamın tarafları ile konusunun, temyize konu karar ile aynı olduğu görülmüştür. Bu durumda anılan icra mahkemesi kararı aynı konuda yapılan diğer şikayet yönünden kesin hüküm teşkil edeceğinden, mahkemece kesin hüküm nedeniyle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İcra ve İflas Kanunda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği taşınmaz üzerinde 25.07.2013 tarihinde yeniden haciz konulduğu ve satış işteme süresi geçmiş ise de, 21.11.2012 tarihinde konulan haczin, yürürlükte olan İİK'nun 106. maddesi uyarınca satış isteme süresinin 2 yıl olduğu ve şikayet tarihi itibari ile satış isteme süresinin geçmediği görülmektedir. Buna göre alacaklı haciz tarihinden itibaren İİK'nun 106. maddesinde öngörülen iki yıllık sürede haciz istediğinden İİK'nun 110. maddesi uyarınca haczin düştüğünden söz edilemez....

          O halde; her ne kadar taşınmaz üzerine daha önce konulmuş haciz bulunmakta ise de yukarıda da açıklandığı üzere her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından son hacze yönelik meskeniyet şikayeti İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal sürede olup mahkemece esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken istemin kesin hüküm ve süre aşımı nedeniyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu hakkında Karaman 4. İcra Müdürlüğü'nün 2013/...ve ... Esas sayılı dosyaları ile icra takibi yapılmış, her iki dosyada da borçlunun evine haciz konulması üzerine borçlu vasisi ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunmuş, şikayet talepleri iki ayrı esasa kaydedilmiştir. Mahkemece, 2013/... Esas sayılı dosyanın, 2013/... Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş yapılan yargılama sonunda, Karaman 4. İcra Müdürlüğü'nün 2013/......

              UYAP Entegrasyonu