Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklılar tarafından başlatılan icra takibinde, şikayetçi borçlunun, 2138 parsel sayılı taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiası ile icra mahkemesine başvurduğu, ... 2.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 25.10.2018 tarihli, 2018/733 E.-973 K. sayılı kararı ile meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddine karar verildiği borçlu yanca ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, meskeniyet şikayetinin kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

    İİK'nun 82/12. maddesi gereği meskeniyet şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlunun adına kayıtlı meskende bizzat oturması şart olmadığı gibi, burayı kiraya vermesi dahi bu talepte bulunmasına engel değildir. Ayrıca borçlunun birden çok taşınmazı olması halinde de bunlardan biri hakkında meskeniyet şikâyetinde bulunulabilir. Somut olayda; borçluya ait birden fazla ev de bulunmadığı halde eşinin köy evinde oturduklarından bahisle meskeniyet şikayetinin reddi doğru değildir. Yapılan incelemede borçluya ait evin 45.000 TL değerinde olduğu belirlenmiş olup, belirlenen bu bedel nazara alındığında anılan evin borçlunun haline münasip meskeni olarak kabulü gerekir. Bu durumda Mahkemece, meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, hükmüne uyulan bozma ilamına uygun düşmeyen gerekçelerle bu yöndeki istemin de reddi doğru değildir....

      mernis adresine yönelik usulsüz tebligata ilişkin açılmış şikayet davası ve gecikmiş itiraz bulunmadığından borçlunun takipten haberdar olduğu kanaatiyle meskeniyet şikayetinin yasal süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle şikayetin usulden reddine karar verildiği görülmektedir....

        İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/15 Esas sayısına kaydedildiği, mahkemece 2014/15 E. sayılı dosyada 04.04.2014 tarihli tensip tutanağının 5 numaralı bendinde birlikte açılan kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet iddiası davalarının farklı yargılama usullerine tabi olması nedeniyle meskeniyet iddiası davasının bu dosyadan tefrikine karar verilerek mahkemenin 2014/29 E. sayılı dosyasına kaydedildiği görülmektedir. Bu durumda, borçlunun 20.02.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürededir. O halde mahkemece, borçlunun, haczi, kıymet takdirinin tebliğ edildiği 18.02.2014 tarihi itibariyle öğrendiği ve şikayetin süresinde olduğu dikkate alınarak işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin süre yönünden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi ŞİKAYET EDEN : ŞİKAYET OLUNAN : Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikâyetçi vekili, borçluya ait taşınmazın şikâyet olunana, alacağa mahsuben satıldığını, müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyasından konulan haczin önceki tarihli olması nedeniyle, alacağa mahsuben ihale yapılmasının yasaya aykırı olduğunu, gerek ihalenin ve gerek sıra cetvelinin usule uygun olmadığını, müvekkilinin de paylaşım dışında tutulamayacağını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikâyet olunan ... yargılamaya katılmamış; şikâyet olunan ... ise, meskeniyet iddiasına ilişkin şikâyet sonucunun beklenmesi gerektiğini savunmuştur....

            ŞİKAYET Şikayetçi borçlu vekili şikayet dilekçesinde, 6247 ada 30 parsel 8 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazı üzerine konan haczin mesken olarak kullanıldığı iddiası ile kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, davacı borçlunun hacizden hazır bulunduğu 28.05.2021 tarihli keşif ile haberdar olduğu ve şikayetin süresinde olmadığı, borçlunun birden fazla taşınmazının olduğu taşınmazın haline münasip evi olmadığı, borçlunun mal kaçırma gayretinde olduğu, kıymet takdirinde emsallerinin altında değer tespit edildiği, taşınmazın herhangi bir kredinin temini olarak verilip verilmediğinin tespiti gerektiği iddiaları ile meskeniyet iddiasının reddedilmesini talep etmiştir. III....

              Taşınmazın arsa olarak tapuda kayıtlı olması, üzerinde konut niteliğini haiz bir yapı bulunduğu sürece borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel değildir. Somut olayda, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmazın tapuda arsa vasfında olup 209,00 metrekare miktarında olduğu ve 1/12 hissesine tekabül eden 17,42 metrekaresinin borçluya ait bulunduğu anlaşılmaktadır. Bağımsız bir kat irtifakına geçilmemiş arsa vasfında olan taşınmazda bulunan borçlu hissesinin değerinin tespit edilebilmesi için, arsa ile arsa üzerinde bulunan yapının toplam değerinin birlikte tespit edildikten sonra, bu değerden borçlu hissesine düşen miktarın belirlenerek meskeniyet iddiasının değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayanan ve sadece borçlunun fiilen oturduğu dairenin değerinin tesbitine ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru değildir....

                Somut olayda; borçlu şikayet dilekçesinde taşkın haciz şikayeti ile birlikte meskeniyet ve aile konutu iddiasıyla haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş, mahkemece aile konutu iddiası incelenmiş olmasına rağmen meskeniyet şikayetinin incelenmediği ve hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği görülmüştür. O halde mahkemece meskeniyet şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, kıymet takdirine itiraz yönünden dosya tefrik edilmiş, meskeniyet iddiasına yönelik yargılamaya bu dosya üzerinden devam edilerek şikayetin süresinde olmadığından reddine, karar verilmiştir. Davacılar istinaf başvuru dilekçesinde özetle hukuki bilgilerinin bulunmadığını, kanunda belirtilen sürelerden haberlerinin olmadığını, bu nedenle davayı süresinde açtıklarını düşündüklerini, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir. Meskeniyet iddiası ile haczin kaldırılması talebi hukuki mahiyeti itibariyle şikayet olmakla 7 günlük süreye tabidir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak meskeniyet şikayetinde bulunduğu, mahkemece şikayetin süreden reddine karar verildiği, karara karşı davacı borçlunun istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır. İİK.82.maddesinin 1.fıkrasının 12.bendi gereğince borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Meskeniyet iddiası İİK.16.maddesi kapsamında şikayet olup aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre de icra mahkemesine yapılmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu