Şikayet edilen vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; 818 sayılı BK'nın 267. (6098 sayılı TBK'nın 336.) maddesine göre kiralayanın işlemiş bir senelik ve işlemekte olan 6 aylık kira alacağının temini için kiralanan yerde bulunan kiracının menkul eşyası üzerinde hapis hakkı bulunduğu, bu hakkın 2004 sayılı İİK'nın 23 ve 270. maddeleri uyarınca rehinli alacak niteliğinde olduğu ve menkul malların satış bedelinin öncelikle hapis hakkı sahibi davacıya ödenmesinin gerektiği gerekçesiyle, şikayetin kabulüne ve şikayet konusu 15.04.2014 tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; İlk Derece Mahkemesince; davacı tarafından icra dosyasında hapis hakkına konu edilen menkullerin satış bedelinin paylaştırılmasındaki sıraya itiraz edildiği, kiraya verenin hapis hakkını düzenleyen TBK'nın 336. maddesinde kiraya verenin hapis hakkına ilişkin olarak "taşınmaz kiralarında kiraya veren, işlemiş bir yıllık ve işlemekte olan altı aylık kira bedelinin güvencesi olmak üzere, kiralananda bulunan ve kiralananın döşenmesine veya kullanılmasına yarayan taşınırlar üzerinde hapis hakkına sahiptir." hükmüne yer verildiği, Gebze 1....
Kiralayanın hapis hakkının kullanımına ilişkin bir örnek form bulunmadığından talebin icra müdürlüğüne yönelik bir dilekçe ya da icra müdürlüğüne yapılacak sözlü beyanın tutanağa geçirilmesi suretiyle yapılması gerekir. İİK m. 270/f. III’e göre, icra dairesi üzerlerinde hapis hakkı bulunan eşyanın defterini yaptıktan sonra icra takibinde bulunması için kiraya verene on beş günü geçmemek üzere uygun bir süre verir. Kiraya veren bu süre içinde rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabilecektir. Ancak kiraya veren bu süre içinde hareketsiz kalırsa hapis hakkı defteri hükümsüz kalır....
İhtiyati hacze itiraz eden vekili, kira sözleşmesinin geçersiz olduğunu, kiralayanın hapis hakkını kullanması nedeniyle alacağın rehinle tmin edilmiş sayılması gerektiğini, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip talebinde bulunulduğunu belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, hapis hakkına konu eşyaların alacağı karşılamaya yeterli olmadığı, kira sözleşmesinin geçerliliğinin ise İİK.nun 265.maddesi kapsamında bulunmadığı belirtilerek, itirazın reddine karar verilmiş, hüküm müteriz vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflâs Kanunu'nun (İİK) 257’nci maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz isteyebilir. Alacağın rehinle temin edilmiş olması hâlinde ise ihtiyati haciz kararı verilemez. İİK’nın 23,II hükmü uyarınca hapis hakkı, İİK’nın uygulanması açısından rehin sayılır....
Bu yasal düzenlemelerde göstermektedir ki, kendisine ödeme emri tebliğ olunan borçlu, tebliğden itibaren 7 gün içinde rehin hakkına (hapis hakkı) ilişkin itirazlarını da diğer itirazları ile birlikte İcra Müdürlüğü'ne bildirmek zorundadır. Bu husus alacaklı itirazın kaldırılması için İcra Mahkemesi'ne veya itirazın iptali için Genel Mahkeme'ye başvurduğunda incelenerek karara bağlanmalıdır. Somut olayda borçluya ödeme emri 01.10.2015 tarihinde tebliğ olunmuş 07.10.2015 tarihinde yasal 7 günlük süre içerisinde verdiği itiraz dilekçesinde yapılan işlemlerin usulsüz olması nedeniyle rehin hakkına itirazını ve borca itirazını bildirmiş, takip durmuştur. Bu durumda alacaklı itirazın kaldırılması veya itirazın iptali kararı getirmedikçe hakkında takibe devam olunmayacağından ve rehin hakkına ilişkin itirazlar alacaklının bu başvurusu sırasında tartışılacağından ayrıca İcra Mahkemesi'nden defter tutma ve hapis hakkı işleminin iptalini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır ( Yargıtay 8....
Somut olayda; Uyuşmazlığın kira sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip feshedilmediği ve kiracının kiralayana kira borcu olup olmadığı noktasında toplandığı, eşyaların tesliminin uyuşmazlığın esasını çözeceğinden bahsedilemeyeceği, taraflar arasındaki kira kontratının kapsamı, kiralananın niteliği, kullanım şekli, yıllık kira bedeli, davacı tarafça yaptırılan delil tespiti ile saptanan tıbbi malzeme ve cihazların niteliği ile bedeli (yıllık kira bedelinin çok üzerinde değerde oluşu) dikkate alındığında mahkemece tespit dosyası getirtilip kiralayanın hapis hakkına ilişkin beyanları ile davalı kiralayanın istinaf dilekçesinde bahsettiği Antalya Genel İcra Dairesinin 2020/294480 esas sayılı takip dosyasındaki takibe konan kira alacağının miktarı gözetilerek TBK'nun 336. maddesindeki hapis hakkı şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilerek kiralananda bulunan ve takibe konu kira bedelini aşan eşyanın teminat karşılığında davacı tarafa teslim edilmesine dair ihtiyati tedbirin kabulüne karar...
- K A R A R - Dava, kiralayanın rehin ... iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. İcra Mahkemesince davacı yanca girişilen rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe vaki itirazın kaldırılması yargılamasının sonuçlanmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 267 nci maddesine göre bir taşınmazın kiralayanı, geçmiş bir senelik ve cereyan etmekte olan altı aylık kiranın temini için kiralananın tefrişatına ve tezyinatına ve ondan intifaı temine mahsus olup kiralananın dahilinde bulunan menkul eşya üzerinde hapis hakkını haizdir. Hapis hakkının nasıl dermeyan edileceği aynı yasanın 269 ve hapis hakkına konu eşyanın hangi usulle paraya çevrileceği de İcra ve İflas Kanunu’nun 270 nci maddesinde açıklanmıştır....
in alacağının öncelik kapsamı içinde kalıp kalmadığının belirlenmesi, bu konudaki delillerin toplanması ve gerekiyorsa düzenlenecek yeni sıra cetvelinde alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alacaklarının saptanması, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat verilmesi (İİK'nun 17/I) gerekirken, bu değerlendirmenin sınırlı yetkili icra müdürüne bırakılmasının doğru olmadığı gerekçesiyle asıl dosya bakımından bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, kiralayanın işlemiş 4 aylık ve işlemekte olan 2 aylık kira alacağının teminatı olarak borçluya ait taşınır eşya üzerinde hapis hakkını kullandığı, bu nedenle paylaşıma konu satış bedeli üzerinde öncelik hakkının bulunduğu, sıra cetvelinde hapis hakkı sahibine öncelikle ödeme yapıldıktan sonra artan kısmın haciz alacaklısına ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, asıl şikayetin kabulü ile hapis hakkı alacaklısı ... İnş. Teks. Taah. Ve Tic. A.Ş.'...
Şikâyet eden vekili müvekkilinin borçlunun ticari faaliyetini sürdürdüğü taşınmazın kiraya vereni olduğunu ve bedeli paylaşıma konu mallar üzerinde hapis haklarının bulunduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptali ile birinci sıraya alınmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İcra Mahkemesince evrak üzerinden yapılan incelemeye göre şikâyetçinin takibinin kiralayanın hapis hakkına dayalı olduğu ve rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, bu itibarla öncelikli sayılacağı gerekçesiyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş; hüküm aleyhine şikâyet olunan vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Şikayet olunanlar ... ve ... vekili, müvekkillerinin işçi alacağı olan alacaklarının rüçhan hakkına sahip olduğunu, şikayetçinin haciz ve hapis hakkının müvekkillerinin hacizlerinden sonra olduğu gibi şikayetçinin takip dosyasında icra kefili olup müvekkillerinin haciz işlemlerini bildiğini, borçlu şirket işyerini boşalttıktan ve şikayetçinin hapis hakkı sona erdikten sonra müvekkillerinin şikayetçinin haczine konu makineler dışındaki makinelere haciz koyduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ... vekili, müvekkiline şikayete konu sıra cetvelinde pay ayrılmadığını savunarak, şikayetin husumetten reddini istemiştir. Şikayet olunan SGK vekili, borçlu şirketin ödenmeyen prim, işsizlik primi, damga vergisi borçlarından dolayı icra takibi yapıldığını, 30.09.2012 tarihinde gerçekleştirilen haciz işleminin diğer hacizlerden önce olup amme alacağı olan alacaklarının rüçhanlı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....