Şikayet edilen ... vekili şikayete konu iş makinesinin ... tescilinin zorunlu araçlardan olduğunu, ... sicilinin de resmi sicil olduğunu, bu nedenle resmi sicile yapılan haciz ile haciz işleminin tamamlanmış olacağını, ayrıca fiili hacze gerek olmadığını, savunarak şikayetin reddini istemiştir. Şikayet edilen ... vekili şikayetin süresinde olmadığını, müvekkilinin alacaklı bulunduğu dosyalarda davaya konu iş makinesinin 26.10.2011 tarihinde haczine karar verilerek, ticaret odasına müzekkere yazıldığını ve haczin işlendiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
Mahkemece, şikayetçi vekilinin, sıra cetvelinin 3. sırasında yer alan haczin geçersizliğini ve sıralamada yer almaması gerektiğini ileri sürmesi karşısında, sıra cetvelinin düzenlenmesinde göz önüne alınması gereken ilk hususun icra takibinin ve buna bağlı olarak geçerli bir haczin varlığı olduğu, somut olayda sıra cetvelinin 3. sırasında yer alan alacağın ... ...'nün borçlu... San. Tic. Ltd. Şti. nin vergi borcu nedeniyle 26.01.2005 tarihli haczin dayanağını teşkil eden takibin şirketin ortağı olan taşınmaz maliki gerçek kişi hakkında olmayıp şirket aleyhine olduğu, gerçek kişinin kişisel sorumluluğuna yönelik bir takibin bulunmadığı, taşınmaz maliki ... hakkında ......
Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK'nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 Esas, 1997/729 Karar;.....nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 Esas, 2001/516 Karar; .....nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 Esas, 2004/183 Karar). HMK'nun 33. maddesi gereğince, bir davada ileri sürelen olgulara dayalı olarak uyuşmazlığı nitelemek ve yasa maddelerini doğru olarak uygulamak hakimin görevidir. Yani hukuki tavsif hakime aittir. Somut olayda; başvuru, taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemine ilişkin olup, şikayet mahiyetindedir. Mahkemece haciz tarihi itibariyle tapuda borçlunun malik görülmesi nedeniyle, tapu kütüğüne şerh verilen satış vaadi sözleşmesinin hacze engel olmadığı gözetilerek, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsizdir....
İstihkak ve şikayet davaları süre,harç,yargılama prosedürü ve temyiz inceleme yeri yönünden farklı usule tabi olduğundan mahkemece davacı 3.kişi tarafından açılan istihkak davası ile şikayet davasına ayrı ayrı bakılması gerekirken davaların birleştirilmesi doğru görülmemiştir.Mahkemece davalar tefrik edilerek yargılamaya istihkak ve memur muamalesini şikayet olarak ayrı ayrı bakılmalı ve sonucuna göre ayrı ayrı karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı kişiye geri verilmesine 03.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; şikayet olunanın İİK'nın 88. maddesine göre borçlunun DSİ nezdindeki hak ve alacaklarına koydurduğu 01.03.2010 tarihli haczin bu tarih itibariyle doğmuş bir alacak bulunmadığından geçerli olmadığı, bu durumda geçerli ilk haczin şikayetçinin İİK'nın 89. maddesine göre düzenlenmiş doğmamış alacakları da kapsayacak nitelikte olan haciz ihbarnamesine dayalı 04.03.2010 tarihli haczi olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile anılan sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir....
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, ...... 2.İcra Müdürlüğü’nün 2010/ 7534 E. sayılı takip dosyasında şikayet dışı borçlu .....hakkında başlattıkları icra takibinde borçluya ait taşınmazın satılarak paraya çevrildiğini, şikayet olunanın alacaklısı olduğu .....Müdürlüğü’nün 2012/1159 E. sayılı takip dosyasında sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinde 1. sırada bulunan şikayet olunanın başlatmış olduğu icra dosyasında taşınmaza konulan haczin süresinde satış istenmemesi sebebiyle düştüğünü ileri sürerek, 06.02.2015 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetinin reddini istemiştir....
Değerlendirme İİK'nın 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce yukarıda belirtilen maddeler uyarınca haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusu olmayacağından, başvurunun fuzuli yapıldığı kabul edilmelidir. Bununla birlikte, şikayet tarihi itibariyle satış isteme sürelerinin henüz dolmadığı hallerde ise, şikayetin incelenmesi sırasında haczin ayakta olup olmadığının mahkemece değerlendirilmesi ve haczin düştüğünün tespiti halinde, şikayetin konusuz kabulü gerekeceğinden, şikayetin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekecektir....
Üçüncü adına kayıtlı taşınmazın satışından elde edilen 97.323,80 TL'nin paylaşımı için yapılan sıra cetvelinde şikayet olunan kurumun 27.02.2009 tarihli haczine dayanılarak 14.972,39 TL bedelle birinci sırada yer verildiğini, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyanın ikinci sırada kaldığını, dava konusu taşınmaza ilişkin tapu kayıtları incelendiğinde şikayet olunan kurumun 27.02.2009 tarihli 1.590,69 TL bedelli haciz şerhi bulunmasına rağmen sıra cetvelinde alacak miktarının 14.972,39 TL olarak belirtilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin alacağıyla birlikte şikayet olunan kurumun 14.972,39 TL'lik kalan bakiyesinin garameten paylaştırılması gerektiğinden düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan, şikayete cevap vermemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sıra cetvelinin 1 ve 2 nolu bölümlerinde yer alan ve 04.10.2013 tarihinde satılan taşınırlar görülmeden evrak üzerinden haciz yapıldığının belgelerle sabit olduğu, 6183 sayılı yasanın 77 ve 78. maddelerine uygun ve geçerli bir haczin söz konusu olmadığı, 30.12.2013 tarihli sıra cetveli ve derece kararına konu 1. sırada belirtilen ve.... bedelle ihale edilen taşınırlar yönünden şikayet olunan SGK alacağının garameye giremeyeceği gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile.... tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Müdürlüğü'nün 2008/10355 sayılı takip dosyasında düzenlenen bir sıra cetveli bulunmadığı halde bu dosyanın sıra cetveli imiş gibi karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bedeli paylaşıma konu araçların 2008/10355 sayılı dosyadan haczedildiği ve satıldığı, sıra cetvelinin ise taraflarla ilgisi bulunmayan 2007/601 sayılı dosyadan düzenlendiği, sıra cetvelinin kural olarak ilk kesin haczin konulduğu ... dosyasından düzenlenmesi gerektiği, ilk haczin yapıldığı dosyadan düzenlenen geçerli bir sıra cetveli bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine, sıra cetvelinin 2008/10355 sayılı takip dosyasında düzenlenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi ve şikayet olunan ... vekilleri temyiz etmiştir. ...-Şikayet, İİK'nın 142. maddesine dayalı olarak sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Şikayet olunan ... ... İl Müdürlüğü'nün karar başlığında ......