Taşınmazlar üzerindeki ilk haciz kaydının 05/07/2012 tarihli olduğu, alacaklı vekilinin 11/07/2014 tarihinde; "borçlunun adına kayıtlı ve tespit edilecek başkaca taşınmazlarına kayden haciz konulması" talebinde bulunduğu, bu talep doğrultusunda şikayet konusu taşınmazlar üzerine 14/07/2014 tarihinde yeniden haciz şerhi işlendiği, alacaklının talep içeriği nazara alındığında, geçerli bir haciz talebinin olduğu, bu talep doğrultusunda taşınmazlara yeniden haciz konulmasında usulsüzlük olmadığı görülmüştür. İİK'nun 82. maddesinin 4 ve 12. bentlerinde yer alan haczedilmezlik şikayetleri, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa konulan her haciz yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki meskeniyet şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince meskeniyet ve haczedilmezlik şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararın şikayet eden-3.kişi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet eden-3. kişi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; icra dosyasından borçlu...'in adına kayıtlı olan ... İli, ... İlçesi, ... Ulvi ......
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın memur muamelesi şikayet olarak ikame edildiğini, ikame edilen davanın memur muamelesini şikayet olarak değil "haczedilemezlik" şikayeti olarak açılması ve bu nedenle usulden reddi gerektiğini, haczin 30/07/2021 tarihli olup davanın haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede açılması gerektiğini, davacı vekilinin müvekkilinin 11/10/2021 tarihinde haciz uyguladığını öğrendiğini beyan ettiğini, bu durumda eldeki davada memur işlemini şikayet olarak açıldığından ve yasal sürede geçtiğinden haczedilmezlik iddiası ile dava açılamayacağını, haczin uygulandığı tarih itibarı ile dava konusu araçlar yönünden alınmış bir kamuya tahsis kararı bulunmadığını, haciz tarihinden sonra alınan kararın kötüniyetli bulunduğunu, ayrıca davacı vekilinin haczin 11/10/2021 tarihinde öğrenildiğine dair iddiasının da gerçeği yansıtmadığını, davacı vekilinin 03/09/2021 tarihli talebi üzerine borçlu belediyeye müzekkere yazılarak 34 XX 183 ve 34 XX...
İcra Müdürlüğünün 2021/7989 Esas sayılı takip dosyasından şikayet konu taşınmaza tatbik edilen haciz şikayet tarihinden sonra yargılama sırasında düştüğü görülmekle konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, dava açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 31.05.2023 tarih ve 2023/613 E. - 2023/1231 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Ankara 3....
İİK'nın 82. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce yukarıda belirtilen maddeler uyarınca haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusu olmayacağından, başvurunun fuzuli yapıldığı kabul edilmelidir. Bununla birlikte, şikayet tarihi itibariyle satış isteme sürelerinin henüz dolmadığı hallerde ise şikayetin incelenmesi sırasında haczin ayakta olup olmadığının mahkemece değerlendirilmesi ve haczin düştüğünün tespiti halinde, şikayetin konusuz kaldığının kabulü gerekeceğinden, şikayetin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekecektir....
Şikayet, ... Bankası'ndan gönderilen paranın bulunduğu banka hesaplarına konulan haczin kaldırılmasına yönelik olup, Mahkemece yapılacak iş, şikayete konu hesaplarla ilgili bankalardan hesap dökümleri getirtilip, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle haczedilen paraların niteliği değerlendirilerek hesabın havuz hesabı olup olmadığı belirlenmeli, havuz hesabı oluşturulmuş ise; haczedilmezlik şikayetinin reddine, havuz hesabı oluşturulmamış ve hesaptaki paraların, vergi, resim ve harç veya İller Bankası'ndan gönderilen para niteliğinde olmaları halinde (bu olgu belirlendiği takdirde) haczedilemeyeceği düşünülerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, davacı tarafça herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı gerekçesi ile hüküm tesisi isabetsizdir....
Kabule göre borçlu vekilinin İcra Mahkemesi’ne başvuru dilekçesindeki iddialar haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. İİK’nun 18/3. maddesi "Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılması uygun görüldüğü takdirde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir" hükmünü içermektedir. Şikayet niteliğindeki haczedilmezlik başvurusunun icra dosyası kapsamı da gözönünde bulundurularak, İcra Mahkemesi’nce mevcut delil durumuna göre sonuçlandırılması gerekir....
Şikayetçinin başvurusu bu haliyle İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendine dayalı haczedilmezlik şikayetidir.İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, haczedilen taşınmazın haline münasip ev olduğunu ileri sürerek haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş, mahkemece istemin süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir. İİK.nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda takibin kesinleşmesi üzerine borçluya ait meskene 10/11/2011 tarihinde haciz konulduğu, borçlu ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Şikayetçi haczedilen taşınmazının, İİK'nın 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 103. maddeye ilişkin davetiyenin 25/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tarihe göre şikayetin yasal süreden sonra olduğu gerekçesiyle istemin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. Haczedilmezlik şikayeti İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, aynı Kanun'un 16/1. maddesi gereğince haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede şikayet konusu yapılmalıdır....