Mahkemece, şikayet kabul edildiğine göre İİK.nun 71.maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin durdurulması isabetsiz ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/439 E. - 2014/1005 K. sayılı ve 23.10.2014 tarihli kararının hüküm bölümünün (1) nolu bendindeki; "takibin İİK.nun 33. maddesi gereğince durdurulmasına" sözcüklerinin karar metninden çıkartılarak yerine; "icranın geri bırakılmasına" kelimelerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Şikayet, zamanaşımı sebebiyle icranın geriye bırakılması istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Takip dayanağının bono olmasına, vade tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 661, 662 ve 663. maddelerine göre üç yıllık zamanaşımına tabi bulunmasına, davalı alacaklının 05/02/2016 tarihinden 15/06/2021 tarihinde kadar davalı alacaklının herhangi bir icra işlemi yapmamış olmasına, ceza davalarının zamanaşımını kesen sebeplerden olmamasına (Yargıtay 12.HD 2015/6339 E, 2015/8227 K) göre mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, İstinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın kesinleşmesine kadar icranın geri bırakılması kararının etkisini devam ettirip ettirmediğine ilişkindir. İcra Mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf yoluna başvurabileceği özel hükümlerle ayrıca hangi kararlara karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı İİK'nun 363....
İİK'nun 71/2. maddesinde, "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı Kanun'un 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" düzenlemesi yer almakta, İİK'nun 33/a-1. maddesinde ise; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. O halde, mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi halinde İİK'nun 71/2. maddesi göndermesiyle İİK'nun 33/a-1. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir....
Maddesi gereğince yatırılan teminat sonrası önceki hacizlerin aşkın hale geldiği bu nedenle önceki hacizlerin kaldırılarak icranın geri bırakılmasına ilişkin şikayet olduğu, bu halde şikayetin İİK'nun 36. Ve 85. Maddeden kaynaklı aşkın haciz ile icranın geri bırakılmasına ilişkin olup İİK'nun 363. Maddesi gereği kesin olup, istinafının kabil olmadığı '' gerekçesiyle aşkın hacze ve İİK'nun 36. Maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına dair karar kesin olmakla istinaf talebinin İİK'nun 85, 363 ve HMK'nun 352.maddesi gereğince usulden reddine yönelik karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça temyiz yoluna başvurulduğu görülmüştür. Yargıtay'ca yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 12.HD.'...
İcra Müdürlüğünün 2012/1677 Eski Esas) müvekkilinin murisi Hasan Koç ve dava dışı Gülizar Koç aleyhine icra takibi başlatıldığını, takip sonrasında borçlunun mirasçıları tarafından Trabzon İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/147 Esas ve 2016/392 Esas sayılı dava dosyalarından icranın itfa sebebiyle geri bırakılması istemli davalar açıldığını, bu davalar sonucunda mahkemece takibe konu alacağın tamamıyla ödendiği belirtilerek bahsi geçen davaları açan davacılar yönünden icranın geri bırakılması kararı verildiğini, müvekkilinin bu davalardan haberdar olmadığı gibi bu davalarda da taraf olmadığını, davalı alacaklının bu davalardan haberdar olmasına ve takibe konu alacağın tahsil edilmesine rağmen takibi müvekkili aleyhine devam ettirip müvekkiline ait taşınmazın satışını talep ettiğini ileri sürerek Trabzon İcra Müdürlüğünün 2015/33207 Esas sayılı dava dosyasında müvekkili hakkında yürütülen takip nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
. - 2012/1505 K. sayılı kararı ile takipten sonra nafaka borcunun ödendiği ve çocuğun reşit olmasından sonraki cebri icra yoluyla emekli maaşından yapılan kesintilerin İİK 361.madde gereğince istirdatına ve icranın geri bırakılmasına karar verildiği, Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nce sair temyiz itirazları reddedilerek şikayetten öceki haciz işlemlerinin yasal zorunluluktan kaynaklanması nedeniyle İİK 361.madde kapsamanda geri alınamayacağı, borçlu tarafından genel mahkemelerde açılacak istirdat davasında tartışıması gerektiğinden bahisle bozulduğu, bozma ilamına uyularak verilen kararda icranın geri bırakılmasına ve istirdat talebinin reddine karar verildiği, borçlunun anılan bu mahkeme kararının icra müdürlüğüne ibraz ederek emeki maaşından yapılan kesintilerin tarafına iadesinin istendiği, icra müdürlüğünce yapılan hesap sonucunda 7818,95 TL‘nin 05.02.2014 tarihinde borçluya iade edildiği, alacaklı vekilinin anılan bozma ilamında kesintilerin iadesinin ancak genel mahkemede tartışılacağının...
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesi kararı ile daha önce 1/2'sinden sorumlu olduğu belirlenen ilamdan kaynaklı borcu ödediği yönündeki başvurusu İİK'nun 33. maddesine göre icranın geri bırakılması istemi olup icra mahkemesinde incelenip karara bağlanmalıdır. Banka hesaplarının haczedilemeyeceği yönündeki başvuru ise İİK'nun 41. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken İİK'nun 16. maddesinde düzenlenen memur muamelesini şikayet olup her iki başvurununda icra mahkemesine yapılmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. İtiraz ve şikayetin esası değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle şikayetin reddi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasına dair kesin karar verildiğini, bu mahkeme kararına göre İzmir 4. İcra Dairesinin .../... Esas sayılı icra dosyasından 09.12.2021 tarihinde UETS ile tebliğ edilen ve 09.12.2021 tarihli muhtıra gereği olarak, İİK md. 33/a kapsamında icra takibinin zamanaşımına uğramadığına ilişkin dava açılmak üzere taraflarına verilen 7 günlük yasal süre içerisinde davayı ikame ettiklerini belirterek İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesi .../... Esas .../... Karar sayılı dosyasında verilen İcranın Geri Bırakılması kararına istinaden, İİK md.33/a kapsamında İzmir 4. İcra Dairesinin .../... Esas sayılı takip dosyasına ilişkin söz konusu alacak için zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 08/04/1997 vade tarihli bonoya dayanarak İzmir 4. İcra Dairesinin .../......
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında, takip dosyalarından biri gerekçede zikredilerek tasarrufların borca yetecek oranda iptaline karar verildiği bu durumda hangi takip dosyası için karar verildiğinin belli olmadığı, infazda tereddüt oluşturacak bir hüküm kurulduğu, davacıdan hangi takip ya da takip dosyaları için dava açtığı hususunun sorulmadığı, takip dosyaları için verilmiş icranın geri bırakılmasına dair kararların kesinleşip kesinleşmediği sorulmadan, kesinleştiği anlaşılır ise davacının da İİK’nın 33/a-II fıkrası uyarınca, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açıp açmadığı araştırılmadan yazılı şekilde eksik...