Tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Yönetmeliğinin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için tebligatın TK.'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddesine göre yapılması gerekirken dağıtıcının kendiliğinden TK.'nun 21/2. maddesine göre yapması kanuna aykırı olup tebligat usulsüz tebliğ edilmiştir. İİK. nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayet kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
nedeniyle mirasçı olan çocuklarından gizli işler yaparak malvarlığını zora sokacak işlemler yaptığını, takibin dayanağının iki adet bono olduğunu, murisin 70 yaşında olup bu kadar borç altına girmesinin mümkün olmadığını, ilk olarak takibin kambiyo senedine mahsus yolla başlatıldığını ve ödeme emrinin murise gönderildiğini, ancak senetlerin imzasız olması nedeniyle ve tebligat usulsüz olduğundan icra müdürlüğünün haciz işlemlerini iptal ettiğini, alacaklının şikayeti üzerine Beykoz İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/109 esas - 2017/221 karar sayılı kararı ile senet üzerinde imza olmadığından kambiyo senetlerine mahsus takip yapılamayacağına ve tebligat usulsüz olması nedeniyle şikayetin reddine karar verdiği, bunun üzerine murise ilamsız takiplere özgü ödeme emri gönderildiğini, murisin 1947 doğumlu olduğunu, okuma ve yazması olmadığını, ayrıca ileri düzeyde alzhemier hastası olduğunu, murisin Beykoz'daki adresine yapılan tebligat usulsüz olduğundan ve iptal edilmesinden sonra murisin Giresin...
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/355 E sayılı dosyası ile dava dışı Mehmet Akif Güzel tarafından müvekkili şirket ile davacı borçlu şirkete karşı istihkak istemli olarak dava açılmış olup söz konusu dava dilekçesinin 30/12/2021 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiğini, iş bu tebligat ile dahi davacı şirketin icra takibinden haberdar olduğunu, usulsüz tebligat şikayetinin, İİK.nun 16/1. maddesi kapsamında 7 günlük hak düşürücü sürede yapılmaması nedeniyle reddi gerektiğini, 08/09/2021 tarihli tebligat incelendiğinde M. Akif Güzel'in kendisini tebligatı almaya yetkili olarak belirttiğini ve teslim aldığını, söz konusu tebligatı almaya yetkili olmadığını belirtmediği gibi, iş bu tebligattan sonra da her hangi bir şekilde tebligatın usulsüz olduğuna yönelik şikayette bulunulmadığını, bu nedenlerle davacının şikâyetinin reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir. DELİLLER: Konya 5....
a ve anılan Vergi Dairesi'ne tebliği ile tebliğ belgelerinin eklenmesi, bu şikayet olunanlar kararı doğrudan temyiz etmezler ise temyize cevap sürelerinin beklenilmesi, temyizleri halinde katılma temyiz dilekçelerinin; ...- Yargılama sırasında şikayet dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir tebligat, şikayet olunan ...'a tebliğ edilemediğinden adı geçen şikayet olunana takip dosyasından daha önceden tebligat yapıldığı belirtilen adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılmış ve yine gerekçeli karar da aynı şekilde tebliğ edilmiş ise de şikayet olunana ait takip dosyası dosya arasında bulunmadığından tebligat yapılan adrese daha önce usulüne uygun tebligat yapılıp yapılmadığı anlaşılamamıştır....
Vekil varken asıla yapılan tebligat sonuç doğurmaz. Asıla yapılan tebligat, ancak icra ceza mahkemesinde yapılan nafaka yükümlülüğünü ihlal, mal beyanında bulunmamak gibi icra ceza suçlarına yönelik şikayette gözetilir. Bu kapsamda cezaların şahsiliği prensibi uyarınca asıla tebligat yapılıp yapılmadığı ya da tebliğin usulüne uygun olup olmadığı, ancak yapılan şikayet üzerine icra ceza mahkemesi hakimi tarafından suçun oluşup oluşmadığı bakımından re'sen gözetilip incelenir. Dolayısıyla davacının icra hukuk mahkemesinde, asıla yönelik tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiasının takip hukuku bakımından bir etkisi ve karşılığı bulunmamaktadır. Kaldı ki hukuk hakimince verilen tebliğin usulüne uygun olduğu ya da usulsüz olduğu yönündeki karar maddi gerçeği aramakla yükümlü icra ceza hakimini bağlamaz....
Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır" hükmü gereğince kanuna muhalif işlemlerden dolayı öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içerisinde şikayette bulunması gerektiği, TK 32. maddesi: "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır." hükmü gereğince davacı vekilinin icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde ödeme emri ve takipten 11.04.2018 tarihinden haberdar oldukları, mahkememize 20.04.2018 tarihli şikayet başvurusunun İİK 16/1. maddesi gereğince 7 günlük şikayet süresinin geçtikten sonra yapıldığı anlaşıldığından şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine, tensip ara kararı ile verilen tedbir kararının kaldırılmasına, usulsüz tebliğ nedeniyle süresinde yapılan şikayet olmadığından davacının hacizlerin iptal edilmesi ve mevcut hacizlerin kaldırılması talebinin reddine, davalı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin dava konusunun usulsüz tebligat ve hacizlere yönelik şikayet olması nedeniyle" şeklindeki gerekçe...
(I)Şikayet eden vekili sunduğu şikayet dilekçesinin 6 numaralı bendinde usulsüz tebliğ iddiasını ileri sürmüş ise de satış ilanının şikayet eden borçluya usulsüz tebliğ edilmediğini açıkça ve ayrıca ileri sürmemiştir. UYAP üzerinden icra dosyasının incelenmesinde satış ilanının şikayet eden borçlu vekiline 16/08/2021 tarihinde e-tebligat ile tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda şikayet eden borçlunun satışa hazırlık işlemleri olan kıymet takdirini ve satış şartnamesinin içeriğini en geç 16/08/2021 tarihinde öğrendikleri kabul edilmelidir. Bu iddialara yönelik yedi günlük şikayet süresinde şikayet yoluna başvurulmadığından bunlara ihalenin feshi sebebi olarak dayanılması mümkün değildir. Dolayısıyla ilk derece mahkemesince bu iddiaların reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte, borçlu şirketin, Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebligat yapılan adreste faaliyet göstermesine rağmen ilk gönderilen örnek (7) numaralı ödeme emri tebligatının bila tebliğ dönmesinin usulsüz olduğunu bu nedenle de Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebligat yapılmasının da usulsüz olduğunu ve tebligattan 20.05.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine...
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/409 esas 2021/649 karar sayılı usulsüz tebliğ şikayeti yönünden ve icra memur muamelesini şikayet yönünden verdiği ret kararlarının kaldırılmasına, usulsüz tebligat nedeniyle icra dosyasının öğrenme tarihi olan 16/09/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, icra müdürlüğüne yapılan borca itirazın tebliğ tarihinin değişmesi nedeniyle süresinde kabul edilerek icra müdürlüğünün itirazın reddine dair kararının şikayet nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep ederek ilk derece mahkeme kararını istinaf etmiştir....
nun 16/1 maddesindeki 7 günlük şikayet süresinin geçirildiğini, şikayetçilerden T3 bakiye borç muhtırası 25.10.2021 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu halde, 7 günlük şikayet süresi geçirildikten sonra 02.11.2021 tarihinde 89/1 Haciz ihbarnamesinin usulsüzlüğü şikayetinde bulunulduğunu, şikayetçiler T3 T1 ve T4 bakımından şikayetin süresinde olmaması nedeniyle reddi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, davacıların murisi 3.kişiye gönderilen 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliği şikayetine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. Maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir... şeklinde, Aynı kanunun 16. Maddesinde ise; "(Değişik madde: 19/03/2003- 4829 S.K./2. md.)...