Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 168 inci maddenin 3. fıkrası mucibince yapılmayan şikayetlerde icra mahkemesinin resen inceleme ve değerlendirme yapamayacağını, gerekçeli kararda 170/a-2. maddeye dayanarak resen karar verildiğini, dava konusu çekin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığı gerekçesine dayanılarak 168/3. madde kapsamında yapılan bir şikayet söz konusu olmadığını, davacının 169. madde kapsamında borca itiraz etmediğini, davacı tarafından 168/3 kapsamında 5 günlük şikayet süresine de uyulmak suretiyle yapılmış bir şikayet olmadığından, İİK'nın 170/a-2. maddesinin resen uygulanmasının mümkün olmadığını, davacı borca itiraz ettiğine göre İlk Derece Mahkemesi İİK m. 169/a-1 uyarınca borcun ödenip ödenmediğininin araştırması gerektiğini, bunun haricinde dava dilekçesinde iddia edilmeyen hususlarda resen araştırma yapmasının mümkün olmadığını, davacının 168/3. madde kapsamında çekin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına ilişkin bir iddiada bulunmadığına göre, 170/a-2 uyarınca...
İstinaf Sebepleri Borçlu, borca itirazlarını tekrar ederek, kambiyo vasfına yönelik şikayetleri yönüyle yerel mahkeme tarafından tanıkları dinlenmeden, delilleri toplanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 169/a-1 maddesi uyarınca; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....
Davacının dava dilekçesinde birden fazla şikayet ve itirazı bulunmaktadır. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nın 168/3- 4- 5. madde ve fıkraları gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İcra Müdürlüğü'nün 2017/40608 Esas sayılı dosyasında davalı alacaklı vekili tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapıldığı, davacı borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda yetki itirazı ile birlikte diğer borca itiraz nedenlerini ve şikayet sebeplerini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı alacaklı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu, dairemizin : 2019/882 Esas, 2019/2178 Karar sayılı ilamı ile, senette keşide yeri İstanbul olduğunudan, yetki itirazı yerinde olmadığı için ilk derece mahkemesince davacının borca itiraz, senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayet ve diğer şikayet nedenleri yönünden taraf delilleri toplanılarak hüküm kurulması için dosyanın HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince mahkemesine geri gönderilmesine karar verildiği, mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile fazla talep edilen işlemiş faiz yönünden takibin durdurulmasına...
yeniden borca itiraz ve tahrifat iddialarının reddine hükmedildiği görülmektedir....
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ Borçlu icra mahkemesine başvuru dilekçesinde; takibe konu senette düzenleme yeri olmadığından senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını ileri sürerek, takibin iptalini talep etmiştir. II....
nın 170/a maddesinde "Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir. İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz" hükmü yer almaktadır....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borca itiraz ve şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince istemin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece T1 yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiş ise de, asıl taleplerinin ödeme emrinin/ takibin iptali olduğunu ve bu yöndeki taleplerinin değerlendirilmediğini, T2 yönünden takibe dayanak belgenin kambiyo vasfını yitirmesi nedeniyle takibin ancak adi takip yolu ile yapılabileceğini, mahkemece taleplerinin farklı ve yanlış değerlendirilmeyle zamanaşımı nedeniyle borca itiraz olarak değerlendirdiğini, taleplerinin bono vasfını kaybeden kıymetli evrak ile mevcut takibin yapılamayacağı yönünde olduğunu ve takibin iptali taleplerinin reddedildiğini, bonoda vade tarihinden itibaren 3 yılın geçmesiyle alacaklının takip hukukundan kaynaklı taleplerini ileri süremeyeceğini, taleplerinin niteliğinin şikayet olduğunu ve davadaki şikayet hakkının süresiz şikayet olduğunu, mahkemenin kararında kendi içinde çelişkiye düştüğünü, kurduğu gerekçe ile de davanın kabulünün elzem olduğunu, ayrıca her iki davacı lehine icra inkar tazminatı...
İcra Hukuk mahkemesinin 2022/73 esas sayılı dosyasında TMK 606.maddesine dayalı şikayetlerinin kabul edildiğini ve takibin iptaline karar verildiğini, bu karara yönelik istinaf başvurusu yapıldığını, 2022/74 esas dosyada ise icra takibine itiraz edip borçlarının bulunmadıklarını iddia ettiklerini, mahkemenin şikayet davasına dayanarak icra takibine itiraz davasını derdestlikten ret etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkillerinin reddi miras davası açtıklarını, yerel mahkeme tarafından şikayet davasının bekletici mesele yapılması gerekirken derdestlikten reddinin hatalı olduğunu, her iki davanında aynı anda açıldığını, itiraz davasında karar verilmesi için şikayet davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini, kesinleştiği takdirde itiraz davasının esasına yönelik bir hüküm kurulmasına gerek kalmayacağını belirterek kararın kaldırılmasını, borca ve faizlere itirazlarının kabulünü talep etmiştir. Davalı istinaf cevap dilekçesinde özetle; Yargıtay 12....