Dava; şiddetli geçimsizlik nedeniyle karşılıklı boşanma ,ziynet ve ev eşyasının iadesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere, taraflar istinaf kanun yoluna başvurabilir. Nispi harca tabi davalarda, karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran her bir davalı taraf, istinaf başvuru harcı ile birlikte ilam harcının 1/4'nü (nispi istinaf karar ve ilam harcı) peşin olarak yatırması gerekir. (10/05/1965 gün ve 1/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı) 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamaz. Eldeki dosyada, istinaf kanun yoluna başvuran harçtan muaf olmayan davacı (koca) tarafından sadece istinaf kanun koluna başvurma harcının yatırıldığı, ancak boşanma ve fer'ilerine ilişkin dava yönünden istinaf karar harcı ile boşanma davasının fer'isi niteliğinde olmayan ve ayrı/nispi harca tabi ziynet eşyası talebine ilişkin dava yönünden de (59,30.-TL+ (1.688,49.-TL'nin 1/4'ü olan 422,12.-TL)=481,42....
iyi olmadığını, nafaka verecek durumu olmadığını, çocuklarının velayetinin geçici olarak davalı anneye verilmesine rıza gösterdiğini, bu sebeplerle şiddetli geçimsizlik ve evi terk sebebiyle boşanmaya karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
Sonuç olarak; davalı-karşı davacı vekilinin ziynet eşyasına ilişkin istinaf başvurusunun HMK.nun 341/2. Maddesi uyarınca miktar itibariyle kararın kesin olması nedeniyle reddine, davalı-karşı davacı vekilinin boşanma davaları yönünden usule dair istinaf başvurusunun eksik inceleme sebebiyle kabulü ile 6100 sayılı yasanın 353/1- a-6. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kendi boşanma davasının reddi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise kendi boşanma davası ile ziynet alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadının, kendi boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılama ve toplanan delillerle davacı-davalı erkeğin, kadının babasına "Al götür kızını, istemiyorum" dediği ve annesinin çocuk olmaması sebebiyle evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından her iki boşanma davası ile ziynetlerin reddedilen kısmı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 28.03.2016 günü temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili gelmedi. Karşı taraf davacı-davalı ... vekili Av. ... geldi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/330 ESAS - 2020/182 KARAR DAVA KONUSU : EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMA,ZİYNET EŞYASININ İADESİ KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkiline karşı şiddet uyguladığını, eziyet ettiğini, ağır hakaretlerde bulunduğunu, çocuklarına ve müvekkiline karşı sorumsuz ve ilgisiz davrandığını, bu nedenle taraflar arasında evlilik birliğinin kalmadığını belirterek, tarafların şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verilmesine, 30.000,00.-TL maddi, 50.000,00,-TL manevi olmak üzere toplam 80.000,00.-TL tazminatın davacı müvekkiline ödenmesine, çocuklar için toplam 1.000,00.-TL, davacı müvekkili için 650,00....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dava Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinden kaynaklanan fiili ayrılık sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Koca tarafından şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak açılan ilk dava retle sonuçlanmış, fakat kesinleşmediği gibi, ret tarihinden itibaren bu dava tarihine kadar 3 yıllık sürede dolmamıştır. Kaldı ki Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi koşulları da oluşmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliği kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilememiştir. Davalı erkeğe mahkemece kusur olarak yüklenen müşterek konutu terk ederek babasının evine yerleştiği, taraflar arasında şiddetli geçimsizlik olduğu vakıaları ispatlanamamıştır. Buna göre, davalı erkeğe bu vakıalar kusur olarak yüklenemez....
KARŞI OY YAZISI Davacı vekili temyiz dilekçesinde davanın terke dayalı boşanma davası olduğunu, mahkemesinin dava sebebini değiştirerek şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmaya karar vermesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, bu nedenle ihtara rağmen dönmeyen davalının nafaka alamayacağını belirterek, hükmü boşanma yönünden de temyiz etmiştir. Sayın çoğunluğunda kabul ettiği gibi dava Türk Medeni Kanununun 164. maddesine dayalı terk nedeniyle açılmıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı bir dava bulunmamaktadır. Delillerin Türk Medeni Kanununun 164. maddesi uyarınca değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının yerinde olmadığı düşüncesiyle, boşanma hükmün temyiz edilmediğine ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
Asliye Ceza Mahkemesi Tarihi : 03/02/2014 Numarası : 2013/275-2014/91 Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ile katılan eşi arasında devam eden şiddetli geçimsizlik nedeniyle, katılan tarafından sanık aleyhine açılan boşanma davası bulunduğu, sanık ile katılan eşi arasında geçen olaylar nedeniyle, sanığın, katılanın kendisine yönelik hakaret eylemi nedeniyle, katılanla yaptığı yüz yüze konuşmaları ile bu konuşma sırasında katılanın babasıyla yaptığı telefon görüşmelerini katılanın rıza olmaksızın, gizlice kayda alarak bilahare CD'ye aktarıp boşanma davasına delil olarak sunması şeklinde gerçekleşen olayda, Sanığın, katılanla yaptığı yüz yüze konuşmalar ile bu konuşma sırasında katılanın babasıyla yaptığı telefon görüşmelerini kaydedip, bu kaydı...