Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinafa cevap dilekçesi ile ; ortak velayet kararı verilmemesini ve şahsi ilişkinin dar düzenlenmesini istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin ortak velayete çevrilmesi olmadığı takdirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine ilişkindir. Davacı vekilinin istinafa cevap dilekçesi ortak velayet kararı verilmemesi ve şahsi ilişkinin dar düzenlenmesine yönelen istinaf dilekçesi mahiyetindedir. Ancak ilk derece mahkemesince davacının dilekçesi harçlandırılmamıştır. İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Arttırılması-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalının nafakanın arttırılması davasında vekâlet ücretine yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince kabul edilen iştirak nafakalarının ayrı ayrı yıllık arttırım miktarı karar tarihindeki istinaf kesinlik sınırı olan 5.390,00.- TL'yi aşmadığından, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 346, 352 ve 362. maddeleri gereğince istinaf ve temyiz sınırı altında olmakla, nafakanın arttırılmasına ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karar kesindir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın kaldırılarak çocuk ile baba arasında yatılı olmayacak şekilde şahsi münasebet tesisine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, velayeti annede olan çocukla, baba arasında kurulan şahsi ilişkinin yatılı olmayacak şekilde yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. HMK 355.maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır....

    yatılı olmayacak şekilde düzenlenmesini, nihai olarak davalı baba ile müşterek çocuk arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını mümkün olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yatılı olmayacak şekilde yeniden düzenlenmesi, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Pazar günleri kurulan kişisel ilişkinin daha kısa süreli düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde, hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2). SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının şahsi ilişkiyi düzenleyen 3 numaralı hüküm fıkrasının, “Her ayın 1. ve 3. Pazar günleri saat 09:00 ile 18:00 saatleri arası” sözcüklerinin çıkarılmasına, yerine "Her ayın 1. ve 3. Pazar günleri saat 09:00 ile 14:00 saatleri arası " sözcüklerinin yazılmasıyla hükmün DÜZELTİLMEK suretiyle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 09.06.2022 (Prş.)...

      Aile Mahkemesinin 2018/587 esas 2019/522 karar sayılı ilamıyla boşandıkları, ortak çocuk Ertuğrul'un velayetinin anneye verildiği, baba ile yatılı olmayacak halde şahsi ilişki kurulduğu, davacı kurulan şahsi ilişkinin yatılı olacak halde genişletilmesi istemiyle dava açmış ise de gerek kendi tanıklarının anlatımından gerek dosyaya sunulan teslim tutanaklarından gerekse de sosyal inceleme raporunu düzenleyen uzmana verdiği beyanından davacının çocukla en son 2020 yılı haziran ayında şahsi ilişki kurduğunun anlaşıldığı, davacının davalının ailesinin kavga çıkarması nedeni ile çocuğu göremediği yönünde iddiası mevcut ise de cebri icra kanalına başvurmadığı, çocuğun baba yanında yatılı kalabilecek düzeyde çocukla baba arasında yeterli bağ ve güven duygusunun bu aşamada gelişmediği, mevcut durum karşısında kurulacak yatılı şahsi ilişkinin çocuğun üstün menfaatine uygun olmadığı, cari şahsi ilişkinin ilerleyen dönem için çocuğun babasını tanımasına güven duygusunun yerleşmesine imkan verecek...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şahsi İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.10.2008 (Prş.)...

        DAVA Davacı dava dilekçesinde; tarafların 2017 yılında boşandıklarını, müşterek çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, kişisel ilişkinin yatılı olmaksızın düzenlendiğini, müşterek çocuğun büyüdüğünü ve şahsi ilişki saatlerinin kısa olması nedeniyle düzenli ilişki kurulamadığını, davalının yeniden evlendiğini, çocuğun üvey babasına baba diye hitap ettiğini, çocuğun kendisini ve ailesini tanımadığını, müşterek çocuğun fiziksel gelişiminin etkilenmemesi için şahsi ilişkinin yatılı olarak kurulması gerektiğini, bu nedenlerle müşterek çocukla arasında kurulan şahsi ilişkinin yatılı olarak kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :1- Şahsi İlişkinin Düzenlenmesi 2-Şahsi İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.22.09.2021 (Çar.)...

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayet değişikliği davası birleşen dava çocukla şahsi ilişkinin düzenlenmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince her iki dava da reddedilmiştir. Asıl davada verilen ret kararı istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. İlk derece mahkemesince birleşen davada Refika yönünden davanın reddine karar verilmesi hatalıdır. Zira karar tarihi itibariyle müşterek çocuklardan Refika reşit olmuş ve dava konusuz kalmıştır. Refika yönünden talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken davanın bu talep yönünden reddi doğru görülmemiştir. Birleşen davacı davasına gerekçe olarak covid 19 salgınını göstermiş, istinafında ise karar tarihi itibariyle salgının etkisi kalktığından talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Şahsi ilişkinin düzenlenmesi davası kamu düzenine ilişkin ise de birleşen davacı davasını salgın koşullarına dayandırmıştır....

            UYAP Entegrasyonu