Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı uyuşmazlık konusu taşınmazların ortak muristen kaldığını, davalıların yararlanmasına karşı koyduklarını ileri sürerek payına yönelik olarak davalıların el atmasını önlenmesi isteminde bulunmuştur. Görüldüğü üzere davacının istemi hakka dayalı (mülkiyet hakkından kaynaklanan) el atmanın önlenmesi istemine ilişkin bulunmaktadır. Davacının isteği MK 982 ve 893 maddelerinde ifadesi bulunan salt zilyetliğin korunmasına ilişkin bir dava olmayıp, miras hakkından kaynaklanan el atmanın önlenilmesi istemine ilişkindir. Bu tür davalarda görevli mahkeme taşınmazın değerine göre belirlenir. Dava konusu taşınmazların niteliğine, miktarına ve dava tarihi itibariyle değerine göre davaya bakma Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanında bulunduğundan uyuşmazlığın Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir....

    Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur. Somut olayda davacı kayden maliki olmadığı taşınmaz hakkında zilyetliğe dayalı olarak ve davalının şahsi kusuruna giderek el atmanın önlenmesi ve tazminat isteminde bulunmuştur....

    ÜÇÜNCÜ ŞAHIS : Dava, kişisel hakka dayalı el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki kira sözleşmesi 04.03.2009 tarihinde fesih edilmiş ve hüküm sulh hukuk mahkemesi tarafından verilmiştir. Bu durumda hükmün temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin görevi kapsamında kaldığından dosyanın anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 29.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih 564- 586 sayılı kararı ile belirlenen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli olan Hukuk Daireleri iş bölümü kararı gereğince; ".Aşağıda yazılı davalar gibi şahsi haklara dayalı ve taşınmaz mallarla ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar: a) Satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve el atmanın önlenmesi davaları, b) Yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olup, 30.09.1988 tarihli 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına dayalı tapu iptali ve tescil davaları, c) Tahsis kararlarına dayalı el atmanın önlenmesi ve tapu iptali ve tescil davaları, d) İnanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları (05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı), " ile ilgili uyuşmazlıklara 14....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şahsi hakka dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemli davadan dolayı mahal mahkemesince verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07/09/2020 gün ve 2019/ 5060 Esas - 2020/4619 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, şahsi hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davacı vekili;...beldesi, ... mevkii, .... sitesindeki evleri yüklenici sıfatıyla müvekkillerinin tamamladığını ve sitedeki evlerin 1/2'sini imzalanan sözleşmeye istinaden hak ettiğini, ancak inşaat sahipleri ile anlaşmazlık sonucu evlerin teslimi hususunun yargıya taşındığını, Bodrum 1....

        Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nun 981 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur. Somut olayda; her ne kadar Mahkemece, davanın taşınmaz mülkiyetine dayalı olarak açılan ve taşınmaza yapılan el atmanın önlenmesi davası olduğu, H.M.K'nun 2.maddesi gereği el atmanın önlenmesi davalarında Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin görevli olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş ise de, eldeki davada, davacı ya da murisi adına kayıtlı bir taşınmaz yoktur. Davacı; dosya arasında bulunan ecrimisil ihbarnamelerinden mülkiyetinin ...'...

          Ancak davacı hakka dayalı olarak el atmanın önlenmesini (zilyetliğinin korunması) ve ecrimisil isteminde bulunabilirse de kal istemi açısından mevcut davacı zilyetliğinin korunması taşınmazın aynına yönelik tasarruf işlemi olduğundan davacı mera parselinin mülkiyet sahibi olmadığından kal isteminde bulunamayacaktır. Bu itibarla mahkemenin, davacının hakka dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil (zilyetliğin korunması) istemi açısından taşınmazın mera vasfında ve kamu malı niteliğinde bulunduğu, davacının mülkiyet sahibi olmadığı aktif dava ehliyeti bulunmadığı yönündeki ret gerekçesi yerinde görülmemiştir....

          El atan kişinin kasıtlı ve kusurlu olması şart değildir. El atan kişi geçersiz bir hukuki sebebe dayanıyor ise el atmanın önlenmesi davası açılabilir. El atmanın önlenmesi davası bir eda davasıdır. Bu dava sonunda davalı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya mahkum edilmektedir. Ayni hakka dayandığından ayni bir davadır. Ayni bir dava olduğu için haksız el atma sürdükçe her zaman el atmanın önlenmesi davası açılabilir. Bu dava zaman aşımına uğramaz. Hak düşürücü süreye tabi değildir. Ayni hak sahibi el atmayı öğrenmesine rağmen uzun süre ses çıkarmasa dahi haksız el atmanın önlenmesi davası açabilir. Bu durum TMK'nın 2. maddesi hükmüne göre hakkın kötüye kullanılması olarak da kabul edilemez....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece el atmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebi yönünden ise istemin reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Davacı; mirasbırakana ait 2919 ada 12 parselde yer alan dükkanı, davalının herhangi bir ayni veya şahsi hakka dayanmadan kullandığını belirterek davalının elatmasının önlenmesine, taşınmazın tahliyesine ve ecrimisile hükmedilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, tapuya dayalı hakka ilişkin el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 27.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu