İş Mahkemesince, iş hukukundan kaynaklanan ihtilafın bulunmadığı, davalı kurumun işlemlerinden kaynaklanan zararların giderilmesi için açılacak tazminat davalarına bakma görevinin idari yargıya ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay 21....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/614 Esas KARAR NO : 2022/372 DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 16/06/2021 KARAR TARİHİ : 18/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı işçinin davalılar nezdinde çalıştığını ancak iş akdinin feshedilmesinden sonra asıl işveren olarak kendilerinden işçilik alacaklarının dava yoluyla talep edildiğini ve verilen karar ile girişilen takip sonucu işçilik alacakları ve dava masraflarının ödendiğini, müvekkili ile davalılar arasındaki sözleşmelerde işçilik alacaklarından alt işverenlerin sorumlu olduklarının belirlendiğini öne sürmüş ve ödenen bedellerin rücuan tahsilini talep etmiştir....
Karar sayılı dosyası ile davacı aleyhine açtığı davada yapılan yargılama sonucu hüküm altına alının çalışan alacaklarını ödediklerini, davalı ile imzalanan sözleşme uyarınca işçilik alacaklarından davalının sorumlu olduğunu belirtip, 39.533,98 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili yanıt dilekçesinde özetle; İşçilik alacaklarından davacının sorumlu olduğunu, işçilik alacaklarından davacının sorumlu olduğunu, müvekkiline sorumluluk yüklenecekse bile davacı ile sorumluluğun paylaştırılması gerektiğini, alacağın zaman aşımına uğradığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. (Yargıtay 23.HD. 2019/1781E.2020/2747K) Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, 18.05.2021 tarihli raporunda özetle; Davalılar ile yapılan hizmet alım sözleşmelerinde, işçilik alacaklarından açıkça yüklenicinin sorumlu olduğuna dair bir düzenleme bulunması durumunda; Davalılardan ... Org..Ltd. Şti.…. Ltd. Şti.nin, 1.074,24TL, ... Tem.Ltd.Şti.-... Endüstriyel.Ltd.Şti. nin 525,438TL, ... Endüstriyel … Ltd. Şti.nin 175,146TL, ......
PEYZAJ İnşaat Temizlik Otomotiv Turizm ve Dış Ticaret Sanayi Limited Şirketi arasında 29/02/2008 tarihinde, davalı ...Temizlik İnşaat Tarım Ormancılık ve Dış Ticaret Sanayi Limited Şirketi arasında 23/10/2008 tarihinde imzalanan sözleşmenin 7.4 maddesi "Yüklenicinin çalıştırdığı işçilerin ücret, her türlü tazminat, vergi, SGK, işsizlik primi, işçilik noksanları, bunların gecikme faizi ve sair tüm giderleri yüklenici tarafından karşılanacaktır." hükmünü, davalı ...Temizlik İnşaat Turizm ve Dış Ticaret Sanayi Limited Şirketi arasında 31/03/2009 tarihinde imzalanan sözleşmenin 7.4 maddesi "Yüklenicinin çalıştırdığı işçilerin ücret, her türlü tazminat, vergi, SGK, işsizlik primi, işçilik noksanları, bunların gecikme faizi ve sair tüm giderleri yüklenici tarafından karşılanacaktır." hükmünü, 7.7 maddesi "Yüklenici firma çalıştırdığı kendi personelinin iş yasasından ve sair yasalardan kaynaklanan her türlü hak ve alacaklarından, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai alacağı, yıllık...
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 09/12/2021 KARAR TARİHİ : 18/11/2022 KARAR YAZMA TARİHİ : 16/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİ: Davacı Vekili Dava Dilekçesinde; müvekkili kurum 233 sayılı KHK uyarınca kurulmuş bir kamu iktisadi teşebbüsü olduğunu, bina ve eklentilerinin güvenliğinin sağlanması ihale yöntemiyle özel güvenlik şirketlerinden satın aldığını, şirketler ile müvekkil kurum arasında imzalanan sözleşmeler gereği her türlü işçilik alacaklarından yüklenici firmaların sorumlu olduğunu, dava dışı ... ın müvekkil idare bünyesinde ihale ile özel güvenlik hizmetlerinde bulunan davalı şirketler bünyesinde çalışan bir işçi olduğunu, söz konusu şirketler ile müvekkil kurum arasında imzalanan sözleşme ve şartnamelerin ilgili maddeleri, 4875 sayılı İş Kanununun 2/6....
Somut olayda ise, dava dışı işçinin iş akdinin feshedilmesi nedeniyle doğan dava konusu tazminat alacaklarından, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6.maddesi gereğince işçiye karşı müteselsilen sorumlu olan tarafların, aralarındaki iç ilişkide (taraflar arasındaki mevcut sözleşme ve şartnamelerde) bu sorumluluğun nihai olarak hangi tarafa ait olacağı konusunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır. O halde asıl işveren ve alt işveren olan taraflar arasındaki sözleşme ve şartnamelerde, iş akdinin feshedilmesi nedeniyle doğan dava konusu tazminat alacaklarından tümüyle yüklenici alt işverenin sorumlu olacağına ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığından, dava dışı işçiye yapılan söz konusu ödemeler nedeniyle davacı ... ve davalının yarı oranda sorumlu olduklarının kabulü gerekir. Öte yandan davacı ...’den tahsil edilen işçilik alacakları, dava dışı işçinin sadece davalı şirket nezdindeki çalışmasını değil, dava dışı diğer alt işverenler nezdindeki çalışmalarını da kapsamaktadır....
Somut olayda ise, dava dışı işçinin iş akdinin feshedilmesi nedeniyle doğan dava konusu tazminat alacaklarından, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6.maddesi gereğince işçiye karşı müteselsilen sorumlu olan tarafların, aralarındaki iç ilişkide (taraflar arasındaki mevcut sözleşme ve şartnamelerde) bu sorumluluğun nihai olarak hangi tarafa ait olacağı konusunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır. O halde asıl işveren ve alt işveren olan taraflar arasındaki sözleşme ve şartnamelerde, iş akdinin feshedilmesi nedeniyle doğan dava konusu tazminat alacaklarından tümüyle yüklenici alt işverenin sorumlu olacağına ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığından, dava dışı işçiye yapılan söz konusu ödemeler nedeniyle davacı Belediye ve davalının yarı oranda sorumlu olduklarının kabulü gerekir. Öte yandan davacı Belediye’den tahsil edilen işçilik alacakları, dava dışı işçinin sadece davalı şirket nezdindeki çalışmasını değil, dava dışı diğer alt işverenler nezdindeki çalışmalarını da kapsamaktadır....
Taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi ve eki olan şartnamelerde, tarafların asıl ve alt işvereni oldukları işçilerin, fiili işçilik dışındaki diğer tazminat hak ve alacaklarından hangi tarafın sorumlu olacağına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Asıl ve birleşen davaların konusu olan rücuen tazminat istemi, dava dışı işçilerin iş akitlerinin feshedilmesi nedeniyle İş Kanunu’ndan kaynaklanan tazminat haklarına ilişkin olup, işçilere karşı olan bu yükümlülük nedeniyle asıl ve alt işverenler 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6.maddesi gereğince müteselsilen sorumlu tutulmuşlardır. Burada Kanun’dan doğan bir teselsül hali söz konusudur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 167. (Mülga Borçlar Kanunu’nun 146.) maddesinde, müteselsil sorumlu olan borçlular arasındaki iç ilişki düzenlenmiş olup, “Aksi karalaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarla sorumludurlar....
Bu itibarla, hizmet akdi devri nedeniyle organik bağ bulunmasa bile, devralan işyeri devirden önceki işçilik alacaklarından sorumludur. Son devralan işveren olan davalı Depar şirketinin, diğer davalı Netat şirketinde geçen hizmetten kaynaklanan işçilik alacaklarından sorumluluğu gözetilemeden, sadece devir tarihinden sonra gerçekleşen işçilik alacaklarından sorumlu tutulması hatalıdır. Ayrıca devirden önceki işçilik alacaklarından, her iki davalı şirketin müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....