Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

maliyetinin (10.235.593,32-TL) olarak hesaplandığı ve ihale üzerinde bırakılan isteklinin teklifinin (10.599.078,36-TL) söz konusu asgari işçilik maliyetinin üzerinde ve sınır değerin altında olduğu tespiti yapılarak aşırı düşük teklif açıklaması istendiği; ancak ihale konusu işin 1. kısmına ait iş kalemlerinin tamamının işçilik giderlerine ait iş kalemlerinden oluştuğu, bu nedenle de Kamu İhale Genel Tebliği’nin 78.1. maddesi uyarınca ihale konusu işin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı işi olduğu, itirazen şikâyete konu 1. kısma ait karsız yaklaşık maliyetin ve ihale tarihinde yürürlükte bulunan brüt asgari ücret üzerinden hesaplanması gereken asgari işçilik maliyetinin (sözleşme ve genel giderler dâhil) 10.644.989,16-TL, ihale üzerinde bırakılan isteklinin teklifinin ise 10.599.078,36-TL olduğu, isteklinin teklifi ile asgari işçilik maliyeti arasındaki (10.644.989,16-10.599.078,36= 45.910,80-TL) farkın ise, ihale üzerinde bırakılan isteklinin ihale konusu işte çalıştırılması...

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/149 ESAS - 2019/283 KARAR DAVA KONUSU : İŞÇİLİK ALACAKLARI KARAR : Uşak 1. İş Mahkemesinin 25/06/2019 tarih, 2018/149 Esas - 2019/283 Karar sayılı dosyası Dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; A-Davacının İsteminin Özeti; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı işverenin işçisi olarak çalışmak üzere 20.10.2012’de işe başladığını 10.07.2017 yılında çıkışının verildiğini, işveren tarafından tek taraflı olarak sendikal nedenlerle iş akdi sonlandırılan müvekkilinden hak edişlerinin hesap edilip banka yoluyla ödeyeceğiz diye kendisinden bir takım imzalı kağıtlar alındığını, işten çıkarıldıktan yaklaşık 1 ay sonra Egeşok Ltd. Şti tarafından 31.07.2014 tarihinde kıdem tazminatı adı altında 3.000,00 TL banka hesabına para yatırıldığını, Halis Arslan A.Ş. ile Ege Şok Ltd....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...)Mahkemesi DAVALILAR :1- Sosyal Güvenlik Kurumu Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine, işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava Hizmet tespiti ve İşçilik alacaklarının tahsili istemine ilişkindir....

      Asgari işçilik uygulamasına dair uyuşmazlıkların sağlıklı çözümü için kayıt ve defterlerin incelenmesi, gerektiğinde keşif yapılması, faturaların doğruluğunun ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir. Bu hususların incelenmesi ise özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden; HMK'nın 266.maddesine göre asgari işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen bilirkişi kurulundan alınan açıklayıcı ve denetime elverişli rapor hükme esas alınmalıdır. İki otel işletmecisi ve bir hukukçudan oluşan bilirkişi kurulundan, yapılan keşif sonucu alınan bu nitelikteki 09.11.2012 tarihli raporda özetle, davacı işverenin 2004 yılında 4.011,35 TL noksan işçilik ve fark tahakkuk tutarının bulunduğu yönünde görüş bildirilmiştir....

        Asgari işçilik uygulamasına dair uyuşmazlıkların sağlıklı çözümü için kayıt ve defterlerin incelenmesi, gerektiğinde keşif yapılması, faturaların doğruluğunun ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir. Bu hususların incelenmesi ise özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden; HMK'nın 266.maddesine göre asgari işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen bilirkişi kurulundan alınan açıklayıcı ve denetime elverişli rapor hükme esas alınmalıdır. İki otel işletmecisi ve bir hukukçudan oluşan bilirkişi kurulundan, yapılan keşif sonucu alınan bu nitelikteki 09.11.2012 tarihli raporda özetle, davacı işverenin 2004 yılında 4.011,35 TL noksan işçilik ve fark tahakkuk tutarının bulunduğu yönünde görüş bildirilmiştir....

          Asgari işçilik uygulamasına dair uyuşmazlıkların sağlıklı çözümü için kayıt ve defterlerin incelenmesi, gerektiğinde keşif yapılması, faturaların doğruluğunun ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir. Bu hususların incelenmesi ise özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden; HMK'nın 266.maddesine göre asgari işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen bilirkişi kurulundan alınan açıklayıcı ve denetime elverişli rapor hükme esas alınmalıdır. İki otel işletmecisi ve bir hukukçudan oluşan bilirkişi kurulundan, yapılan keşif sonucu alınan bu nitelikteki 09.11.2012 tarihli raporda özetle, davacı işverenin 2004 yılında 4.011,35 TL noksan işçilik ve fark tahakkuk tutarının bulunduğu yönünde görüş bildirilmiştir....

            ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir....

              Ancak, 506 sayılı Yasanın konuya ilişkin 130. maddesinde yer alan, “İşverenin Kuruma, emsaline, yapılan işin nitelik, kapsam ve kapasitesine göre işin yürütülmesi için gerekli olan sigortalı sayısının, çalışma süresinin veya prime esas kazanç tutarının altında bildirimde bulunduğunun Kurumca saptanması halinde, işin yürütülmesi için gerekli olan asgari işçilik miktarı, yapılan işin niteliği, bünyesinde kullanılan teknoloji, iş yerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan işçi sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurları dikkate alarak sigorta müfettişi tarafından tespit edilir.” düzenlemesi; kayıt dışı çalışmadan kaynaklanan prim kaybının önüne geçilebilmesi yönünden, 506 sayılı Yasanın 79. maddesindeki yöntem ve asgari işçilik oranlarıyla bağlı kalınmaksızın, eksik işçilik bildiriminde bulunulup bulunulmadığının tespitine olanak vermektedir....

                Davacının fazla mesai ve genel tatil ücretleri alacağına konu ödediği işçilik haklarından doğan bedelden, davalı şirketin dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemde doğmuş iseler o dönem için ödenen miktardan sorumlu olduğu kabul edilerek davalı alt işverenden tahsiline karar verilmesi gerektiği gözetilerek ve işçilik alacakları davası neticesinde davacının ödediği yargılama giderleri, faiz ve vekalet ücreti açısından da davacının davalıya rücu edebileceği işçilik alacağı miktarına göre bir oranlama yapılarak davacının davalıya rücu edebileceği, ayrıca somut olayda mahkemece sözleşmenin 7. maddesi ve sözleşmenin eki niteliğindeki Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 38. maddesi gereği dava dışı işçinin fazla çalışma ve genel tatil ücreti alacaklarından sorumluluğun alt işverenlere ait olup son alt işverenin dava dışı işçinin çalıştığı tüm dönemden ve masrafların tamamından sorumlu olduğu gerekçesi ile fazla çalışma ücreti ve genel tatil ücreti alacağının tamamının davalıya rücuna karar veriliştir...

                  Az yukarda da açıklandığı gibi davalı ...’in, asıl işveren davacı Belediyeye karşı sözleşmeden doğan sorumlulukları devam ettiğinden, kendi dönemine ilişkin işçilik alacağı yönünden davacı Belediyeye karşı sorumludur. Bununla beraber davalı ...’in, davacı Belediye ile imzalamış olduğu hizmet sözleşmesinde, işçilik alacakları nedeniyle sorumluluğun tümüyle kendisine ait olacağına ilişkin açık bir hüküm mevcut olmadığından, kendi dönemine isabet eden işçilik alacakları nedeniyle %50 oranda sorumlu olduğunu, kalan %50 sorumluluğun ise davacı Belediye’ye ait olduğunu kabul etmek gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu