Yine 28/7/2020 tarihli ve 31199 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine; “temyiz edilebilen alacak davaları” ibaresinden sonra gelmek üzere “ile kira ilişkisinden doğan diğer davalardan üç aylık kira tutarı temyiz sınırının üzerinde olanlar” ibaresi eklenerek, kira ilişkisinden doğan diğer davalardan üç aylık kira tutarı temyiz sınırının üzerinde olanların temyize tabi olacağı hükme bağlanmıştır....
üzerinde olanlar” ibaresi eklenerek, kira ilişkisinden doğan diğer davalardan üç aylık kira tutarı temyiz sınırının üzerinde olanların temyize tabi olacağı hükme bağlanmıştır....
sonra gelmek üzere "ile kira ilişkisinden doğan diğer davalardan üç aylık kira tutarı temyiz sınırının üzerinde olanlar" ibaresi eklenmiş olup, bu düzenlemeye göre; 28.07.2020 tarihinden itibaren kira ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibariyle temyiz edilebilen alacak davaları ile kira ilişkisinden doğan ve üç aylık kira bedeli tutarı temyiz sınırının üzerinde olan diğer davalar hakkında Bölge Adliye Mahkemelerince verilen kararlara karşı temyiz yolu açılmıştır....
Hukuk Dairesi - KARAR - Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı ... yönünden temsilcilik ilişkisinden kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesine ait olup, davalı ...A.Ş. Yönünden saklama sözleşmesine ilişkin hizmet ilişkisinden kaynaklanmakta olup kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 23. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu anlaşılmakla kararın temyiz incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi' ne ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek11. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 02/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK.'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmiştir. Dava konusu alacak taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davanın, 6100 Sayılı HMK.'nun yürürlüğe girmesinden sonra 27.06.2013 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın, kira ilişkisinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup HMK’nın 4. maddesinin (a) bendi uyarınca kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davaların sulh hukuk mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir....
Buna göre kira ilişkisinden kaynaklandığı anlaşılan davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, kira ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin kurallardan olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine, ya da re'sen gözetilmesi gerekir. Olayımızda; dava dilekçesindeki açıklamalara göre taraflar arasındaki uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklanmadığı, taraflar arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanununa göre ilâmsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/1-a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4/1-a maddesi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanununa göre ilâmsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 sayılı HUMK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat ve kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir....