Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın iştirak nafakası talebine ilişkin dava yönünden tüm temyiz itirazlarının reddine, 2-Yoksulluk nafakasının artırımı davasının temyiz itirazlarına gelince, somut olayda artırılan yoksulluk nafakası miktarı ....’in yayınladığı .... oranında artırım yapılmadığı anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl davanın yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi davası olduğu, karşı davanın yoksulluk nafakasının yükseltilmesi ve iştirak nafakasının yükseltilmesi davası olduğu, mahkemece asıl davanın reddine karar verildiği, karşı davada yoksulluk nafakası talebinin arttırımı yönündeki talebin reddine, iştirak nafakası arttırımı talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, davacı-davalı erkek asıl davanın reddini, karşı davanın kısmen kabulünü istinaf ettiği, davacı-davalı erkek istinaf talebinin incelenmesinde istinaf kanun yoluna başvurma harcı olarak 148,60 TL, istinaf karar harcı olarak 54,40 TL yatırdığı, davacı-davalı erkeğin hem asıl davanın reddini hem karşı davanın kısmen kabulünü istinaf ettiği anlaşılmakla 54,40 TL daha istinaf karar harcı yatırması gerektiği halde yatırmadığı anlaşılmıştır....

    Mahkemece; sigortalı olarak çalışmakta iken davadan kısa bir süre önce kendi isteği ile işinden ayrılan davacının, imkânı varken çalışmak istemediği, ayrıca iş aramadığı, yoksulluk durumunun devam etmesinin kendi tutumundan kaynaklandığı, çalışmak yerine nafaka ile geçinmeyi istediği gerekçesiyle; asıl davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakalarının 100’er TL'den 175’er TL'ye artırılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması isteminin reddine, karşılık davanın ise kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı – karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması, kadının karşı davası ise İştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince erkeğin asıl davasının reddine kadının karşı davasının kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 150 TL, iştirak nafakasının ise aylık 200 TL artırımına karar verilmiş, karar davacı davalı erkek tarafından hem asıl davanın reddine hem de karşı davanın kabulüne yönelik olarak istinaf edilmiştir. HMK'nın 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....

      ihtiyaçlar ve günün ekonomik koşulları karşısında bu miktarların da yetersiz kaldığını,iştirak ve yoksulluk nafakalarının aylık 1.000'er TL.ye çıkarılmasına karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....

      GEREKÇE : Dava, davacı Filiz yönünden yoksulluk nafakasının artırılması, müşterek çocuk Göktuğ Muhammet yönünden iştirak nafakasının artırılması, davacı Hasan Efdal yönünden yardım nafakası ve tüm nafakalar için yıllık artış oranının düzenlenmesi davasıdır. Mahkemece, davacı kadının yoksulluk nafakasının aylık 400 TL artırım ile 600 TL'ye, müşterek çocuk Muhammet Göktuğ'ın iştirak nafakasının aylık 650 TL artırımı ile 800 TL'ye yükseltilmesine, davacı Hasan Efdal'in yardım nafakası talebinin kısmen kabulü ile aylık 450 TL yardım nafakasına hükmedildiği, tüm nafakalar için her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuğa bağlanan iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirterek 1000 TL olan aktüel iştirak nafakasının 2500 TL artırılarak 3500 TL ye yükseltilmesine karar verilmesini, yine anlaşmalı boşanma protokolü gereği müvekkilinin emekliliği öngörülerek müvekkiline 27 ay için bağlanan yoksulluk nafakasının davalının boşanmanın kesinleşmesi ile müvekkilinin işine son vermesi bu sebeple müvekkilinin emeklilik hakkını öngörülen sürede elde edememesi nedeni ile yoksulluk nafakasının müvekkilinin emekliliğine kadar devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2015/525 Esas 2015/642 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocukları Muhammed Emin için aylık 300,00TL , Tuba için aylık 350,00TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin boşanma sırasında baskı altında olduğundan kendisi için yoksulluk nafakası talep etmediğini, ancak müvekkilinin boşanma ile yoksulluğa düştüğünü, çocukların bakımı nedeniyle çalışamadığını ve gelir elde edemediğini, davalının öğretmen olarak çalıştığını, iştirak nafakasının üzerinden ise 4 yıl süre geçtiğini, küçüklerin büyüdüklerini ve mevcut nafakanın yetersiz kaldığını belirterek müvekkili için aylık 750,00TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, müşterek çocuklardan Muhammed Emin için hükmedilen aylık 300,00TL iştirak nafakasının aylık 600,00TL.ye, küçük Tuba için hükmedilen aylık 350,00TL iştirak nafakasının aylık 750,00TLye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2011/5 Esas sayılı dosyasıyla iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması talepli dava açıldığı, mahkemenin 02/03/2012 tarih 2012/201 Karar sayılı kararı ile kadın yararına bağlanan yoksulluk nafakasının 250,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, daha sonra davacı kadın tarafından Tarsus 2....

        Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası DİE’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın DİE’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

          UYAP Entegrasyonu