Davada, boşanma ile hüküm altına alınmış olan nafakaların aradan geçen süre nedeniyle yetersiz kaldığı ileri sürülerek, yoksulluk ve iştirak nafakalarının 100’er TL den 500’er TL ye artırılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk ve iştirak nafakasının 250’şer TL artırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre, olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, Siirt Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2010/601 Esas, 2010/1206 Karar sayılı ilamı ile davacı lehine aylık 130,00 TL yoksulluk nafakası takdir edildiği ve yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda; davacı dava dilekçesinde; Siirt Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2010/601 Esas, 2010/1206 Karar sayılı ilamı ile kendisi lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının artırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakalarının ayrı ayrı 500’er TL ye artırılmasına karar verilmiştir. 1- İştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle müşterek çocuğun eğitim durumu ve ihtiyaçlarına göre iştirak nafakasının artırılmasıyla ilgili verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakta olup, davalı tarafın bu yöne ilişen temyiz itirazlarının reddi ile verilen hükmün ONANMASINA, 2- Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının ... 2.Aile Mahkemesinin 2012/670 Esas ve 2013/368 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, mahkemece davalı lehine aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, müvekkilinin yeniden evlendiği, nafakanın takdir edildiği tarihte davalının çalışmadığını, ancak aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak öncelikle kaldırılmasını...
Sayılı kararında olduğu gibi).Bu nedenle davalının asgari ücretle çalışsa bile yoksulluğun ortadan kalkmayacağı, yoksulluk nafakasına hükmedildiği 2007 tarihinden itibaren geçen süre, davacının işinin sürekli olmaması ve asgari ücretten az ücret alması dikkate alınarak yoksulluk nafakasının uygun bir miktarda arttırılması gerekirken reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29/02/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması ya da azaltılması isteminden ibarettir. Tarafların Aksaray 1. Aile Mahkemesinin 2012/553 Esas 2012/953 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, davacı lehine 200 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, aynı ilamla iştirak nafakasının 150,00 TL olarak belirlendiği, Aksaray 4. Aile Mahkemesinin 2019/38 Esas - 2020/234 karar sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 450 TL ye, iştirak nafakasının 350,00 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Davacının dava dilekçesi ile Aksaray 4....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2015 NUMARASI : 2014/415-2015/105 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile boşandıklarını, boşanma ile birlikte davalı lehine yoksulluk nafakasının hüküm altına alındığını ancak davalının çalıştığını ve başka birisiyle birlikte olduğunu, bu nedenle davalı lehine hükmedilen 250,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının çalışmadığını, başka birisiyle ilişkisinin olmadığını, ailesi ile birlikte yaşadığını, nafakaya ihtiyacının olduğunu davanın reddine karar verilmesinin talep etmiştir....
Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması-arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya içerisinde bulunması gereken .... sayılı boşanma dava dosyasına rastlanılamamıştır. Sözü geçen dosyanın, dosyasına konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 22.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......
Somut olayda; kaldırılması istenilen nafakaların 15.03.2013 tarihinde kesinleşen şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davası ile kararlaştırıldığı, iş bu davanın açıldığı 23.12.2014 tarihinde ise aradan geçen yaklaşık iki buçuk yıllık sürede davacının aylık ortalama gelirinde önemli bir değişiklik olmadığı, davalı Şaduman’ın aylık ortalama gelirinin ise hala asgari ücretin altında olduğu kanaatine varılarak, sonuç olarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin TMK 176’ncı maddesinde belirtilen yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine ilişkin hüküm kurulmasında ve müşterek çocuk Hülya’nın, dava tarihinden yaklaşık iki ay önce reşit olduğu gerekçesiyle; hüküm altına alınmış olan iştirak nafakasının kanun gereği kendiliğinden kalktığının tespitine yönelik hüküm kurulmasında da bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; müvekkili davalı ile davacı arasında görülen boşanma davasında müvekkilinin yoksulluk nafakası talebi olmadığını ve bu yönde bir karar verilmediğini, yalnızca müşterek çocukları Esma yararına iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak kararın yazılması sırasında maddi hata yapılarak sehven iştirak nafakası yerine yoksulluk nafakası olarak yazıldığını, aslen hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olduğunu, bununla birlikte aradan geçen zaman içinde müşterek çocuğun ihtiyaçlarının arttığını ve hükmedilen iştirak nafakasının yetersiz kaldığını belirterek; asıl davanın reddi ile karşı davaları bakımından ise iştirak nafakasının 450 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....